Kurdish Monitoring raporu: Kürtçeye yönelik en çok engelleme kamusal alanda yaşandı
Kurdish Monitoring 2025 yılının ilk altı ayındaki Kürtçeye yönelik engellemeleri raporlaştırdı. Rapor en çok engellemelerin kültür-sanat ve kamusal alanlarında yaşandığını ortaya koydu.

Artı Gerçek - Kürt Dil Haklarını İzleme ve Raporlama Platformu Kurdish Monitoring yeni bir rapor yayınladı. Yeni raporda, 2025 yılının ilk altı ayında Kürtçenin kamusal yaşamda karşılaştığı engellemeleri ele aldı.
2025 yılının ilk altı ayında, Kürtçeye yönelik kamusal, kurumsal ve kültürel müdahaleleri belgeleyen izleme çalışmaları, dilsel ayrımcılığın sistematik niteliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Kurdish Monitoring tarafından hazırlanan raporda, Ocak-Haziran 2025 döneminde yaşanan toplam 44 ayrı olay kayıt altına alındı.
Engellemelerin alanlara göre dağılımı şu şekilde;
• Kamusal Alan: 15 vaka
• Medya: 8 vaka
• Kültür-Sanat: 12 vaka
• Hapishaneler: 9 vaka
Aylara göre dağılım ise şu şekilde:
• Ocak: 9 vaka
• Şubat: 6 vaka
• Mart: 7 vaka
• Nisan: 5 vaka
• Mayıs: 10 vaka
• Haziran: 7 vaka
Bu veriler, yılın ilk yarısında neredeyse her dört günde bir Kürtçeye karşı bir müdahalenin gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Rapora göre en fazla engelleme kültür-sanat ve kamusal alanda yaşandı.
Raporda yer alan örnekler:
• Gebze Teknik Üniversitesi, 8 Mart’ta Kürtçe slogan ihtimali gerekçesiyle kadın öğrencilerin yürüyüşünü yasakladı.
• Jîn Art Sanat Evi, polis tarafından basıldı; kitaplara ve bilgisayarlara el konuldu, yazı tahtasına Türk bayrağı çizildi.
• VOA’nın Kürtçe servisi, 33 yıl sonra yayın hayatına son verdi.
• Elazığ Cezaevi, Kürtçe sözlük bulundurmayı “disiplin ihlali” sayarak mahkûma ceza verdi. AYM ihlali tescil etti.
• Amedspor forması, üzerinde “Hebûn” yazdığı için mahkûsa teslim edilmedi.
Raporun 'temel bulgular' alanında ise şu ifadelere yer verildi:
• Kürtçeye yönelik müdahalelerin %60’tan fazlası devlet kurumları eliyle gerçekleşmiştir.
• Müdahalelerin %70’i kamuya açık alanlarda veya kamu hizmetleri kapsamında yaşanmıştır.
• Her 4 vakadan 1’i, sadece Kürtçeye özgü ifade veya sembollerin “güvenlik” bahanesiyle sansürlenmesine ilişkindir.
• Medya alanında yaşanan erişim engelleri ve sansür uygulamaları, dijital mecralarda da yoğunlaşarak sürmektedir.
Uluslararası Boyut: Kürtçe’nin engellenmesi Türkiye sınırlarını aştı. Japonya’da Kürt sanatçı Seyda Perinçek’in konseri iptal edilip sınır dışı edildi, Almanya’nın Mannheim kentinde Kürtçe müzik söyleyen bir müzisyen fiziki saldırıya uğradı. (HABER MERKEZİ)