Kürtlerin Horasan’ı, Horasan’ın Kürtleri

Kürtlerin Horasan’ı, Horasan’ın Kürtleri
Selim Temo ile genişletilmiş yeni baskısını yapan 'Horasan Kürtleri' kitabını konuştuk. Temo kitabını 'yüzlerce yıl gecikmiş bir kavuşma' olarak nitelendiriyor.

Metin Yoksu


Selim Temo’nun geniş ilgiyle karşılanan 'Horasan Kürtleri' adlı kitabının genişletilmiş beşinci baskısı raflardaki yerini aldı. İlk edisyonu 2018’de çıkan kitap, yaklaşık 150 ekleme ile birlikte Dara Yayınları etiketiyle okurun ilgisine sunuldu. Kürtlerin Horasan’daki varlığına odaklanan 784 sayfalık kitapta çok sayıda harita, elyazması, belge ve fotoğraf da bulunuyor.

Kitabın ilk baskısında Batman’ın Mêrîna köyünde yüz yüze görüştüğümüz Temo ile şimdi yaşadığı Paris’te telefonla görüşebildik.

Horasan Kürtleri’nin genişletilmiş yeni baskısı vesilesiyle görüştüğümüz Selim Temo, son baskıya yaptığı eklemelerin yaklaşık 150 sayfa tuttuğunu dile getirdi. Kütüphanesinden ve kültürel habitatından uzakta olduğunu söyleyen Temo, buna rağmen Avrupa kütüphanelerinde ulaştığı kaynaklarla kitabını zenginleştirdiğini vurguladı. “İlk edisyon da önemli bir çalışma idi ama kitap bu eklerle zihnimde de tamamlanmış oldu” diyen Temo, çalışmasında 14 dil ve 3 alfabede yazılmış kaynakları kullanmış.

selim-temo.jpeg

YÜZLERCE YIL GECİKMİŞ BİR KAVUŞMA

İlk edisyondaki ilginin devamını umduğunu belirten Temo, kitabının Horasan’da da yankıları olduğunu ekledi ve sözlerine şöyle devam etti:

“Nurî Dersimî, Zinar Silopî ve M. Kalman gibi isimler Horasan’daki Kürt varlığını andılar, Faik Bulut başta olmak üzere Mehmet Bayrak, Selahattin Ali Arik Şoreş Reşî gibi isimler ise araştırma ve tespit anlamında Kürtlere Horasan’ın kapısını açtılar. Benim çalışmam alan araştırması ve kaynak kullanımı ile bu silsileye eklendi. Horasan Kürtlerinin yazılı ve sözlü edebiyatını da derledim. Öte yandan kitabın gördüğü ilgi, Horasan’daki pek çok Kürt araştırmacı ve yazara güç verdi. Kültürel bir köprü kuruldu ya da mevcut köprü daha da güçlendi diyebilirim. Aynı şekilde pek çok insan kendi ailesi ya da aşiretinden insanlara kitap veya sosyal medya üzerinden ulaştı. Yüzlerce yıl gecikmiş bir kavuşma diyebiliriz buna.”

horasanli-kurtler.jpg

KÜRTÇE, ARAPÇA, FARSÇA VE İNGİLİZCE ÇEVİRİLER 2023’TEN SONRA ÇIKACAK

Selim Temo, Horasan Kürtleri kitabını neden Türkçe yazdığı sorusunu “Önsözde de belirttiğim gibi resmî tarihin Horasan falsifikasyonu özellikle Alevi Kürtleri standart Kürtçe okuru olmaktan çıkardığı için Türkçeyi tercih ettim. Kürtçe ve diğer dillerdeki çevirileri için ise bu edisyonu bekledim. Yayınevim Ocak 2023’te Kürtçe-Kurmancca çeviriyi programına aldı. Arapça, Farsça ve İngilizce çeviriyi yapmak isteyen kişiler ve basmak isteyen yayınevleri var” şeklinde cevapladı.

İKTİDARDAN İSYANA, İSYANDAN YENİLGİYE

Horasan’daki Kürtlerin yüzlerce yıldır devam eden asimilasyona karşın kimlik ve dillerini büyük ölçüde koruduklarını vurgulayan Temo, söz konusu toplumun siyasî durumu hakkında şu değerlendirmeyi yaptı:

"Horasan Kürtleri göçertildikleri yerlerde yüzyıllar boyunca muktedirdiler. Dört ilhanlık kurdular ki adları Çemişgezek/Zaferanlû, Şadî, Keywanlû/Kawî ve Rûdkan’dır. Ancak süreç içinde Horasan Kürtlerinin ilhanlıkları merkezî Kürdistan’daki mîrlikler gibi yavaş yavaş ortadan kaldırıldı. Son yüz elli yıllık süreç ise tümüyle isyan ve yenilgi dönemi olarak adlandırılabilir. Bu toplumun son silahlı hareketi ESP-TARAN’dı. 1980’de Nasrullah Behaduranî liderliğinde kurulan hareket, 1984’te kurucu ve yöneticilerin devlet tarafından katletmesiyle ortadan kalktı. Bu tarihten sonra Horasan Kürtlerinin majör Kürt siyasetlerine bir ilgisi oldu, ama sınırlı bir katılımdan söz edebiliyoruz.”

İRAN’DAKİ SON AYAKLANMANDA HORASAN KÜRTLERİ

İran'da Kürt kadın Mahsa Amini'nin ahlak polisi tarafından gözaltına alınmasından sonra ölmesi ve bunun üzerine ülke çapında başlayan ayaklanmaların Horasan Kürtleri arasındaki yankısını da elim Selim Temo'ya sorduk. Temo, yaşananlarla ilgili şunları söyledi:

“Horasan Kürt toplumu, tarih boyunca Kürdistan’a bir nüfus köprüsü ile bağlı idi. Ancak İran’ın İranlılık ideolojisi onları da etkiledi ve siyasî iradeden yoksun, baskı altında tutulan izole bir topluma dönüştürüldüler. Bu toplumun bir bölümü mezhebî saiklerle ordu ve bürokrasi içinde yer aldı. Ama halkın büyük bölümü çok yoksul ve İran’daki hemen her muhalefet hareketine katılım gösteriyor. Jîna Mehsa Emînî’nin katledilmesinden sonra Rojhilat, yani Doğu Kürdistan ve İran’a yayılan isyan dalgası Horasan’daki Kürtleri de içine aldı. İsyanın ilk günlerinden beridir Qoçan, Şîrvan, Bojnûrd ve Esferayîn gibi Kürt kentlerinde büyük eylemler var. Geçen hafta devlet güçleri Qoçan'da Elî Mozaferî ve Mehdî Bebrnijad adlı gençleri öldürdü. Şîrvan'da devletin dinî ofisi eylemciler tarafından yakıldı, burada da devlet güçleri iki kişiyi öldürdü. Benim korkum, İran devletinin isyanın büyümesini fırsat bilip büyük bir kıyıma girişmesidir. Umudum ise, evrensel bir slogan haline gelen ‘Jin, Jiyan, Azadî’ talebinin İran’da da gerçekleşmesidir.”

Öne Çıkanlar