Bahçeli seçim çalışmalarını başlattı: Türkiye sınırı içinde Kürdistan diye bir yer yoktur
'Bugünden itibaren yeni görevlendirmeler yapıyorum, arkadaşlarımızı Anadolu'ya gönderiyorum diyen Bahçeli, 'CHP'nin ağır kusurlu siyasetini ifşa edeceğiz' diye konuştu.
Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, seçim startı verdi. 'Bugünden itibaren arkadaşlarımızı görevlendiriyorum, Anadolu'ya gönderiyorum" diyen Bahçeli, "Seçimler konusunda milletimizle dertleşeceğiz. Kökünden uzaklaşmış CHP'nin gerçek yüzünü her zeminde her yöremizde anlatacağız" ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar:
Hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden aziz vatandaşlarımızı, muhterem kardeşlerimizi yürekten selamlıyor, şükranlarımı sunuyorum.
Seçimler konusunda milletimizle dertleşeceğiz. Bir başka çalışmamız da bugünden itibaren şudur; Kökünden uzaklaşmış CHP'nin gerçek yüzünü her zeminde her yöremizde anlatacağız. CHP'nin en fazla oy aldığı 131 seçim bölgesinde HDP ile ittifakını, terörle mücadeleye karşı gelişini tek tek milletimizle CHP'ye oy veren milli insanlarımızla paylaşacağız. CHP'nin neye dönüştüğünü, kimlere hizmet ettiğini izah edeceğiz. Bugünden itibaren yeni görevlendirmeleri yapıyorum. CHP'nin ağır kusurlu siyasetini ifşa etmek amacıyla arkadaşlarımızı Anadolu'ya gönderiyorum.
Yerimizde sayamayız, erkenden yol almalıyız. Trakya'dan itibaren yaptığımız mücadele adım adım Anadolu'nun her tarafını aydınlatacaktır. Vatandaşlarımızla konuşacağız, mutlaka anlaşacağız. Cumhur İttifakı olarak cumhuriyete sahip çıkacağız, geleceğimize sahip çıkacağız. Nerede bir vatan evladı varsa onunla kucaklaşacağız. Ülkülerimizi taşıyacağız, umutları dirilteceğiz, her yerde olacağız, Allah'ın izniyle başaracağız, 2023'te bir Türk mucizesine imza atacağız.
2023'te lider ülke Türkiye hedefini gerçekleştirecek olan Türkiye sevdalılarıyız. Fitne bariyerleri dikseler de yıkıp geçeceğiz. Alayını ezip işimize bakacağız, oyalanacak vaktimiz yoktur. Nitekim bizi durdurmaya güçleri yetmeyecektir. Türk milleti yayından çıkan ok gibi geleceğe koşmaktadır. Biz buna hazırız. Türk milletiyle bütünleşeceğiz.
Türkiye Cumhuriyeti'ni geleceğe taşımak, milletimizin refah ve mutluluğunu her zaman en üst seviyede tutmak ihmal edemeyeceğimiz bir gayedir. Bu misyon Türkiye'yi lider ülke konumuna taşıyacaktır. Bunu başarmanın yolu kronikleşmiş ayak bağlarından öncelikle kurtulmasıdır. Ecdadımızın duaları, şehitlerimizin ruhları, yetimlerin yürek yaraları, nesillerin gelecek ümitleri bizimledir, bizim yanımızdadır.
"ZULÜM, BASKI, SÖMÜRÜ, HEGEMONYA MÜCADELELERİ AYNI ZAMANDA DOĞAYI DA ZEHİRLEMİŞTİR"
Yer kürenin en önemli sorunlarından birisi teknolojik sıçramadaki ivmenin ekonomiye yansımamasıdır. Uygarlık merdivenlerinden çıkıldıkça tam tersi istikamette insana saygı, maalesef hızla iniş halindedir. Zulüm, baskı, sömürü, hegemonya mücadeleleri aynı zamanda doğayı da zehirlemiştir. Çevre kirliliğinin, doğa katliamının bir numaralı failleri insan hakları konularından mangalda kül bırakmayan ülkelerden başkası değildir. Bir yanda küresel sıcaklık artarken diğer yanda buzullar erimektedir. Nehir sularının azalmasına eşlik eden, içme suyundaki azalmalar daha da vahim bir noktaya gerilemektedir. Hem vatanımızı hem de gezegenimizi düşünmek, sorunlarını dert etmek durumundayız. Çünkü bizim milliyetçiliğimiz çevre duyarlılığıyla eş anlamlıdır. İnsanlık küresel ısınmanın ağır problemleriyle muhataptır. Dünyanın sıcaklığı sistematik bir şekilde artış halindedir. Küresel ısınmadan kaynaklı iklim değişikliği sonucunda milyarlarca insan salgın hastalıklarla karşı karşıyadır. Böyle giderse 2025 yılından itibaren 3 milyardan fazla insanın susuzluk yaşayacağı tahmin edilmektedir. Önümüzdeki yıllarda su kaynakları üzerinden küresel cepheleşme ve hatta çatışma ihtimali oldukça fazladır. Denizlerin yükselmesinden kıyı kesimleri ciddi şekilde etkilenecektir.
Paris Anlaşması, iklim değişikliği konusunda uluslararası bir anlaşmadır. Türkiye de bu anlaşmaya imza atmıştır. Geçtiğimiz ay onay süreci tamamlanarak yürürlüğe girmiştir. Paris İklim Anlaşması küresel sıcaklık artışını da yüzde 2'yle sınırlandırmayı amaçlamaktadır. Böyle bir tablo karşısında Roma'da 30-31 Ekim'de toplanan G-20 Zirvesi'nde iklim değişikliği masaya yatırılmıştır.
ERDOĞAN-BIDEN GÖRÜŞMESİ
Sayın Cumhurbaşkanımız Roma'da verimli, yararlı temaslar kurmuştur. ABD Başkanı Biden ile 1 saat 10 dakikalık görüşmesi, bu görüşmede mutabık kalınması, NATO ve stratejik ortaklığa vurgu yapılması önemlidir. Bundan sonra kimin samimi kimin maskeli olduğu ortaya çıkacaktır. 2 ülke arasındaki diyalogların artırılması, sevsek de sevmesek de herkesin çıkarına uygundur. Türkiye duruşuyla anıtlaşan bir ülkedir.
Türkiye insan haklarına onlardan daha fazla saygılıdır
Ayrıntılar geliyor...