'Cumhurbaşkanına hakaret' soruşturması... BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş adli kontrol kararıyla serbest kaldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, savcılık ifadesinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Artı Gerçek - Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, "Cumhurbaşkanı'na hakaret" iddiasıyla açılan soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı ve imza atma adli kontrol hükümleri uygulanıp, serbest bırakıldı.

Baş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 22 Aralık'ta partisinin bir toplantısında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik olduğu iddia edilen sözlere ilişkin başlatılan resen soruşturma kapsamında bugün savcılıkta ifade verdi.

Hüseyin Baş, ifadesinin ardından yurt dışına çıkış yasağı ve imza atma adli kontrol hükümlerinin uygulanması talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

Hakimlikteki işlemleri tamamlanan Baş, yurt dışına çıkış yasağı ve imza atma adli kontrol hükümleri uygulanarak, serbest bırakıldı.

Adliye çıkışında konuşan Hüseyin Baş, kongre sürecinde olduklarını ve haftada iki üç ildeki kongreye gittiklerini vurguladı ve "Türkiye'de eleştirmenin bile suç sınırında kabul edildiği bir ortam oluşmuş ne yazık ki ama ilahi adalete de güveniyoruz" dedi. Hüseyin Baş şunları söyledi:

BU BİZİ YILDIRMAK İÇİN, BASTIRMAK İÇİN KULLANILAN BİR ARGÜMAN

"Bugün itibariyle ifademizi verdik. Savcılık yurt dışına çıkış tedbiri ve imza atmamız tedbiriyle mahkemeye sevk etti. Mahkeme de bu yönde karar verdi. Türkiye'de kimlerin dışarıda suçsuz olarak gezdiğini, kimlerin suçlu damgasıyla gezdiğini de gözlemliyoruz. Aslında bu imza olayı bizim adeta siyaset yapmamızın önüne konulmuş bir engel olarak bize sunuldu. Şu anda kongre sürecindeyiz. Türkiye'nin her yerini geziyoruz. Haftada iki, bazen üç kongre yaptığımız zamanlar oluyor. İstanbul'a geleceğiz, imza atacağız, bir daha kongrelerimize gideceğiz. Neden? Hükümetin icraatlerini eleştirdik diye. Türkiye'de eleştirmenin bile suç sınırında kabul edildiği bir ortam oluşmuş ne yazık ki ama ilahi adalete de güveniyoruz. Bundan ötesi de hani derler ya sussam gönül razı değil, konuşsam faydası yok, tesiri yok. Böyle bir ortamdayız Türkiye'de. Bu bizi yıldırmak için, bastırmak için kullanılan bir argüman. Bunlar bizi bastıramaz, yıldıramaz, baskılayamaz, hiçbir tesir edemez. Biz suç işlemeden hakkımızla anayasanın bize tanımladığı hakkımızla siyasetimizi yapıyoruz. Eleştirilerimizi yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz diyorum." (HABER MERKEZİ)

Özgür Özel, İmralı görüşmesine ilişkin konuştu: Şeffaf yürütülmeli