'Cenazeye saldırı Kürt halkına mesaj mı?'

POLİTİKA- HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş tutuklu HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un annesi Hatun Tuğluk'un cenaze törenine dün akşam yapılan ırkçı saldırıya ilişkin bugün ayrı ayrı soru önergesi verdiler.

'KOLLUK KUVVETLERİ MÜDAHALE ETMEDİ'

Önlü, Başbakan Binali Yıldırım tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle verdiği önergesinde şu hatırlatmada bulundu:

"13.09.2017 tarihinde HDP Eş Genel Başkan Yardımcımız Aysel Tuğluk'un annesi Hatun Tuğluk'un, Ankara Gölbaşı İncek Mezarlığındaki cenaze törenine ırkçı saldırı düzenlenmiştir.

Gölbaşı İncek Mezarlığı'na defin işlemi yapılırken, mezarlıkta toplanan ve dışarıdan getirilen ırkçı bir grup ‘Burası Ermeni toprağı değil’, ‘Burası sünni mezarlığı, Aleviler buraya defnedilemez’ diye slogan ve hakaretlerle cenazenin gömülmesini engellemek istemiştir. Kolluk kuvvetleri gruba hiçbir şekilde müdahale etmemiştir. Kolluk kuvvetlerinin müdahale etmediği ve saatlerce süren saldırı sonrası Hatun Tuğluk'un cenazesi defnedildiği topraktan tekrar çıkartılmak zorunda kalınmıştır."

YANITI BEKLENEN SORULAR

HDP'li Alican Önlü, Başbakan Binali Yıldırım'dan şu sorularına yanıt istedi:

"Türk- Kürt- Alevi- Ermeni birlikte yaşam arzusu taşıyor musunuz?

Kürt-Alevi bir annenin cenazesine yapılan bu insanlık dışı saldırı, Kürt halkına 'Sizin değil dirinize, ölünüze bile tahammül edemiyoruz' mesajı mıdır?

İnsanlığa karşı işlenmiş bu suçu organize edenler hakkında gerekli soruşturma açılacak mıdır?

Başbakanlık makamının, yapılan bu ırkçı, insanlık dışı saldırıya ilişkin açıklaması var mıdır? Ne zaman açıklama yapılacaktır?

Diyanet İşleri Başkanlığının, bu saldırı hakkında samimi, vicdanlı Müslümanlara açıklaması olacak mıdır? Suskunluğu onaylaması anlamına mı gelmektedir?"

'TEKBİR SESLERİ VE SLOGANLAR EŞLİĞİNDE'

HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise verdiği önergede şunları dile getirdi:

Eş Genel Başkan Yardımcımız Sayın Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk 12 Eylül gecesi vefat etmiş olup cenazesi Ankara Batıkent’te bulunan bir cemevinde düzenlenen törenin ardından Gölbaşı-İncek Mezarlığına defnedilmiştir. Ancak Hatun Tuğluk’un cenazesinin defin işleminden sonra Ankara İncek Mezarlığı’nda ırkçı bir saldırı gerçekleşmiştir. İnsani ve dini değerleri hiçe sayan ırkçı grup tekbir sesleri ve sloganlar eşliğinde cenazede bulunanlara linç girişiminde bulunmuş, cenazeye katılanlara ‘Cenazeyi buraya gömdürmeyiz’ diyerek saldırmıştır. Yaşanan gerilim o safhaya varmıştır ki cenaze defnedildiği mezardan çıkarılarak tekrar morga götürülmüştür.

'CENAZEYE KATILANLAR LİNÇ EDİLMEK İSTENDİ'

Saldırganlar cenazeye katılanları linç etmek istemiş, cenazeye katılanların can güvenliği tehlikeye girmiş, cenaze esnasında orda bulunanlar oluşturulan güvenlik koridoru ile çıkabilmişlerdir. Olay esnasında Ankara Valisi ve Emniyet birimleri cep telefonlarından HDP milletvekillerince defalarca aranmasına rağmen telefonlara çıkmamışlar, saldırı kolluk kuvvetlerinin tanıklığında gerçekleşmiştir. Ankara Valisi bizzat kendi cep telefonundan arandıktan tam 40 dakika sonra dönüş yapmış, cenazenin defnini sağlayacağını ifade etmesine rağmen defnedilen naaş tekrar çıkarılarak morga götürülmüştür.

Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesinde bu olaylar yaşandığı sırada Başbakan Binali Yıldırım, ATO Congresium'da AKP Yerel Yönetimler Başkanlığınca düzenlenen "Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nda bir konuşma gerçekleştirmiş olup konuşmasında BİMER'e belediyelerle ilgili 103 bin 295 başvuru yapıldığını belirtirken "Vatandaş en çok mezarlık hizmetinden memnun" şeklinde ifadeler kullanmıştır.

ŞU SORULARIN YANITLANMASI İSTENDİ:

1- Aysel Tuğluk’un annesinin mezarına yapılan saldırıdan ne zaman haberdar oldunuz?

2- Aysel Tuğluk’un annesinin vefatından ötürü Ankara’da cenaze işlemlerinin gerçekleşeceği bilgisine rağmen neden gerekli önlemleri almadınız?

3- Ankara’da mezarlıkta büyük bir linç girişimi yaşanırken başkent valisi nerededir? Vali neden telefonlara çıkmamış ve defin işlemine dair herhangi bir girişimde bulunmamıştır? Valinin tutumundan haberdar mısınız? Saldırı devam ederken vali ile iletişime geçtiniz mi? Valinin ne yapması gerektiğine dair valiye talimat verdiniz mi?

4- Aysel Tuğluk’un annesinin defnedilen naaşı neden mezarlıktan çıkarılmıştır? Bir defin işleminin dahi sorumluluğunu neden üzerinize almıyorsunuz?

5- Saldırganlar sloganlar eşliğinde yürürken ve defin işlemi ertelenirken İçişleri Bakanı olarak size bağlı kolluk neden görevi ihmal etmiştir? Neden kolluk saldırıyı engellemek ve durdurmak yerine saldırgan grupların defin işlemini bozmalarına seyirci kalmıştır? Kolluğun amacı nedir? Kolluk mezarlığa saldırganlara eşlik etmek amacı ile mi gelmiştir?

6- Cenazelere saldırı aynı zamanda etik bir sorun teşkil etmiyor mu? Ölü bir kimseye saldırılması toplumun kutuplaştığına delalet midir? Yaşanan linç girişimleri karşısında hiçbir işlem tesis etmeyerek bu kutuplaşmanın derinleşmesinde rolünüz olduğunu düşünüyor musunuz?

7- Yaşanan elim olaydan ötürü Sayın Aysek Tuğluk’u aradınız mı?

8- Başbakan Sayın Binali Yıldırım’ın "Vatandaş en çok mezarlık hizmetinden memnun"sözleri ne ifade etmektedir? Aysel Tuğluk’un annesinin naaşının defnedilmesine rağmen yeniden çıkarılması bir memnuniyet kriteri midir?

9- Aysel Tuğluk’un annesinin naaşına yapılanların toplumsal kırılmayı derinleştirdiğini düşünüyor musunuz? Saldırıyı gerçekleştirenler hakkında soruşturma başlatılmış mıdır? Olay esnasında saldırılara müdahale etmeyen kolluk hakkında görevi ihmal yahut görevi kötüye kullanma suçlarından soruşturma başlatılmadığı doğru mudur? Neden kolluk hakkında hiçbir işlem tesis edilmemiştir?

10- Cenazeye saldıranlar hakkında hâlihazırda hiçbir soruşturma başlatılmadığı herhangi bir işlem tesis edilmediği doğru mudur? Doğru ise neden saldırganlar hakkında hala bir işlem tesis edilmemiştir?

11- Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik saldırının planlı bir biçimde gerçekleştiği doğru mudur? Şayet planlı bir saldırı söz konusu ise neden Ankara Valisi ve emniyet birimleri saldırıyı önlememiştir?

12- Ankara Valililiğinin ırkçı saldırıya ilişkin yaptığı ‘sataşma açıklaması’ bilginiz dahilinde mi yapılmıştır?

13- Hatun Tuğluk; kadın, Kürt ve Alevi olduğu için mi insanlık dışı bir saldırıya maruz bırakılmıştır?

14- Cenaze defin işlemleri bundan sonra kişilerin inancına ve kimline göre mi yapılacaktır?

15- Mezarlıkta dahi ayrımcılık uygulanması ve mezarlıkların kişilerin din ve inançlarına göre tahsis edilmesi açık bir ayrımcılık değil midir?

16- Hatun Tuğluk’un cenazesinde yaşananlarda sorumluluğu bulunanlar halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmemiş midir? Toplumsal ayrışma ve kutuplaşmanın kırılmasına yönelik bir adım olarak Hatun Tuğluk’un cenazesinde gerçekleşen ırkçı saldırıda tüm sorumluluğu bulunanlar hakkında işledikleri suçlardan işlem tesis edilecek midir? Aksi halde toplumda meydana gelecek kutuplaşmanın sorumluluğu kime ait olacaktır?