CHP'li Kaboğlu: Güçsüz toplumsal katmanlar mı, bir avuç sermaye sahibi mi?

CHP İstanbul Milletvekili Kaboğlu sosyal devlet ilkesinin yerine getirilip getirilmediğini TBMM'de gündeme getirdi.

CHP'li Kaboğlu: Güçsüz toplumsal katmanlar mı, bir avuç sermaye sahibi mi?

CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, pandemi dönemiden Anayasa’da yer alan sosyal devlet ilkesinin yerine getirilip getirilmediğinin ortaya konulması için TBMM’ye araştırma önergesi verdi. Kaboğlu, iktidara "Güçsüz toplumsal katmanlar mı, bir avuç sermaye sahibi mi?" diye sordu.

CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, Coronavirus pandemisinde Türkiye’de Anayasa’da yer alan sosyal devlet yükümlülüklerinin yerine getirilmesi amacıyla TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Kaboğlu, önergesinde koronavirüs pandemisi ile, sosyal devletin anlam ve öneminin bütün dünyada farkedildiğini ve bu doğrultuda devlet yöneticileri ulusal politik önceliklerini, halklarının sağlık açısından ve ekonomik olarak korunmalarına yönlendirerek mücadelelerini etkin kılma çabasında olduklarını belirtti.

Türkiye’de pandemi yardımlarının büyük bölümünün İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılandığını kaydeden Kaboğlu, fondan karşılanan bu yardımların yeterli olmadığına dikkat çekerek, "Toplumun önemli bir kesimini açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm etmiş, amacından saptırdığı sosyal güvenlik sisteminin geleceğini tehlikeye atmış ve açlıkla sınanan dar gelirli yurttaşlarımızın virüsten korunmasında zaaflar doğurmuştur" dedi.

KANAL İSTANBUL UYARISI

Kaboğlu, Anayasa’nın sosyal devlete ilişkim hükümlerine hatırlatarak, "Devletin mali yükümlülüklerinden kaçınması ve kaynakların çılgın projelere yönlendirme olgularının, çok yönlü sosyal, ekonomik ve ekolojik kıyımları beraberinde getirdi. Kanal İstanbul gibi projelerle ortaya çıkacak çevresel felaketler, başkaca hastalıklara ve salgınlara da neden olabilecek" diye belirtti.

Kaboğlu, pandemi döneminde eğitim hakkına da tam erişilemediğini kaydederek, "Eğitim hakkına gelince; salgın sürecinde uzaktan eğitim hızlı bir çözüm olmuş olsa da; yaz tatili sonrası, eğitim hakkına erişim kanalları açık tutulamamıştır. Nitekim, ihtiyacı olan öğrencilere gerekli araç gerecin devletçe sağlanmaması nedeniyle, uzaktan eğitim; öğrenciler arasında ayrımcı sonuçlar yaratmış ve Anayasa’nın "Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz" fıkrasıyla başlayan 42. maddesinin, asgari gerekleri bile karşılanmamıştır" dedi.

'SERMAYE ÇEVRELERİNİ KORUDU'

Kaboğlu, başından beri pandeminin merkezi konumundaki sağlık hizmetlerine erişim açısından da benzer sorunlarla karşılaşıldığını; sosyal devlet gereklerini karşılamanın asgari koşullarını yaratmak yükümlülüğünde olan iktidarın, "sermaye çevrelerini koruyup kollayan politikaların öne çıktığını" belirtti.

'HUKUK DEVLETİ İLKESİ ÇİĞNENDİ'

Kaboğlu, toplum ve sağlık çalışanları, salgın sürecinin belirsizliği ile uğraşırken, Cumhur İttifakı partilerinin; Sağlık Bakanlığı Coronavirus Bilim Kurulu önerileri doğrultusunda genel önlemler almak bir yana, şehir şehir sosyal mesafesiz kalabalık kongrelerin ardından büyük kongreler yaptıklarını ve Türkiye genelinde yüksek risk tablosunun oluşmasına sebep olduklarını ifade etti. Kaboğlu, sosyal devlet gereklerine "mesafeli kalan iktidarın, salgın nedeniyle aldığı yetersiz kalan tedbirlerin ise hukuk devleti ilkesini çiğnediği gibi insanların yaşamını tehlikeye attığına" dikkat çekti.

'BİR AVUÇ SERMAYE SAHİBİ Mİ?'

Kaboğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni "Tek kişi yönetimi" diye adlandırarak, "İnsan mı, iktidar mı? Yaşam mı, para mı? Hukuk mu, fiili durum mu? Bilim mi, baskı mı? Sosyal güvenlik sistemi mi, israf mı? Ekolojik denge mi, ülkesel yağma mı? Güçsüz toplumsal katmanlar mı, bir avuç sermaye sahibi mi?" diye sordu.

chp ibrahim kaboğlu pandemi