DEM Parti'den, Kobanê açıklaması: Yarın Adana, Diyarbakır ve İstanbul'da buluşuyoruz

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin MYK toplantısının ardından Kobanê Davası'nda verilen kararlara dair açıklama yaptı. Kararı tanımadılarını belirten Doğan, Adana, Diyarbakır ve İstanbul’da bir araya geleceklerini söyledi.

Seda TAŞKIN


ANKARA - Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin MYK toplantısının ardından Kobanê Davası'nda verilen kararlara dair açıklama yaptı. Kobanê Davasının iktidar tarafından araçsallaştırıldığını söyleyen Doğan, bu dava için “kumpas, intikam, rövanş davası” tanımlarının dahi yetersiz olduğunu belirtti. Doğan, yarın “Herkes için demokrasi herkes için özgürlük” sloganıyla Adana, Diyarbakır ve İstanbul’da bir araya geleceklerini söyledi

'NASIL BİR YUMUŞAMADAN BAHSEDEBİLİRİZ?'

Doğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Kumpas davası bu, hatta kumpas demek yetersiz kalıyor ya da bu rövanş davası, intikam davası. Bir karıncayı dahi incitemeyecek insanlar bazı siyaset çıkarları için kullanılıyor. Anca karşılık bulsaydı biz 400 yılı aşkın bir cezalandırmadan bahsetmiyor olacaktık. Kabaca hesaplama yaptığımızda söz konusu siyasetçilere anayasa tartışmaları sürerken, 400 yıl ceza verilmiş. Yumuşama siyaseti emarelere buysa normalleşmeyi düşünemiyoruz. Nasıl bir yumuşamadan bahsedebiliriz.

Talimatlı mahkemeler dahi bu gerçeğin üstünü örtecek bir karar veremedi. Kumpas nasıl kuruldu 6-8 Ekim olayları gerçekçe gösterildi, can çekişen çözüm süreci vardı, bu kuşatmaya karşı çağrı yapıldı. Bu olayın tarihlerin çakışmadığı olayların müsebbeti olarak HDP gösterildi. Meclis’te bunun için bir araştırma komisyonu kurulsun talebinin reddine rağmen bugün ortaya çıkan tablonun yolu nasıl döşendi, bu insanları siyasetçiler öldürdü dendi.

'MAHKEMELER DAHİ ŞU HALİYLE BU BAĞLANTIYI KURAMIYOR'

Bakın mahkeme buralardan beraat verdi. Özel yetkili mahkemeler dahi şu haliyle bu bağlantıyı kuramıyor, bunu delil olarak kullanamıyor. Erdoğan mitinglerde alanlarda her yerde bugün bu kadar ağır cezalar verilen, yıllardır özgürlüklerinden mahrum bırakılan bu siyasetçilerle ilgili kamuoyu nezdinde algı oluşturmaya çalıştı. Böyle bir güç tahkimi için yıllarca bu algıyı yaymak için devletin bütün imkanları bir siyasi parti lehine kullanıldı. Peki ne olacak şimdi? Masumiyet karinesine girmiyoruz bunları çoktan geride bıraktık. Zaten siyasallaşmış, değişmesi gereken, güç önünde eğilip bükülen maalesef gerçek bu, bunu dün kez bir kez daha teyit edilmiş halini gördük.

'O YÜZDEN BİZ HERKES İÇİN ÖZGÜRLÜK DİYORUZ'

İçişleri Bakan Yardımcısı henüz mahkeme heyeti alfabetik olarak kararları açıklarken, daha A harfindeyken bir twit attı ‘hesabı sorulur dedik, sorduk’ dedi aynı algıyla devam ederek, demek ki neymiş Kobane Davası bir kumpasmış, ama sadece Kürt siyasetçilere değil bizzahiti Türkiye’nin kendisine kurulmuş bir kumpas. Eğer böyle yanaşmazsak tüm Türkiye’ye kurulmuş bu kumpas devam eder ve hepimize kaybettirir. O yüzden biz herkes için özgürlük diyoruz. O yüzden biz Gezi’den Kobane’ye, Can Atalay kararından Osman Kavala kararına kadar hiçbir ayrım yapmıyoruz. O yüzden ortak mücadelenin öneminin altını çiziyoruz. O yüzden Kobane Davası ile ilgili verilen kararın Türkiye’de beraber yaşamaya yönelik bir kumpas olduğunu söylüyoruz.

'HESAP SORACAK BİRİ VARSA O BİZİZ'

Biz bu tuzağa şu ana kadar düşmedik, düşmeyeceğiz. Her şeye rağmen bu siyasetteki ısrardan DEM Parti vazgeçmedi, vazgeçmeyecek. Hesap soracak biri varsa o biziz. Milyonlarca insan bu siyasetçiler için oy kullandı. Selahattin Demirtaş sadece Selahattin Demirtaş değil, Figen Yüksekdağ sadece Figen Yüksekdağ değildir, milyonların iradesidir. Milyonlarca insanın iradesine talimatlarla kararlar veremezsiniz, vermemelisiniz. Bunu Türkiye için yapmalısınız.

Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından biri milli yargımızla ne kadar gurur duysak az dedi. Şimdi gurur duyulması gereken yargının milli kararları olmamalı, yargının tarafsız adil karakteri olmalı. Milli yargı mı olur? Bir parti lehine kararlar veren, ülkeye göre pozisyon alan yargı nasıl olur. Bunun nasıl deşifre olduğunu mahkeme kararları gösteriyor.

'400 YILI AŞKIN CEZA VERİLDİ'

Doğan, Kobane Davası’nda 108 sanık olduğunu ancak 73 kişinin dosyasının ayrılarak, mahkemenin ayrı esas kaydına işlendiğini belirtti. 35 kişi hakkında hüküm kurulduğunu belirten Doğan, “Hakkında hüküm verilen bu 35 kişiyle ilgili Adana’dan başlayıp Van’a kadar işlendiği iddia edilen öldürme iştirak, kamu malına zarar vermek gibi mahkeme tüm suçlardan beraat verdi. Bu beraat kararına rağmen 400 yılı aşkın ceza yağdırılan cezaların nedeni söz konusu siyasetçilerin yaptıkları konuşmalar, açıklamalar başka nedeni yok. Bu korku, insanların örgütlenme özgürlüğüne karşı diyorduk, bakın durum ortada. Yalnızca konuşma özgürlüğünü kullandıkları için böyle bir çağda üstelik IŞİD’e karşı dayanışma gösterdikleri için yargılandı” dedi.

'DEMİRTAŞLARI, YÜKSEKDAĞLARI ÖZGÜRLEŞTİRECEK TEK GÜÇ, HERKES İÇİN ÖZGÜRLÜK, ADALET TALEBİNİ YÜKSELTME VE ÖRGÜTLEMEKTİR'

“Bir partinin siyaset yapma felsefesi yargılanıyor” diyen Doğan, çözüm sürecinin intikamının alındığını söyledi. Doğan, şöyle devam etti:

“Siyasetçileri bunca yıl rehin tutamayacak tek güç bizim irademizdir. Demirtaşları, Yüksekdağları özgürleştirecek tek güç, herkes için özgürlük, adalet talebini yükseltme ve örgütlemektir. Tarih bunun ispatları ile dolu. Son yüzyıla baktığınızda bile görürüz bunu. Hiç mahkeme, hiçbir iktidar adil bir yargılama söz konusu olmadığı için milyonlarca insanın iradesi olarak gördüğü, seçtiği insanları bu kadar yıl haksız hukuksuz bir şekilde hapiste tutamaz. MYK’de yalnızca bu konu ve sonrasındaki planlama konuşuldu. Bu kararı tanımıyoruz kararının anlaşılması için tanımamak ancak mücadele ile mümkün olur. Tanımamak yan yana gelişle mümkün olur. Yıllardır onları seven insanlardan zorla ayrılmış bu insanlara ve diğer tutsak edilmiş, haftalardır tecridi kırmak için mücadele ediliyor.”

ÜÇ İLDE KOBANÊ DAVASI KARARLARI PROTESTO EDİLECEK

"İlk etapta yarın 'herkes için demokrasi' diyerek Adana'da saat 17.00, Diyarbakır'da saat 16.00 ve İstanbul'da Esenyurt Meydanı'nda saat 17.00'de bir araya geliyoruz. Gezi'den Can Atalay'a hep birlikte ses çıkarmazsak bizi çok daha zorlu günler bekler. Bu buluşmalara, eşitlik ve özgürlük talebi olan herkesi davet ediyoruz. Bu buluşmalar sürecek. Bizim için bu dava yeni bir mücadele kavşağı" dedi.

Öne Çıkanlar