'Enişteden öğrenmeseydi ne olurdu?'
Taşgetiren, 'Erdoğan, Binbaşının MİT'e yaptığı ihbarı öğrenseydi 250 kişi boş yere ölmezdi' diye yazdı
POLİTİKA- İktidar yanlısı Star gazetesi köşe yazarı Ahmet Taşgetiren, 15 Temmuz darbesini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eniştesinden değil de daha erken saatlerde yetkililerden öğrenmesi durumunda bugünkü tablonun farklı olabileceğini yazdı.
Taşgetiren, 250 şehidin de verilmeyebileceği ihtimalini ihtiyatlı bir biçimde dillendirirken, ortada bir "aymazlık" bulunduğuna dikkat çekti.
Yazının ilgili bölümü:
- Cumhurbaşkanı'nın önüne "Ordu içinde bir helikopter operasyonu ile MİT Müsteşarını kaçırma hazırlığı var" gibi bir bilgi gelseydi acaba Cumhurbaşkanı'nın tavrı ne olurdu?
Şimdi en baştaki soruya yeniden dönelim:
Önce 7 Şubat'ı, ardından 17-25 Aralık'ı kendisini hedef alan "yargı - emniyet" güdümünde "Darbe girişimleri" olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradan geçen 4-5 yıllık bir sürede FETÖ ile bunca hesaplaşma gerçekleştikten sonra MİT Müsteşarı'nın kaçırılacağı şeklinde bir haber üzerine nasıl davranırdı?
Bu soruyu, MİT'e gelip ihbarda bulunan Binbaşı O. K'nin "Darbe olabilir, çok kan döküleceği söylendi" tarzındaki ifadesini yok farz ederek soruyorum. O.K'nin böyle bir ifadesi varsa, zaten "darbeyi okuyamamak" çok daha feci bir aymazlığın göstergesi olur. Konunun değerlendirmesinde böyle bir ifadenin olup olmadığı meselesine de açıklık kazandırılacaktır.
Genelkurmay Başkanı'nın "MİT'ten gelen istihbaratta darbe söz konusu değildi" ifadesi de bu soruyu sormayı engellemiyor.
Şu son yıllarda "Darbe"nin konuşulmadığı gün mü var?
Bir de "Devletin her şeyi bildiği, sadece kuşların tarlalara sıralanmasını beklediği"iddiası duruyor bir yerde.
Benim "Cumhurbaşkanının haberi olsaydı..." diye bir soru sormam, Cumhurbaşkanı'nın kalkışmayı çok geç ve devlet kaynağı dışında (Eniştemden öğrendim diyor Sayın Cumhurbaşkanı) öğrenmiş olması vakıasından kaynaklanıyor.
Cumhurbaşkanı'nın, diyelim MİT'e ilk ihbar geldiğinde haberi olsaydı ve onun ilk refleksi;
"- Bu kesin bir darbe girişimidir. 7 Şubat'ın devamıdır. Bütün Türkiye teyakkuza geçsin. Şüpheli herkesi yakalayın" deseydi, 15 Temmuz süreci nasıl gelişirdi?
MİT Müsteşarı ile Genelkurmay Başkanı arasındaki bilgi sirkülasyonu, Başbakan'a da çok geç haber verilmiş. O sebeple benzeri bir soru "Başbakan'ın haberi olsaydı" şeklinde de sorulabilir.
Yukardan beri yazdıklarım, Cumhurbaşkanı ile MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı'nın gelen bir ihbarı değerlendirme farkı olabileceği ihtimalini ifade ediyor. "Bu darbe girişimidir" diye okuduğunuzda bir refleks geliştiriyorsunuz, "Bu sadece MİT Başkanını alma girişimidir" diye okuduğunuzda başka bir refleks. Arada geçen üç - beş kritik saat ise darbecilerin yol almasına sebep oluyor.
Darbecilerin yol almasının bedeli mi?
- 250 şehit ve binlerce yaralı.
"Kontrollü darbe"söylemi dehşet verici bir suçlama. "Ağzından yel alsın" denecek bir itham. İtham evet. "250 şehidi bir başka adrese fatura etme" girişimi. Bunu kimse yapmaz, diye düşünürüm ben, bu vebalin altına kimse girmez.
Ama gelen bir ihbarın değerlendirilmesini de içeren istihbarat zaafını da önemsemek lazım.