Erdoğan: 3. nükleer santral için çalışıyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan bölgede savaş, Türkiye'de nükleer santral mesajı verdi.
HABER MERKEZİ - Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleşen, 22. Dünya Petrol Kongresi'nde konuştu. Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu "Siyasi ve ekonomik istikrar" olarak tanımlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin bu özellikleriyle dünyada hatırı sayılı bir aktör konumuna geldiğini söyledi.
Bir çok tepkiye neden olan ve hala tartışılan Akkuyu ve Sinop Nüleer Santrallerinin faaliyete geçmeden üçüncü bir nükleer güç santrali üzerinde çalıştıklarını belirten Erdoğan, Türkiye'yi 'enerji üssü' haline getireceklerini iddia etti.
Katar krizi ve bölgedeki savaşa dair açıklamalar yapan Erdoğan, "sınırdışı operasyonarında kimseden izin almayacağız" sözlerini yineledi.
'ÜÇÜNCÜ NÜKLEER SANTRALİ ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 22. Dünya Petrol Kongresi'nde yaptığı konuşmadan öne çıkan detaylar şöyle:
"Nükleer enerji konusunda da hızlandık. Akkuyu ve Sinop terminallerinin devreye girmesiyle enerjimizin yüzde 10'luk kısmını buradan karşılayacağız. Üçüncü bir nükleer güç santrali üzerinde de çalışıyoruz. Sanayi, tarım, uydu ve haberleşme gibi alanlarda da çalışacağız.
Yıllık doğalgaz tüketimin en az yüzde 20'sini depolayacak bir sistem kuruyoruz. Türkiye'yi enerji üssü haline getirmekte kararlıyız. Geçtiğimiz aylarda denize indirdiğimiz Oruç Reis'in de yüzde 90'nın milli üretim olduğunu belirtmek isterim.
'KATAR'LA YAŞANAN GERGİNLİK ÇÖZÜLMELİ'
"Türkiye cazip bir ülkedir. Tüm tarafların faydasına sonuçlar doğuracak çalışmalar yapıyoruz. Hidrokarbon kaynakları bakımından çok zengin olan ülkemize önem veriyoruz. Katar'la yaşanan gerginliğin çözülmesi için elimizden geleni yaptık. Bölgede siyasi kriz istemiyoruz. Diyalog en büyük iletişim ağıdır. Katar ile ilgili gerginliğin ivedilikle aşılması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
Suriye'de sorunun çözülmesi için sahadaki şartların çözülmesi gerekiyor. Astana toplantılarıyla kayda değer ilerleme sağlandı. Cenevre'de de öyle. Irak'da ise DEAŞ'la mücadelenin sonuna yaklaşıldı. 'Musul'da neticeye yaklaşıldı' haberi bizim için çok önemlidir. Harebe Musul'un maliyetini acaba kimler karşılayacak? Bağımsızlık referandumu gibi tek taraflı girişimlerden kaçınılması gibi unsurlar bu ülkenin geleceğinde önemli olacaktır.
'KİMSEDEN İZİN ALMAYACAĞIZ'
Burada ele alınacak konuların küresel konuda işbirliklere katkıda bulunacağına ve Türkiye'nin de enerjide önemli bir nokta olduğuna inanıyorum. Enerjide terör örgütlerinin yol açtığı kaos ve karmaşa bizi zorda bırakıyor. Biz terörle mücadelede çok büyük mücadele verdik. Ülkemizin güvenliği konusunda, sınırlarımızın içi ya da dışında ne gerekiyorsa, kimseden izin almadan yapmakta kararlıyız.
Doğu Akdeniz'deki gelişmelere de değinmekte fırsat var. Kıbrıs'ta Rum tarafının olumsuz yaklaşması nedeniyel Kıbrıs'ta olumlu sonuç alamadık. Bölgedeki yeni karışıklıklara yol açacak adımlardan kaçınmalılardır. Aksi takdirde Türkiye gibi dostlarını kaybedeceklerini belirtmek isterim.
'GEÇEN HAFTA BİR FIRSAT KAÇIRILDI'
Doğu Akdeniz’de geçen hafta maalesef büyük bir fırsat kaçırıldı. Bizim ve Kıbrıs Türk tarafının tüm yapıcı yaklaşımına rağmen Rum tarafının olumsuz tavrı sebebiyle adadaki anlaşmazlıkların bir kez daha çözümsüz kalmasından üzüntü duyuyoruz.
Tarafların tutumları böylesine açıkça ortadayken kimi enerji şirketlerinin Rum kesiminin atmakta olduğu sorumsuzca adımların bir parçası olmaları kesinlikle anlayışla karşılanamaz. Adaletin, hakkaniyetin ve uluslararası hukukun gereği hidrokarbon kaynaklarının adadaki tüm taraflara ait olmasını gerektiriyor.
Kıbrıs’taki gelişmelere taraf olan herkesten beklentimiz bölgedeki yeni gerginliklere yol açabilecek adımlardan kaçınmalarıdır. Aksi takdirde kendilerine sadece bölgede değil her yerde ve her alanda Türkiye gibi bir dostu kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabileceklerini hatırlatmak isterim."