'Gelin bu kana ve işkenceye ortak olmayın'

Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin ikinci gününde konuşan Osman Baydemir, Şemdinli’de köylülere yapılan işkenceye dikkat çekti.

'Gelin bu kana ve işkenceye ortak olmayın'

HABER MERKEZİ - Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin ikinci gününde konuşan HDP Sözcüsü Osman Baydemir, Şemdinli’de köylülere yapılan işkenceye dikkat çekerek, "Eğer bu olay Filistin’de olsaydı Erdoğan bütün dünyayı ‘Müslüman kardeşlerimize işkence yapılıyor’ diye ayağa kaldırırdı" dedi.

Van’ın Musa Anter Parkı’nda Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) başlattığı Vicdan ve Adalet Nöbeti ikinci gününde devam ediyor. Sabah saatlerinden itibaren ziyaretlerin sürdüğü nöbette günün açıklamasını yapan HDP Sözcüsü Osman Baydemir, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi, bölgede süren operasyonlara, Van T Tipi Cezaevi’ndeki kadın tutuklulara yönelik saldırı ve Şemdinli’nin Altınsu (Şapatan) köyünde köylülere yapılan işkenceye değindi.

‘HERKES AĞIR TECRİT ALTINDADIR’

Konuşmasına PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecritle başlayan Baydemir, "Öcalan’la hiç kimse görüşemiyor, ne avukatları ne ailesi haber alamıyor. Öcalan’ın üzerindeki bu ağır tecrit neredeyse bütün Türkiye’ye, bütün halklara yayılmış durumda. Herkes bu ağır tecrit altındadır" dedi.

‘EZİLMİŞ TÜM HALKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAVUNUYORUZ’

HDP’nin tüm halklar için mücadele verdiğini söyleyen Baydemir, "Biz ezilmiş tüm halkların özgürlüğünü savunuyoruz. Bu hükümet 2015 yılında ülkeyi yine kan gölüne çevirdi. Anaların gözyaşlarını dökmeye başladı. Bu savaşta asker, polis, gerilla yaşamını yitirdi. Oysa 2013 yılında bir barış umudu doğmuştu. Sayın Öcalan 2013 yılında bunu deklare etmişti. Gelinen noktada ise tüm Türkiye tecrit ve izolasyon söz konusu. Bunlar AKP ile MHP’nin eseridir. 2002 yılında AKP ‘Biz esaret altındayız’ diyordu. Oysa gelinen noktada AKP tüm ülkeyi esaret altına aldı. HDP’nin eş başkanları başta olmak üzere siyasi temsilcileri cezaevindedir ve Türkiye bir zindana dönüştürülmüştür. Bu da AKP’nin ülkeyi getirdiği noktadır. Bugün dünya üzerinde 50 bin nüfuslu devletler var iken bugün Türkiye’de sadece 50 bin Kürt siyasi tutuklu vardır. Tüm baskı ve şiddete rağmen direnmeye devam edeceğiz. Onlar İsmet’in torunu ise bizler Ehmedî Xanî’nin torunlarıyız" diye konuştu.

ŞEMDİNLİ’DE OLANLAR FİLİSTİN’DE OLSAYDI…

Son bir haftada bölgede yaşanan işkence görüntülerine ve Van T Tipi Cezaevi’nde yaşananlara değinen Baydemir, "Van F Tipi Cezaevi’nde kadın tutsaklara yönelik ahlaksız bir şiddet uygulanmıştır. Avukatları gidip görüşemiyor, aileleri haber alamıyor. İşte bu tam bir faşizmdir. AKP şimdi Guantanamo’yu örnek alıyor. Bu kirli politikalarından derhal vazgeçmelerini istiyoruz. Bu topraklarda İskender’ler, Dehak’lar bu halkı esaret altına alamadı ve bundan sonra da alamayacak. Şemdinli’de Şapatan köyünde yaşanan işkenceler kamuoyuna yansıdı. İşte AKP ve MHP’nin ortaklığının sonucudur. AKP ile MHP’nin ortaklığı kurdun ve tilkinin ortaklığıdır. 80 yaşındaki kadına işkence yapılıyor. Eğer bu olay Filistin’de olsaydı Erdoğan bütün dünyayı ‘Müslüman kardeşlerimize işkence yapılıyor’ diye ayağa kaldırırdı. Gelin bu kana ve işkenceye ortak olmayın, gelin MHP ile ortaklıktan vazgeçin. Bu vicdan hareketi sadece HDP’nin değil vicdanı olan herkesin sahip çıkması gerekiyor" ifadesinde bulundu.

‘BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ’

AKP’nin Kürt düşmanlığı üzerinden siyaset yaptığını ifade eden Baydemir, şöyle devam etti: "Bugün devlet siyasetini Kürt düşmanlığı üzerinden yapıyor. Fırat Kalkanı adıyla Kürtlerin kazanımını engellemeye çalışıyor. AKP Sykes Picot’un devamını istiyor. Amed ve Ankara Garı katliamını yapan IŞİD’liler serbest bırakılırken, barışı ve kardeşliği savunan Sayın Selahattin Demirtaş hala tutuklu bulunuyor. Bu da gösteriyor ki AKP’nin tek derdi Kürt düşmanlığıdır. Ama tarih boyunca Kürtlere düşmanlık yapanlar sonuç alamadılar, bundan sonra da sonuç alamayacaklar. Erdoğan önceki gün Rize’de Efrîn’e saldırıdan söz ediyordu. Peki, Kürt düşmanlığı yapan Saddam Hüseyin’in akıbeti ortada. Saddam Hüseyin o kadar Halepçe’de katliam yaptı, Hiroşima’ya Atom bombası atıldı ama faşizmin yıktığı tüm bu kentler nasıl yeniden inşa olduysa Erdoğan’ın yıktığı Cizre, Gever, Silopi ve Şırnak yeniden inşa edilecek. Bunu hep birlikte başaracağız." (dihaber)

Van vicdan ve adalet nöbeti