Seçilmiş Hakkari Belediye Eşbaşkanı Akış’a 19 yıl 6 ay hapis cezası verildi

Rojhat ABİ

HAKKARİ - Gözaltına alınan ve İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyım atanan Hakkari Belediye'sinin seçilmiş eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış hakkında 2014 yılında açılan davanın 61'inci duruşması bugün Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Akış’a 19 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

Duruşma öncesi Hakkari Adliyesi polis tarafından barikatlar ve zırhlı araçlar ablukaya alındı. Milletvekillerinin ve gazetecilerin adliyeye girmesine izin verilmedi. Sadece sınırlı sayıda avukatın duruşma için adliyeye girmesine izin verildi. DEM Parti Milletvekili Newroz Uysal kendilerini engelleyen polislerle tartıştı. Halk, 'Sıddık Akış irademizdir' sloganları ile Hakkari Adliyesi önünde beklemeye başladı.

SALONA ÇEVİK KUVVET YERLEŞTİRİLDİ

Mehmet Sıddık Akış duruşma için geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye getirildi. Avukatların verdiği bilgilere göre duruşma salonunda seyircileri için olan bölüm çevik kuvvet polisleri ile dolduruldu.

AKIŞ: 'BENİM BAŞIM DİK'

Duruşmanın başlamasıyla birlikte Hakkari Belediye Eşbaşkanı Akış da savunmasına başladı. Kayyım atanmasına gerekçe yapılan davanın savcısı D.Y.'nin FETÖ firarisi olduğunu hatırlatan Akış,
davanın siyasi olduğunu vurguladı. Akış, "Benim başım dik. 53 yaşındayım, bunca yıldır mücadele ediyorum, mücadele etmeye devam edeceğim. Benim kaçtığıma ilişkin haberlerin yapıldığını duydum. Ben asla kaçma girişiminde bulunmadım. Yaptığım her şeyin arkasındayım. Siyasi olarak ne yapmam gerekiyorsa onu yaptım. Karşınızda başı dik bir şekilde duruyorum. Ben barış dedim, kardeşlik dedim, adalet dedim, eşitlik dedim, özgürlük dedim. Halen diyorum. Tüm yaşamımı bunların etrafında ördüm, bundan sonrada öyle yapacağım" diye konuştu.

'FETÖCÜ SAVCININ İDDİANAMESİYLE YARGILANMAK İSTEMİYORUM'

"Tutuklanmaktan, cezaevine girmekten korkmuyorum" diyen Akış, şöyle devam etti.

"Başım dik bir şekilde karşınızdayım. Yeniden iddianame hazırlanmasını talep ediyorum. FETÖ'cü bir savcının hazırladığı iddianame ile yargılanmak istemiyorum. Sizden tahliye ya da beraat talep etmiyorum. Sadece vicdanınıza bırakıyorum kararı. Ben bugüne kadar şerefimle, bu halkın tek kuruşuna dokunmadan görev yaptım. Neden 4 ay önce değil? Neden 1 yıl önce değil. Neden 4 yıl önce yapılmadı bu yargılama? Bu yargılamanın siyasi olduğunu biliyorum."

19 YIL 6 AY HAPİS CEZASI VERİLDİ

Duruşma avukatların savunmalarının ardın mahkemeye ara verildi. Aranın ardından mahkeme kararını açıkladı. Akış'a 19 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Kararın ardından Akış tutuklandı.

AKIŞ'IN AVUKATI: 'CEZANIN TEK SEBEBİ KAYYIM POLİTİKALARINI MEŞRULAŞTIRMAK'

19 yıl 6 ay hapis cezası verilerek tutuklanan seçilmiş Hakkari Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış'ın avukatı Azad Özer kararı Artı Gerçek'e değerlendirdi. Özer, "Cezanın tek sebebi kayyım politikalarını meşrulaştırmaktır. Sadece talimatları yerine getirmektir. Hukuki denilmesi meşru olamaz. Verilen karar ne hukukidir ne ahlakidir. Kesinlikle kararı kabul etmiyoruz, itiraz yollarına başvuracağız. Sabahın ilk saatlerinden beri engeller vardı. Adliyeye alınmama, mahkeme salonuna alınmama... Yaşatılan bu durumlar da hukuki bağlamda kabul edilemez" diye konuştu.

MAHKEME ÖNÜNDE PROTESTO VE ABLUKA

Kararın ardından mahkeme önünde protestolar başladı. DEM Partililer, 'baskılar bizi yıldıramaz' sloganları, alkış ve zılgıtlarla kararı protesto ediyor. Yürüyüşe, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DBP Eş Genel Başkanları Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Keskin Bayındır ile DEM Parti milletvekillerinin katılıyor.

Yürüyüş yapmak isteyen avukatlar ve milletvekilleri iki kez polis ablukasına alındı.

Ablukayı aşan vekiller halkla buluşup yürüyüşe geçti.

HATİMOĞULLARI: KARAR YOK HÜKMÜNDEDİR

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, yürüyüşün ardından Hakkari Valiliği önünde açıklama yaptı. Seçilmiş Hakkari Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış hakkındaki davanın 2014'te açıldığını hatırlatan Hatimoğullları, "Bu karar yok hükmündedir" dedi ve şöyle konuştu:

"Bu karar yok hükmündedir. Biraz önce burada kolluk kuvvetin uyguladığı şiddet, işkence Hakkari Emniyet Müdürlüğü'nden suç duyurusunda bulunacağız. Kendini kayyım atayan valinin emriyle bizlere saldırarak halkın iradesini alaşağı edeceğini zannedenler bir kez daha gördüler ki halk kendi partisinin yanında, faşistlerin değil. Halk, halk düşmanı olan AKP'nin değil, DEM Parti'nin yanında. Bu tavrı sindiremeyen, hazmedemeyen başta Erdoğan ve Bahçeli olmak üzere gelsinler Hakkari halkını görsünler. Hakkari halkı 31 Mart'ta ortaya koyduğu iradeye bugün alanlarda, meydanlarda sahip çıkıyor"

'SARAY-YARGI HALKA SAVAŞ AÇTI'

Hatimoğulları, "Saray-yargı an itibariyle bütün halka savaş açmıştır. Çünkü Türkiye'de herke kayyım uygulamasına karşı. AKP'nin içindekiler de karşı, AKP'li seçmen de karşı. Buradan bir kez daha diyoruz ki Ey Saray Ey Erdoğan bu kayyım politikandan derhal vazgeç, halkı yeterince karşına aldın. Sen bize yani halka yani hakka yani hukuka yani adalete savaş açıyorsan bu halk da sana demokratik zeminde bunun cevabını en iyi şekilde verecek. 31 Mart seçimlerinde verdiği cevabın aynısını verecektir" diye konuştu.

'HAKKARİ HALKININ YANINDA KAYYIMIN KARŞISINDAYIZ'

Hatimoğulları konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Mehmet Sıddık yoldaşımız, Hakkari halkının, Kürt halkının, Türkiye halklarının onurudur. Bizleri destekleyenleri terör parantezine almaya çalışıyorlar ya o terör parantezinin artık hikaye oldu. AKP'nin bu politikalarına artık kendi tabanı da isyan etmiştir. Buradan bir kez daha Saray'a sesleniyorum: Kayyım irade gaspıdır, kayyım darbedir ve bir kez daha AKP'nin darbesi tescillenmiştir. AKP her Allah'ın günü bir darbenin altına imza atıyor. AKP önümüzdeki seçimlere silinecek, yok olacak, tarihin çöp sepetine dökülecek. Tarihin çöp sepeti bile böyle onursuz, böyle ahlaksız, kolluk kuvvetiyle siyasetçilerin peşinden koşan... Şu arkamızdakiler var ya halka sizler hesap vereceksiniz ve hepsi yargılanacak bunu bilsinler. Bu karar biz de yok hükmündedir. Yolumuza devam edeceğiz. Eş Başkanımız Tuncer Bakırhan ile birlikte gelecek heyetimizle birlikte Hakkari'deyiz. Burada Hakkari halkının yanında, kayyımın karşısında mücadele etmeye devam edeceğiz."