Hedefi yine gazeteciler

Erdoğan, işlerini yapmakta direnen gazetecileri 'bir avuç millet düşmanı' ilan etti.

Hedefi yine gazeteciler

HABER MERKEZİ- Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın hedefinde yine gazeteciler vardı. "Gazete köşelerini tutmuş, televizyon ekranlarına ipotek koymuş, kültür ve sanat dünyasını esir almış bir avuç millet düşmanının ülkemizin ortak değerlerini sömürmesine sessiz kalmayacağız" diyen Erdoğan'ın "Cumhuriyetimizin ortak değerleri adına demokrasi, millet, ezan, bayrak düşmanlığı yaptığınız günler sona ermiştir" ifadesi dikkat çekti.

Bayburt'ta partisinin 6'ncı olağan il kongresinde konuşan Erdoğan, şunları söyledi:

"Bizi 2019 seçimlerine taşıyacak kadroları da oluşturuyoruz. Siyaset bir bayrak yarışıdır. Millete hizmet etme yarışıdır. Biz, bu milletin efendisi değiliz. Biz bu milletin hizmetkarıyız. Bizi diğerlerinden ayıran budur. AK Parti, bir davadır. Bir dava hareketidir. Şahsım dahil herkes bu davada sadece birer nefer konumundadır. Zaten nefer olmayı hazmedebiliyorsak zafer yakındır. Makamlar gelip geçicidir. Milletimize ve vatanımıza hizmet için birer araçtır makamlar. Kimsenin bu unvanları, bu makamları amaç haline getirmesine bizler rıza göstermeyiz. Bizler oturduğu koltuklardan güç alan hayata sadece bu pencerelerden bakan insanlar olamayız. Sonunda gideceğimiz yer neresi, boyumuz kadar bir mezar. Bir şey gelecek mi bizimle beraber. Servetler gelecek mi? Makamlar gelecek mi? Gelmeyecek. Hocaefendi, musalla taşında, bizi oraya yerleştirdikleri zaman ne diyecek? "Cumhurbaşkanı niyetine", "Başbakan niyetine" demeyecek, "Trilyarder niyetine" demeyecek. "Er kişi niyetine", "Hatun kişi niyetine" diyecek. Mezara yerleştirecekler. Sana eğer hiç olmazsa, vefalı evlatlar vefalı yakınlar, zaman zaman o mukaddes kitabımızdan bazı sureler okursa öp başına koy; "Yollar yaptılar, havaalanları yaptılar. Teröristlerle mücadele ettiler, onları gömdüler. Allah onlardan razı olsun" Bunun için de sürekli nefsimizi hesaba çekmeli, yolumuza devam etmeliyiz.

Biz değişim dedikçe adeta birilerinin uykusu kaçıyor. Genel başkan değişikliğini dahi kasetle yapabilenler, AK Parti'nin bütün bu süreçleri şeffaf yürütmesinden rahatsızlık duyuyorlar. Tüm seçimleri kaybetmiş zat, AK Parti'ye dil uzatma hadsizliği gösteriyor. Şark kurnazı bu çevrelere diyoruz ki, siz dönüp önce kendinize bir bakın. Demokrasi karneleri o kadar kötü ki, bunların pişkinliğini biz de hayretle takip ediyoruz. Bunların ikiyüzlülüğüne daha fazla tahammül göstermeyeceğiz. Gazete köşelerini tutmuş, televizyon ekranların ipotek koymuş bir avuç millet düşmanının milletimizin ortak değerlerini sömürmesine sessiz kalmayacağız. Gazetelerinde, şehitlerimize 'şehit' demeye dahi dilleri varmaz.

"RUHU FAŞİST, BESLENME KAYNAGI KOMÜNİST..."

Bayburtlu kardeşlerimizin dediği gibi; kurt gitti yazıya, meydan kaldı cıngıllı tazıya. Bunların da sesleri sadece meydanı boş zannettiklerinde çıkıyor. Meydanı boş bırakmayacağız. Bu ruhu faşist, beslenme kaynağı komünist, söylemi popülist çevreye sesleniyorum. Demokrasi düşmanlığı, ezan bayrak düşmanlığı yaptığınız günler artık sona ermiştir. Pensilvanya'daki şarlatan gibi ihanet devriniz kapanmıştır. Türkiye, 1400 yıllık medeniyet değerlerinden, ne 2000 yıllık değerlerinden, 94 yıllık cumhuriyet değerlerinden asla geri adım atmayacaktır.

Bizim derdimiz başka diyorsanız o da birilerinin bileceği iştir. Biz kendi yolumuzdan dönmeyeceğiz. Ülkemizi, saplantılarınızın oyuncağı haline getirmenize göz yummayacağız. 2019 yaklaştıkça çelme takmak isteyenlerin operasyonları da artacaktır. Birkaç gündür yaşadıklarımız gerçeği görmek isteyenler için yeterlidir. Geçtiğimiz aylarda Avrupa ülkeleri başkentlerinin birinde alnımıza silah dayanmış posterlerle gösteriler yaşanmıştır. Şahsımız öldürene araba vermeyi vaadeden densizler ortaya çıkmıştı. Bütün bunlar olurken bazıları sanıyordu ki sorun Tayyip Erdoğan'dır. Sorun AK Parti'dir. AK Parti bunların planlarını, oyunlarını bozdu. AK Parti Türkiye'yi 3 kat büyüttü. Bunu hazmedemiyorlar.

Biz yüzde 50 bile olsa baraj hesabı yapan bir parti olmadık, olmayacağız. Biz barajları yıka yıka geldik, yıka yıka geleceğiz. AK Parti için seçimlerdeki oy çıtası çok daha yüksektir.

"IMF BİZDEN BORÇ İSTEDİ"

23.5 milyar dolar IMF'ye borcu olan Türkiye vardı. Sene 2013, artık IMF'ye borcu olan Türkiye yok. IMF bizden borç istedi. 5 milyar dolar, o zaman sordu bana, ekonomiden sorumlu olan başbakan yardımcısı arkadaşım, dedi "Verelim mi?", "Verin" dedim. Sonra onlar vazgeçtiler."

erdoğan gazeteciler hedef düşman Millet