Diploma davası ertelendi... İmamoğlu: İddianameyi kendisini yeneceğimi bilen kişi yazdırdı
Ekrem İmamoğlu, 'diploma davası'nın ilk duruşmasında savunmasına kollarını sıvayarak başladı ve 'İddianameyi bir sonraki seçimde kendisini yeneceğimi bilen bir kişi yazdırdı' dedi. İmamoğlu'nun tutuklu avukatı Pehlivan ise duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Duruşma 20 Ekim'e ertelendi.

Artı Gerçek - Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) tutuklu cumhurbaşkanı adayı ve görevden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 11 Eylül'de Çağlayan'da İstanbul Adliyesi'nde görülmesi gereken diploma davasının ilk duruşması, bugün Silivri'deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu duruşma salonunda görülüyor.
CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptalinin ardından zincirleme şekilde “resmi belgede sahtecilik” iddiasıyla dava açılmış, İmamoğlu hakkında 8 yıl 9 ay hapis cezası istenmişti.
İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki 1 no’lu salonda görülen duruşmayı; CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP Milletvekilleri ve İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu da takip ediyor.
Duruşmayı ayrıca İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu, İzmir Barosu, Antalya Barosu temsilcileri, Kocaeli Barosu, Uluslararası Hukuk kuruluşları takip ediyor.
Alkışlar ve sloganlarla karşılandı
Jandarma eşliğinde salona getirilen İmamoğlu, alkışlarla karşılandı. İzleyici olarak salonda bulunan yurttaşlar “Hak, hukuk, adalet”, “Cumhurbaşkanı İmamoğlu”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” şeklinde sloganlar attı.
İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi’ndeki okul arkadaşları da duruşma salonunda.
İMAMOĞLU'NDAN ÖĞRENİM DURUMU SORUSUNA YANIT: YÜKSEK LİSANS
İmamoğlu’nun kimlik tespiti sırasında öğrenim durumu sorusuna “yüksek lisans”, diye yanıt verdi.
Kimlik tespitinin ardından İmamoğlu, iddianameyi özetleyen hakimi, özellikle duruşma savcısına dönük bir şekilde izledi. “Akın Gürlek” davasının son duruşmasında başka bir duruşma savcı ile İmamoğlu arasında bu nedenle gerginlik yaşanmıştı.
Hakimin iddianameyi detaylı bir şekilde hatırlatmasına tepki gösteren İmamoğlu, “Anlattığınız hiçbir şeyin benimle alakası yok ama dinlemek hoşuma gidiyor. Umarım o da dinliyordur, elinde belge olmayan o kişi… Uzun uzun okuyorsunuz, niyetinizi anlamadım. Ben 18 yaşındaydım. Nasıl yapmışım bunları hayretle dinliyorum” dedi.
İmamoğlu ceketini çıkarıp kollarını sıvadıktan sonra savunmasına başladı:
"Bu iddianameyi bir sonraki seçimde kendisini yeneceğimi bilen bir kişi yazdırdı. Bu davanın varlığı bile yüz karası bir durumdur. 12 Eylül herkesin aklında darbeyi hatırlatır. Darbeyi destekleyenleri buradan en yüksek seviyede kınıyorum. Ülkemizin bu tür darbelerle yüz yüze gelmemesini diliyorum.
Bu davanın konusu tamamen saçmalıktır. İstanbul Üniversitesi görevi olmayan bir saçmalığa imza atması başka kurulda Hukuk Fakültesi'nden kimsenin olmaması başka boyutta.
Ben bu davanın iki kere mağduruyum. Diplomam iptal edildi. Gençliğimin en önemli dönemler yok sayıldı. Gerçekten bunu tekrardan hatırlatıyorum; anacığımın ak sütü kadar temiz diplomamı.
Partimiz 23 Mart'ta ortaya koyduğu fikirle beraber beni cumhurbaşkanı adayı yaptılar. Sırf bu adaylığa erişemeyeyim diye beni içeri aldılar, aynı gün. Kaybımız 250 milyar dolar desek yanılmayız. Sırf kendi itibarı ve koltuğu için...
'12 METREKAREDE ÖYLE ÖZGÜRÜM Kİ'
Türkiye'de insanların yüzde 80'i adalete ve yargıya güvenmiyor inanmıyor. Siyasete alet edildiğini düşünüyor. Arkanızda adalet mülkün temelidir yazıyor. Milletin üçte ikiden fazlası devlete ve kurumlarına güvenmiyor.
Sevgi pıtırcığı diye benimle dalga geçiyorlardı. Ben hâlâ sevgi pıtırcığıyım. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın, anlayışından geliyoruz biz. Kafasına bastır gazı sık. Öyle yok! Ben 12 metrekarede öyle özgürüm ki, o sarayında çatlasın.
Yeni bir döneme ihtiyaç var, bütün sorunun çözümü bu. İnsanların oyuyla gelenler aynı oylarla gidecek.
İnfaz yapılıyor burada. Yargısız infaz. Burada korku üretmeye çalışıyorlar. Bizi zannediyorlar ki zindanlarda susturabilirler. Ne kadar çok isteseler de susturamayacaklar."
İmamoğlu savunmasının devamında İstanbul'un yerel seçim sonuçlarını gösteren bir haritayı tutarak "Benim içeride olmamın nedeni ne biliyor musunuz? İşte bu tablo. İstanbul'da elde ettiğimiz bu tablonun yaydığı korku nedeniyle buradayım" dedi.
İmamoğlu 3 saat süren savunmasını Ahmed Arif’in Anadolu isimli şiirini okuyarak tamamladı.
İmamoğlu'nun ardından avukatları savunma yaptı.
Ayrıca İmamoğlu, savunma sırasında tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan’ın da duruşmada savunmasını yapan avukatlar arasında yer almasını talep etti. Mahkeme, söz konusu talebi kabul etti.
İmamoğlu’nun diğer savunma avukatları önceliğin Mehmet Pehlivan’a verilmesini istedi. Mahkemenin kabul etmesi üzerine SEGBİS ile tutuklu bulunduğu Çorlu Karatepe Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’ndan bağlanan Pehlivan şunları kaydetti:
“Şu an yargı tarihinde bir ilk yaşıyoruz… Tutuklu avukat olarak; üzerimde cübbem dahi olmadan, müvekkilimle tek bir kez bile görüşmeden duruşmada hazır edildim. Biz avukatlar olarak savunma görevimizi yaptığımız esnada özgürlüğümüzden de mahrum kalabiliriz. Örneğin ben… Bunun kayıtlarınıza düşmesi Türk Hukuk Tarihi açısından ne kadar değerli olsa da birçok eksiklik nedeniyle bu halde savunma vermeyi reddediyorum. Ayrıca, savunma için yüz yüzelik ilkesi gereği bir sonraki celsede salonda hazır bulundurulmayı talep ediyorum.”
DURUŞMA ARASINDA GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADI
Savunmanın tamamlanmasının ardından İmamoğlu, duruşma arasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. İmamoğlu, bugün tahliye edilen 7 gence ilişkin, “Gençlerin çıkması beni en çok sevindiren şey” diye konuştu.
"Kent Uzlaşısı" soruşturması kapsamında tutuklanan ve bugün İBB’ye yönelik mali suçlamalarla ilgili soruşturma kapsamında savcılığa ifade vermeye çağırıldığı öğrenilen Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'la ilgili soruya yanıt veren İmamoğlu, “Zorlandıklarını görüyorum. Emrah’la ilgili bir suç çıkarmaya çalışıyorlar. Şimdi başkaları serbest kalacak, Resul Emrah da serbest kalmasın diye yapıyorlar.” dedi.
BİR SONRAKİ DURUŞMA 20 EKİM’DE…
Aranın ardından salona gelen hakim, İstanbul 5. idare Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak, kararın iptal edilmesi için açılan iptal davası dosyasının bir örneğinin mahkemeye gönderilmesini istedi. Bir sonraki duruşmada tutuklu avukat Mehmet Pehlivan’ın salonda hazır edilmesi talebi ise reddedildi.
Bir sonraki duruşma 20 Ekim, saat 11:00’de Silivri’deki duruşma salonunda yapılacak. (HABER MERKEZİ)