Kobanê Davası görülürken Sırrı Süreyya Önder: 38 kez ağırlaştırılmış müebbetle yargılanıyorum, afedersiniz boru değil

Kobanê Davası’nın karar duruşması görüldüğü sırada Sırrı Süreyya Önder, davada 38 kez ağırlaştırılmış müebbet istemi ile yargılandığını hatırlattı. AKP'li Mehmet Ali Çelebi ile tartışan Önder, "Afedersiniz boru değil" dedi.

Artı Gerçek - TBMM Genel Kurulu'na başkanlık eden Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Partisi) Meclis Başkanvekili ve İstanbul Mileltvekili Sırrı Süreyya Önder, Kobanê Davası’nın Sincan Cezaevi yerleşkesinde karar duruşması görüldüğü sırada Dava'ya yönelik bir 'hatırlatma' yaptı.

AKP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi ile tartışan ve 38 kez ağırlaştırılmış müebbet istemi ile yargılandığını hatırlatan Önder, "Ben parmak sallanacak bir insan değilim! 38 kez bu parmak değil bir gürz olarak başımda sallanırken gelip burada görev ve sorumluluklarımı yerine getirmeye çalışıyorum" dedi.

TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, CHP Giresun Milletvekili Elvan Işık Gezmiş'in konuşması sırasında Genel Kurul salonunda oluşan gürültü üzerine, söz almak isteyenlerin listesini yenilemek üzere toplanan AKP'li milletvekillerini uyardı. Önder, sisteme giriş yaparak söz isteyen milletvekillerinin bu taleplerini iptal ettiğini açıkladı ve sisteme tekrar giriş yapılmasını istedi.

AKP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, CHP'li Gezmiş'in konuşmasını tamamlamasının ardından Önder'in yanına giderek "Sizin yaptığınız keyfiyet oldu" dedi ve bu duruma itiraz etti. Bunun üzerine ikili arasında tartışma yaşandı.

Önder, Çelebi'ye "Elini sallama bana. Kime parmak sallıyorsun?" diyerek görüşmelere ara verdi.

Görüşmelere verilen arada da DEM Parti ve AKP'li milletvekilleri arasında kısa süreli "parmak sallama" tartışması yaşandı.

'PARMAK SALLAMA' TARTIŞMASI

Aranın ardından Meclis Başkanvekili Önder, İçtüzüğe göre birinci görevinin Genel Kurul'un sükunetini ve konuşma zemininin kaybolmamasını sağlamak olduğunu belirterek, Genel Kurul'un akışını bozmadan ilk 20 konuşmadan sonra iktidar-muhalefet ayırt etmeden söz söyleme hakkını en geniş şekilde kullandırmaya çalıştığını söyledi.

İki gün önce 67 milletvekilinin söz aldığını ve bunun 67 dakika sürdüğünü anlatan Önder, bunun bir süre uzatma olmadığını vurguladı. Önder, "Bazen bir saat arkadaşlarımıza tek tek söz vermek; Meclis'te 2-3 saat tasarruf etmek anlamına da geliyor" dedi.

ÖNDER: ŞU ANDA 38 YIL AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBETLE YARGILANIYORUM

Sırrı Süreyya Önder, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir arkadaşımız, bir sayın milletvekili parmak salladı. Açılışta hiç bahsetmeden girdim; şu anda 38 kez ağırlaştırılmış müebbet istemiyle yargılanıyorum. Hakkımızdaki ferman yarım saat, bir saat içinde açıklanmış olacak. 38 kez ağırlaştırılmış müebbet; affedersiniz boru değil. Hele bugünkü ortamda; 'Bir şey olur olmaz, buradan adalet çıkar çıkmaz' diyecek bir tane vekil varsa ikincisi de ben olayım. Buna rağmen kendi sorumluluğumuzu müdrik geliyoruz, burada bu işi suhuletle yürütmeye çalışıyoruz. Bu sayın milletvekilinin bilmesi gereken şu ki ben parmak sallanacak bir insan değilim. 38 kez, bu parmak değil bir gürz olarak başımda sallanırken gelip burada görev ve sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyorum; bana sökmez. Ama bütün arkadaşlarımızın hepsinin hukukunu korumak, gözetmek benim tüm kişisel görüşlerimden ve hassasiyetlerimden daha önde gelir. Eğer varsa bir arkadaş 'Şurada şöyle bir buğuz ile davrandın' diyecekse boynum kıldan incedir. Onun için herkesi tertipli olmaya davet ediyorum"

'BU HOYRATLIK KABUL EDEBİLECEĞİM BİR ŞEY DEĞİL'

Konuşma yapan hatibe saygı gösterilmesini isteyen Önder, "Bunu söylemek istemezdim ama Genel Kurul'u yönetirken beyne pıhtı attı benim. Gittik, her şer bir hayra gebedir; pankreasta tümör çıktı. Gittik, beyne pıhtı atmasıyla beraber aort anevrizması yaşadık. Ağır da bir tedavi görüyorum. Ona rağmen ben bu kadar tahammüllü, bu kadar saygılı ve bu kadar zarafetle yürütmeye çalışırken bu hoyratlık kabul edebileceğim bir şey değil. Acaba zarafetimizi, nezaketimizi, edebimizi başka bir şey olarak mı yorumluyorlar duygusuna kapılıyorum. İncindiğim bir şey" sözlerini sarf etti. (AA)

Öne Çıkanlar