Özgür Özel gözyaşlarını tutamadı: 'Bugün seçmen yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi'

CHP lideri Özel seçime ilişkin konuştu: "Bugün seçmen yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi."

Artı Gerçek - CHP Genel Başkanı Özgür Özel seçim sonuçlarına ilişkin açıklamada bulundu. Özel, "Bugün seçmen yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi" dedi.

"Bugün oylarıyla ülkemize sahip çıkan herkese teşekkür ediyorum. Aday gösterilse de ay olmasa da var gücüyle çalışan herkese teşekkür ediyorum" diyen Özel, gözyaşlarına hakim olamadı.

Bugün seçmenin tarihi bir karar verdiğini dile getiren Özel, "Biz milletimizin verdiği bu kararı bir kutsal emanet olarak alıyor ve başımızın üzerine koyuyoruz" ifadelerini kullandı.

Özel'in açıklamasına göre, CHP'nin önde olduğu iller şöyle:

"Şu anda bizdeki verilere ve tüm kaynaklardan desteklenen verilere göre Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Eskişehir, Mersin, Muğla, Tekirdağ, İzmir ve İstanbul'u yeniden kazandık. Balıkesir, Bursa, Manisa ve Denizli büyükşehirlerini kazandık."

Özel'in açıklamasında öne çıkanlar şöyle:

“Ekranları başında bizleri izleyen, dikkatle takip eden herkese iyi akşamlar diliyorum. Bugün 81 ilimizde sandık başına giderek, oyları ile demokrasimize sahip çıkan tüm vatandaşlarımıza parti tercihlerine bakmasızın yürekten teşekkür ediyorum. 206 bin seçim sandığında tüm partilerden görev alan sandık kurulu üyelerine, müşaitlerine, gönüllülere şükranlarımı sunuyorum. Adaylardan önce aday adaylarımıza, aday gösterilmedikleri halde partisini terk etmeyen, adaya adaydan çok çalışarak destek veren, var gücüyle bu partinin bayrağı dalgalansın diye emek veren aday adaylarına, kazansınlar kaybetsinler büyük bir mücadele veren tüm adaylarımıza, aday olmak, ismi bilinmek, kampanya yapmak çok önemli ama bu örgütün isimsiz kahramanlarına, sabah erkenden kalkıp parti binasını açanlara, birazdan gelirler diye çayı koyanlara, direklere bayrak asanlara, broşür dağıtanlara, kapı çalanlara, hepsine bütün parti emekçilerine, baba evinin bekçilerine, çorbasını kaynatanlara, bacı tütsün diye odun çekip taşıyanlara, CHP örgütüne teşekkür ediyorum.

Bugün seçmenlerimiz çok önemli bir karar verdiler. Seçim sonuçları göstermiştir ki bugün seçmen Türkiye’de yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi. Bugün seçmen 22 yıllık Türkiye fotoğrafını değiştirmeye, ülkemizde yeni bir siyasi iklime kapı aralamaya karar verdi. Bugün seçmen Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde iktidarın orantısız gücünü yerelden dengelemeye karar verdi. CHP ve milletimizle kurduğumuz Türkiye ittifakı bu seçimlerde tarihi bir sonuç elde etmiştir. Milletimiz sadece yerel yöneticilerin kim olacağına karar vermemiş, ülkemizin ve belediyelerin nasıl yönetilmesi gerektiğine, nasıl yönetilmemesi gerektiğine dair de önemli bir karar ve mesaj vermiştir. Milletimiz ekmeğini küçültenlere, huzurunu bozanlara, demokrasiyi ezenlere, hukuk devletini çökertenlere açık bir mesaj vermiştir. Yok sayılanlar bugün ülkeyi yönetenlere açık bir mesaj vermiştir. Bu mesaj benim okumamla, bizlerin okumasıyla şu şekildedir. Biz ülkemizin bir hukuk devleti olarak kalmasını, kaybedilen hukuk devleti vasfının geri gelmesini istiyoruz. Biz ülkemizde ayrımcılığa karşı çıkıyoruz. Biz bütün renklerimizle Türkiye Cumhuriyetiyiz. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. 31 Mart öncesi yaşananlar ne kadar çiğ, ne kadar haksız, ne kadar adaletsiz, ne kadar ötekileştirici olursa olsun biz Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları olarak birlik ve beraberlik istiyoruz. Birileri öyle söylüyor diye kimseyi milli, birileri öyle göstermeye çalışıyor diye de kimseyi de gayri milli görmüyoruz. Biz milletimizin verdiği bu mesajı bir kutsal emanet olarak alıyor. Tüm CHP’liler başımızın üzerine koyuyor.

Ülkemizin gelecek yıllardan hakkı, hukuku, adaleti tanımayan siyasete bundan sonra geçir vermeyeceğini bugün gördük. Bilinmesini isterim ki bu galibiyetin bir kaybedeni yoktur. Bizim başarımız kimsenin hezimeti olmayacaktır, kimsenin hezimeti değildir. Bugün hangi partiye oy vermiş olursa olsun kimsenin kaybetmiş hissetmesini istemiyoruz. Halkımız iyi hizmeti ödüllendirmiş, kötü hizmeti ve kötü niyeti cezalandırmıştır. Burada örgütümüzden sonra bir özel teşekkürü CHP’nin 2019 yılında AKP’den aldığı İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, Antalya belediye başkanlarımıza özel olarak teşekkür etmek isterim. Olmazsa olmazdı, onlar iyi kriz yönetiminin, merkezi yönetimin desteği olmasa da kösteği de olsa ve hatta belediye meclis çoğunlukları olmasa bile mazeret üretmeden iyi icraatın ve CHP iyi belediyecilik yapar, CHP temiz ve dürüst yönetim algısının yerleşmesine yaptıkları katkıyla bugünkü zaferin baş mimarlarıdır. Ayrıca zaten elimizde olup ve geçen seçimde de kaybetmediğimiz belediye başkanlarımız. En zor günlerde sancağı ellerinde taşıdıkları için, hiçbir zaman yere indirtmedikleri için ayrıca bir övgü ve taktiri hak ediyorlar. Bu belediye başkanlarımızın dışında, biz büyükşehirleri CHP’li belediyeler gibi yönetiriz iddiasını ortaya koyan, o cesareti ve o özgüveni gösteren bütün adaylarımıza, il ve ilçe adaylarımıza, belde belediye başkan adaylarımıza da ayrıca teşekkür etmeyi bir borç biliyorum.

Şehirlerimiz emin ellere teslim edilmiş, halkımızın yaşam alanlarını bir 5 yıl daha halk için yönetecek belediye başkanları seçilmiştir. Seçmenlerimizin partimizin yaşadığı değişimi onayladıklarını, desteklediklerini, yüreklendirdiklerini, kendi şehirleri ve Türkiye için de istediklerini ifade etmek gerekiyor.

Geçen mayıs ayında yaşadığımız büyük üzüntüden sonra seçmenimizde ortaya çıkan büyük duygusal kopuşa, CHP’nin kurultayı, o kurultayda genel başkanı ve yönetimi seçimle değişebilen bir partinin Türkiye’de var olduğunu gösteren, başta Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na ve CHP’nin kimi desteklemiş olurlarsa olsun bütün delegelerine hepimiz çok şey borçluyuz. Bu seçimin kaybedeni olmadığı gibi bu seçim sonuçlarının seçimi kaybetmiş olmalarına rağmen iktidar partisine de önemli katkılar yapacağını, bir özeleştiri imkanı sunacağını, dünyadaki Türkiye algısının burada kamu yayıncılığını terk eden TRT’ye rağmen, bir partinin ajansına dönüştürülmeye çalışılan Anadolu Ajansına rağmen, bütün dünyaya Türkiye’de halen demokratik yollarla iktidarların değişebilmek ihtimalini ortaya koyması açısından Türkiye’ye ve hatta Türkiye ekonomisine yapılan önemli bir katkıdır.

Seçimde bizim başarı elde etmiş olmamız, bu seçimin hakkaniyetli bir seçim olduğunu ispatlamaz. Zira doğu ve güneydoğu illerinde taşınan seçmenlerle bir yerel seçim sonucunun değiştirilmeye çalışılması, daha önce o seçmenlerin seçtiği belediyelere kayyum atanması kadar kötü bir girişimdir. Kesinlikle doğru bulmadığımız, o şehirde hiç yaşamamış, belki o şehirde yaşamayacak kişilerin, orada oy kullanmaya zorlanmasının ve böyle bir demokrasi ayıbına alet edilmeye çalışılmasının bütün yükümlülüğü partiyi devletin, devleti partinin sanan anlayışa aittir.

Cep telefonlarımızda hepimizin onlarca ve yüzlerce zorla orada oy kullanmaya yönlendirilen silahlı kuvvetler personelinin yakınmaları vardır. Silahlı kuvvetler personeli bireysel olarak bu ayıptan sorumlu değildirler. Ancak Türkiye Cumhuriyeti devletinin yasal ve Anayasal düzenlemelerle bir şehirde oy kullanmak için o şehirde yaşamak ve o şehirde yaşayacak olmanın teminat altına alınması zorunluluğunu da görüyoruz. Silahlı kuvvetlerin bir kısım personelinin bu işe alet edilmesine, bu işte kullanılmaya çalışılmasına, hangi, kim emir ve talimat verdiyse, bu ülkenin toplumsal barışına çok büyük bir kötülük yapmıştır. Affedilir tarafı yoktur. Kampanya boyunca CHP olarak seçmenin gündemi ile kurduğumuz bağın emeklilerden, gençlerden ve toplumda yok sayıldığını hisseden atanmayan öğretmenlerden, staj mağdurlarına, sesini duyurmak isteyen toplumun tüm kesimlerine kadar kurulan bu ilişkinin karşılık gördüğünü hep birlikte müşade ediyoruz.

Bugün elde ettiğimiz başarının en önemli mesajı şudur. CHP artık başının üzerindeki görülmez yüzde 25’lik tavanı söz verdiğimiz gibi kırmıştır, tuzla buz etmiştir. TRT’nin bize yaptığı onca haksızlığa, adaletsizliğe karşın onlara bir sürprizimiz var demiştim. Onlara sürprizim 1977’den beri ilk kez TRT ekranlarında CHP’nin şu anda birinci parti olmasıdır. Bu seçimlerde hiçbir siyasi parti ile ittifak kurulmadığı halde, CHP’nin gücü ve seçmenin vicdanının sandıkta kurduğu Türkiye ittifakı 2019 başarısın daha da büyütmüştür. Bu sonuçları bizleri rehavete sevk edecek bir galibiyet olarak asla değil seçmenin bize açtığı bir kredi olarak gördüğümüzü ifade etmek isterim. Tüm seçmen gruplarından gelen Türkiye siyasetinin akışını esastan değiştiren bu desteğin partimize büyük bir sorumluluk yüklediğinin farkındayız. CHP artık tüm demokratların partisidir. CHP sosyal demokratların partisidir ama aynı zamanda milliyetçi demokratların, muhafazakar demokratların, Kürt demokratların aynı anda birlikte oy verebildikleri partidir. Bunu bu seçmenleri CHP’li yaptık olarak okumuyoruz. Bu seçmenlerin bize verdikleri bir kredi, bize verdikleri bir görev olarak adlediyoruz, bu emaneti alıyor ve başımızın üstüne koyuyoruz. Yeni seçmen kitlelerimizle bundan sonra kurulan yakın teması sürdürecek, bizden beklentilerinin detaylarına kadar dinleyecek, detaylarına kadar ineceğiz

Bu seçimlerde ilk kez CHP’ye oy veren seçmenimiz emin olsunlar ki bu verdikleri destekten dolayı hiçbir zaman pişman olmayacaklar, hiçbir zaman mahcubiyet duymayacaklar. Bu sonuçlar bizi kibirlendirmeyecek, bugüne kadar taşıdığımızdan daha büyük bir sorumluluk altında olduğumuzu hissettirecek, asla böbürlenmeyeceğiz, aldığımız yükü sorumlulukla taşıyacağız. Siyasi rakiplerimizi dahi daha önce yıllardır yaptıkları alaycı zafer konuşmalarından mahrum tutacağız. Çünkü ben çocukken duyduğum bir hikayenin bütün siyaset hayatımda bana rehber olmasını hep diledim, hep istedim, hep dikkat ettim. Beşiktaş maçı kazanmıştır. Soyunma odasında büyük kıyamet kopmaktadır. Kapı açıldığında Süleyman Seba’nın koşup onlara sarılacağını düşünen bütün oyuncular, o büyük futbol adamının tarihi dersini almak üzere orada oldulkarını birazdan öğreneceklerdir. Süleyman Seba onlara şunu demiştir.

Siz kazandınız. Ama yan odada sizin sevinciniz kadar büyük bir üzüntüyü yaşayan rakipleriniz var. Centilmenliğe bu sığmaz. Ben bütün CHP’lilerden, köylerde davul çalmaktan tutun, havai fişek atmaya, gürültü yapmaya, gürültülü konvoylarla diğer siyasi partilerin adayların evinin önünden geçmesine, bugüne kadar bize ne yapıldıysa tamamını unutmalarını, sevinçlerini mümkün olan en sessiz şekilde yaşamalarını ve özellikle silahlardan, patlayıcılardan, havai fişeklerden uzak durmalarını partini Genel Başkanı olarak özel rica ediyorum. Bu seçim gelecekte kazanacağımız daha büyük zaferlerin bir ilk adımıdır. Bugün bize bakanlar, kibiri değil tevazuyu, böbürlenmeyi değil başarıyı bölüşebilmenin erdemini hissetmelidirler." (HABER MERKEZİ)