Özgür Özel'in Tutum Belgesi'nde Kürtler ve Yeşil Sol Parti için ne deniyor?

Özgür Özel'in Tutum Belgesi'nde Kürtler ve Yeşil Sol Parti için ne deniyor?
CHP Genel Başkanlığı'na resmen aday olan Özgür Özel'in Kurultay öncesinde açıkladığı Tutum Belgesi'nde, Kürt sorununun "bütüncül" çözümü için bir yol haritası yer alıyor. Belgede, tüm partilerin temsil edildiği 'Toplumsal Mutabakat Komisyonu' öneriliyor.

Artı Gerçek - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanlığı'na adaylığını ilan eden Özgür Özel'in Tutum Belgesi'nde, Kürt sorununun çözümü için Meclis'te temsil edilen tüm siyasi partilerin katılımıyla bir Toplumsal Mutabakat Komisyonu önerilmesi dikkat çekti.

'DAHA FAZLA KONUŞMALIYIZ'

Belgede, "bütüncül bir yaklaşım" ve "çağdaş demokratik değerler" temelinde bir çözüm çağrısı yapıldı; "Sessizliği değil daha fazla konuşmayı, dikte etmeyi değil tartışmayı esas alan bir perspektifle hareket etme gerekliliği açıktır" denildi.

'KAYYIM UYGULAMALARINA KARŞI SERT TAVIR TAKINACAĞIZ'

İktidarın seçilmiş belediye başkanlarını görevden alma uygulamasının da eleştirildiği belgede, "Halk iradesini hiçe sayan, yurttaşların bir kısmının yerel yöneticileri belirleme hakkını elinden alan kayyum uygulamalarına karşı en net ve sert tavrı takınacağız" denilerek şu ifadeler kullanıldı:

'ULUSAL YOL HARİTASI'

"Silahlı çatışma ve terörün sonlandırılması dâhil olmak üzere Kürt meselesinin tüm yönleriyle çözümü konusunda kapsamlı bir ulusal yol haritası TBMM bünyesinde temsil edilen tüm siyasi partilerin katılımıyla kurulacak Toplumsal Mutabakat Komisyonu’nda oluşturulmalıdır. "

'TEMELDE BİR DEMOKRASİ MESELESİ OLARAK GÖRÜYORUZ'

Tutum belgesinin ilgili bölümü şöyle:

"Yeni yüzyılımızda çözmemiz gereken temel sorunlarımızdan biri, temelde bir demokrasi meselesi olarak gördüğümüz, birbirinden farklı veçheleri bulunan Kürt sorunudur. Bu sorunun bütüncül bir yaklaşım gerektiren çözümü en başta ülkemiz için hedeflediğimiz çağdaş demokratik değerlerde barınmaktadır. Sessizliği değil daha fazla konuşmayı, dikte etmeyi değil tartışmayı esas alan bir perspektifle hareket etme gerekliliği açıktır. Halk iradesini hiçe sayan, yurttaşların bir kısmının yerel yöneticileri belirleme hakkını elinden alan kayyum uygulamalarına karşı en net ve sert tavrı takınacağız.

'ACILARI İSTİSMAR EDEN BİR ZİHNİYETE KARŞI MUTABAKAT'

Ülkemiz 1980’li yıllardan beri Kürt meselesiyle silahlı terör sorunu kıskacında ağır bedeller ödemektedir. Ülkemizde şehit cenazesinin gitmediği, ateşin düşmediği coğrafya kalmamıştır. Hedefimiz çocuklarını kaybetmiş ailelerimizin acılarını istismar eden zihniyete karşı o acıları dindirmek, bir ailenin dahi evine ateşin düşmeyeceği iklimi yaratmaktır. Bunun yolu da ülkemizi bu terör ikliminden sonsuza dek çıkarmak üzere bir toplumsal ve siyasal mutabakat sağlamaktır.

SİYASAL VE HAK TEMELLİ YAKLAŞIM ÇAĞRISI

Bu sorunun bütüncül çözümü siyasal ve hak temelli yaklaşımların yanı sıra bölgelerarası ekonomik eşitsizliğin giderilmesini gözeten kamu ve özel yatırım planlarını da içermektedir.

'ÇÖZÜM İRADESİ MECLİS'TE'

Böylesine bütüncül bir çerçeve ihtiyacı gözetildiğinde, açıktır ki Türkiye Büyük Millet Meclisi, Kürt sorununun çözüm iradesinin ortaya çıkarılacağı en yüce mercidir. Silahlı çatışma ve terörün sonlandırılması dâhil olmak üzere Kürt meselesinin tüm yönleriyle çözümü konusunda kapsamlı bir ulusal yol haritası TBMM bünyesinde temsil edilen tüm siyasi partilerin katılımıyla kurulacak Toplumsal Mutabakat Komisyonu’nda oluşturulmalıdır." (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar