Sırrı Sürreyya Önder’den Erdoğan’a: Gerginlik istemiyorsan ifade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldır

Yeşil sol Parti adayı Önder, Erdoğan’ın muhalefet karşı sert hitabını eleştirdi. Önder, ‘Keşke siyasi rekabetin tatlı şeyleri olsa. Bunun yolu çok basit. Gerginlik istemiyorsan ifade özgürlüğünün önündeki engelleri yüzde 10'unu kaldırmak' dedi.

Sırrı Sürreyya Önder’den Erdoğan’a: Gerginlik istemiyorsan ifade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldır

Artı Gerçek - Yeşil Sol Parti İstanbul milletvekili adayı Sırrı Sürreyya Önder, Artı TV’de yayınlanan Gündeme Özel programına katıldı. Önder, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Siyasetin özünde var olan tatlı rekabetin siyasi husumete dönüştürülmesine lütfen fırsat vermeyelim” sözlerinin ardından dün gerçekleşen İstanbul mitinginde muhalefete karşı sert tavrına dair konuştu.

Önder, “Keşke siyasi rekabetin tatlı şeyleri olsa. Bunun yolu çok basit. Böyle bir gerginlik istemiyorsan bu anlamda atılacak ilk adım ifade özgürlüğünün önündeki engelleri yüzde 10'unu kaldırmak” dedi.

‘TEK BİR SABİTE ÜZERİNDEN BÜTÜN BU AKIŞIN ÇEVRİLEBİLECEĞİNİ ZANNEDİYORLAR’

“Birden fazla Erdoğan olduğunu düşünmüyorum” diyen Önder, şunları söyledi:

“Ama birden fazla akıldaneleri olduğunu ve bunların kendi içinde bir ön alma yarışında olduklarını kestirmek güç değil. Muhtemelen şunu söylüyorlardır ‘efendim işte anketler baş aşağı gidiyor’ peki ne yapalım? Acaba bu söyleme değiştirsek mi? biraz fazla mı sert oldu?

Tek bir sabite üzerinden bütün bu akışın çevrilebileceğini zannediyorlar. Diğer bütün o tabloyu bir oluşturan diğer bütün parçaları yok sayıyorlar.

Böyle bir söyleme iki üç gün tahammüller diyorlar. Bakıyorlar gidiyor gitmekte olan. Hani bazen bu çuvalın boşalması gibidir. Bir müddet sonra o basınçla yırtık daha da genişler, daha fazla gider. 'Dur ben biraz daha bildiğim ezbere döneyim' bu gel gitler ondan.”

‘TATLI REKABET DİYORSAN KALDIR BU İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNÜNDEKİ UYGULAMALARI’

İktidarın tutumunu eleştiren Önder, konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Keşke siyasi rekabetin tatlı şeyleri olsa. Bunun yolu çok basit. Böyle bir gerginlik istemiyorsan bu anlamda atılacak ilk adım ifade özgürlüğünün önündeki engelleri yüzde 10'unu kaldırmak. Yani vazgeçtim ifade özgürlüğü önündeki engelleri kaldırmak gibi böyle hacimli bir cümle kurmaktan. Yüzde 10'unu kadırmak. 18 yaşından büyük çocukları bir Facebook paylaşımından dolayı karakola çekmemek mesela. Yüzde 10'dan kastım bu.

Bu çocuğa düşman olmadan değil, bu topluma korku salmak için. Geri kalanı aman buna yaptılarsa bana kim bilir ne yaparların en hesaplanmış biçimidir. Tatlı rekabet diyorsan kaldır bu ifade özgürlüğü önündeki uygulamaları. Engelde yok.

‘SEN KENDİNİ KARAKOLDA AŞINDAN İŞİNDEN EDİNMİŞ OLARAK BULABİLİYORSUN’

Normalde kanunu ihlal ediyorlar. Çünkü kanun özü, ruhuyla birlikte dikkate alındığında işte anayasa üst bir metin 'herkes düşüncülerini özgürce ifade eder' diyor. Terörle mücadele yasasının bir yerine bir şey tıkıştırıyor. Öbürünün bir yanına iletişim araçlarının kullanımıyla ilgili bir şey iliştiriyor. Sen kendini karakolda aşından işinden edinmiş olarak bulabiliyorsun. Burada bir tutarlılık aranacaksa ya da bu niyete bir kıymet biçilecekse bu niyetin bu iradenin böyle küçük bir adımla beslenmesi gerekir.

NE OLMUŞTU?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi günü (6 Mayıs), sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, “Siyasetin özünde var olan tatlı rekabetin siyasi husumete dönüştürülmesine lütfen fırsat vermeyelim” demişti.

Erdoğan, dünkü AKP'nin Atatürk Havalimanı'ndaki 'büyük İstanbul mitingi'nde yaptığı konuşmada ise, Gezi Parkı eylemlerinde müezzin Fuat Yıldırım'ın defalarca yalanladığı "Camide bira içtiler" sözlerini tekrarlamıştı. Erdoğan, "Bunlar Dolmabahçe’de camiye bira şişeleriyle girdiler mi? Bay bay Kemal istediğin kadar fıçı dolusu iç, hiçbir şey seni iflah etmez. Benim milletim ayyaşa, sarhoşa meydanı bırakmaz" ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan, miting sırasında Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu hakkında sert sözler söylemişti.(HABER MERKEZİ)