TİHEK, Cumartesi Anneleri'nin 'işkence' başvurusunu reddetti

TİHEK, Cumartesi Anneleri'nden Besna Tosun'un ters kelepçe ile gözaltına alınmasını "meşru zor kullanma yetkisi" olarak değerlendirdi. Cumartesi Anneleri'nden yapılan açıklamada "Hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunması açısından ciddi bir tehdit oluşturan bu kararı kabul etmiyoruz" denildi.

TİHEK, Cumartesi Anneleri'nin 'işkence' başvurusunu reddetti

Artı Gerçek - Cumartesi Anneleri, Besna Tosun'un gözaltına alınırken uygulanan şiddet nedeniyle Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurduklarını ancak kurumun başvurularını kabul etmediğini hatırlattı. Açıklamada "Hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunması açısından ciddi bir tehdit oluşturan bu kararı kabul etmiyoruz" ifadesi yer aldı.

Kayıp yakını Besna Tosun, Cumartesi Annelerinin/İnsanlarının 14 Ekim 2023 tarihinde gerçekleşen 968. Hafta Buluşması’na polis saldırısında gözaltına alındı.

Tosun, gözaltına alınırken işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığını belirterek TİHEK’e başvuruda bulundu. Ancak TİHEK polisin müdahalesini "meşru zor kullanma yetkisi” çerçevesinde “orantılı güç kullanımı” olarak değerlendirdi.

TİHEK, “Kötü Muamele Yasağının İhlal Edilmediği” kararını verdi.

'TERS KELEPÇE BİR İŞKENCE YÖNTEMİDİR'

Cumartesi Anneleri'nden yapılan açıklamada karara tepki gösterildi. Açıklamada ters kelepçenin bir işkence yöntemi olduğu vurgulanarak "Bunun inkârı, işkenceyi meşrulaştırdığı gibi, yaygınlaşmasına da neden olacaktır" denildi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

968.haftamızda evladımız Besna Tosun, hiçbir şekilde direnmemesine rağmen altı ters kelepçe takılarak gözaltına alındı. Bu nedenle, kuruluş amacı insan haklarını korumak ve geliştirmek, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek ve ulusal önleme mekanizması görevini yerine getirmek olan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurduk.

Besna Tosun’un işkenceye maruz kaldığı tıbbi raporlar, tanık beyanları ve kamera görüntüleriyle sabitken, TİHEK "işkence yok" dedi. Üstelik, Besna’nın polise fiziksel olarak direnmese de mimik ve sözle direndiği gibi akıl almaz bir gerekçe öne sürdü.

Hukukun ve vicdanın kabul edemeyeceği bu kararın sahiplerine sesleniyoruz:
Savaş hali dâhil hiçbir istisnai durum, işkencenin uygulanması için gerekçe olamaz. Ters kelepçe uygulaması, fiziksel ve ruhsal sağlık üzerinde ağır etkiler bırakan bir işkence yöntemidir. Bunun inkârı, işkenceyi meşrulaştırdığı gibi, yaygınlaşmasına da neden olacaktır. Hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunması açısından ciddi bir tehdit oluşturan bu kararı kabul etmiyoruz.

TİHEK’in kuruluş amacına uygun bir kurum olmadığına tanıklığımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.

(HABER MERKEZİ)