Yeşil Sol Parti İstanbul adayı Özgül Saki: Hayalimde Latin Amerika ve Ortadoğu kadın hareketlerini bir araya getirmek var

Yeşil Sol Parti İstanbul adayı Özgül Saki: Hayalimde Latin Amerika ve Ortadoğu kadın hareketlerini bir araya getirmek var
Yeşil Sol Parti’nin İstanbul adayı Özgül Saki, AKP’nin nefret politikalarına karşı güçlü bir hat örmek gerektiğini söyledi. Hayalini de “Latin Amerika’daki kadın hareketiyle, Ortadoğu’daki kadın hareketini bir araya getirmek var” sözleriyle dile getirdi.

Esra ÇİFTÇİ


İSTANBUL - Yeşil Sol Parti’nin İstanbul 2. Bölge 2. sıradan milletvekili adayı, kendisini patriyarkal kapitalizme karşı mücadele yürüten sosyalist feminist bir kadın olarak tanımlıyor. Saki yeni bir yolculuğa başladığını, “Sokakla organik bağı koparmadan, meclisi de çok yükseltmeden ama önemseyerek bir politik mücadele içerisine giriyorum” diyerek anlattı.

Bağımsız Feminist mücadele içinden geliyorsunuz. Sizi Yeşil Sol Partiden aday olmaya iten neden neydi?

Feminist mücadelenin, feminist hareketin talepleri var. Yeşil Sol Partinin seçim bildirgesi feminist mücadeleden süzülüp hazırlanmış, yani birilerinin masa başında yazdığı bir seçim bildirgesi değil, bu birinci ayağı. Yeni bir çözüm süreci başlamak zorunda çünkü hala savaş koşullarında yaşıyoruz. Geçmişten de ders çıkartarak, bir çözüm masasının oluşması konusunda ısrarcı olacağımızı düşünüyorum, bu da ikinci ayağı. Üçüncü ayağı ise, AKP’nin faşizan uygulamalarına, kadın düşmanı, LGBTİ+ düşmanı politikalarına, nefret politikalarına karşı güçlü bir hat örmek ve yasal kazanımlarımızı elde etmek için kendime yakın gördüğüm Yeşil Sol Parti’den aday oldum. Yine ekonomik kriz, ekonomik krizin kadınlar üzerindeki etkileri, iklim krizi ve birçok krizler. Liste uzun, ayrı ayrı başlıklar halinde düşünebiliriz. Yine, afet dönemlerinde yeni bir kriz dönemi yaşadık. Bir de göç olgusu var. Göçmen mülteci düşmanlığından tacizle, tecavüzle kadınlar nasibini alıyor. Bugüne değin sahada yaptığım mücadelenin sözünü meclise taşıyıp yaygınlaşmasını sağlamak istiyorum. Mecliste yalnız olmadığımı da bilmenin güveni ile söylüyorum bunları.

ozgulsaki.jpg

'LATİN AMERİKA SOSYALİST HAREKET AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP'

Latin Amerika’da kaldınız. Nasıl bir deneyim yaşadınız?

Biliyorsunuz Latin Amerika sosyalist hareket açısından çok önemli bir yere sahip. Kolombiya’da da bir süre kaldım. Orada kadınların barış süreci deneyimlerini aktarmaları beni çok etkiledi. Başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanan biri olarak, Kolombiya’da kaldığım sürece gerçekten başka bir dünyanın mümkün olabileceğini gördüm. Latin Amerika’daki sosyalist hareketler daima Türkiye’deki sosyalist hareketin gündeminde olmuştur. Türkiye’deki sosyalist hareketlerle çok benzerliklerini gördüm. Kadın hareketi, feminist hareket açısından da çok benzerlikler var, tabi farklılıklar da var ama benzerlikler çok. Bir de şaşırtıcı olan onlar da bizi takip ediyor, burada olanı biteni, Ortadoğu’yu, Kürt hareketini takip ediyorlar.

'KADINLAR MODERN KÖLE GİBİ ÇALIŞTIRILMAYA İTİRAZ EDİYOR'

Kadınların emek mücadelesinde yeri nedir?

İşçi sınıfı i homojen bir yapı değil. İçinde göçmenler var, kadınlar var, LGBTİ+’lar var. Kadınlar modern köle gibi çalıştırılmaya elbette itiraz ediyor. Talepler farklılaşmaya başladı. Patronların, ustabaşıların tacizlerine karşı kadınların dayanışması daha da arttı. Kadınlar sadece mağdur değiller, öfkeliler de ve bir o kadar da güçlüler.

'BU İKTİDAR GİDECEK'

Hayalleriniz neler?

Benim hayalimde Latin Amerika’daki kadın hareketiyle, Ortadoğu’daki kadın hareketini bir araya getirmek var. İstanbul’da buluşturmak ne güzel olur mesela. Birlikte mücadele deneyimlerini aktarmak var. Ortadoğu ve Latin Amerika’daki faşizan yönetimlere karşı uzun süredir mücadele yürüten feminist bir hareket var. Seçimlerden sonra bu iktidar gidecek, ben bundan hiç kuşku duymuyorum. Tabi asıl işimiz o zaman başlayacak. Yeni bir yolculuk başlıyor. Sokakla organik bağı koparmadan, meclisi de çok yükseltmeden ama önemseyerek bir politik mücadele içerisine giriyorum. Umarım alnımın akıyla çıkarım.

ÖZGÜL SAKİ KİMDİR?

1967 yılında Çaycuma-Zonguldak’ta doğdu. 1985-1990 yılları arasında ODTÜ’de fizik okurken öğrenci hareketi içinde yer aldı. Mezun olduktan sonra kamu emekçisi bir öğretmen olarak Eğit-Sen ve Eğitim-Sen’de sınıf mücadelesinin parçası oldu. 90’ların başından itibaren Kurtuluş geleneğiyle ve geleneğin dahil olduğu yasal birlik partileriyle örgütlü sosyalizm mücadelesi içinde bulundu. 2017’de Latin Amerika’ya giderek Zapatistalarla yaşadı, mücadelelerine ve yaşam deneyimlerine tanıklık etti. Yaklaşık 1,5 yıl Chiapas, Kolombiya ve Brezilya’daki otonom bölgelerde yaşadı. 2010 yılından itibaren Sosyalist Feminist Kolektif’te yer aldı. Bu yıllarda felsefe bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Feministlerin uzun zamandır yürüttüğü erkek şiddetine karşı dava takiplerinde aktif yer aldı. Uzun yıllardır bağımsız feminist olarak 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü örgütlenmelerinde yer almaya ve LGBTİ+ hareketiyle dayanışma eylemlerine katılmaya devam ediyor.

Öne Çıkanlar