Dr. Ekrem Karakaya Diyarbakır’da anıldı: ‘Sağlıkta Dönüşüm’ politikaları, şiddetin kapılarını sonuna kadar açtı

DİYARBAKIR - Konya Şehir Hastanesi'nde görev yapan Kardiyoloji Uzman Doktor Ekrem Karakaya'nın 6 Temmuz 2022 tarihinde öldürülmesinin yıl dönümünde Amed Sağlık Platformu, Diyarbakır Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi önünde açıklama yaptı.

'SİYASİLER TARAFINDAN HEDEF GÖSTERİLİYORUZ'

Amed Sağlık Platformu adına açıklamayı okuyan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, son yıllarda sağlıkta şiddetin gözle görülür şekilde arttığını söyledi. Sağlıkta şiddetin bir rutin haline geldiğine işaret eden Turan, "Toplumsal şiddetteki artış ve ayrışma sağlık kurumlarına da yansıdı. Sağlık sistemindeki değişiklikler, hekim-hasta ilişkilerinde yaşanan dönüşüm ve elbette sağlık çalışanlarının siyasiler tarafından her fırsatta hedef gösterilmesi de şiddetin artmasına neden oluyor” dedi.

'SAĞLIKTA ŞİDDET GÜÇLÜ BİR POLİTİK İRADEYLE ÖNLENEBİLİR'

“Sağlıkta Dönüşüm” programının hastalarla sağlık çalışanları karşı karşıya getirdiğini hatırlatan Turan, sağlık kurumlarında idarenin baskısı ve performansa dayalı ek ödeme sistemi gibi uygulamaların sağlığın ticarileşmesine neden olduğunu söyledi. Bu politikaların sağlıkta şiddetin kapılarını sonuna kadar açtığını söyleyen Turan, “Sağlık kurumlarını cehenneme çeviren bu sağlık sistemini değiştirmeden sağlıkta şiddetin azalmayacağını çok iyi biliyoruz. Sağlıkta şiddeti önlemek her şeyden önce güçlü bir politik irade gerektirir. Sürekli günü kurtarmaya çalışan eylem ve söylemlerinden anlaşıldığı üzere kamu otoritesinin sağlıkta şiddeti önleme konusunda böyle bir iradeyi gösteremeyeceği anlaşılmaktadır” diye konuştu.

'VERİLER KAMUOYU İLE PAYLAŞILMIYOR'

Sağlık emek ve meslek örgütleri olarak her yıl sağlıkta yaşanan şiddete dikkat çektiklerini hatırlatan Turan, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: “Son 15 yıldır eylemlerle ve taleplerimizle sağlıkta şiddeti bitirebilmek için yoğun derecede mücadele ettik. Yasa teklifleri oluşturduk. Ancak ne yazık ki bakanlık ve kamu otoritesi gerekli düzenlemeleri yapmadı. Ancak birimiz hayatını kaybettikten sonra sağlıkta şiddetle ilgili zayıf düzenlemeler yapmakla yetindi. Beyaz kod verilerini dahi kamuoyu ile paylaşmayı reddeden anlayış için maalesef sağlığın ticarileşmesi bizlerin yaşamı da dahil her şeyden daha büyük bir önem arz ediyor.

'SAĞLIK KURUMLARININ GÜVENLİĞİNDEN KAMU OTORİTESİ SORUMLUDUR'

Hayatımızı kaybetmemize kadar giden ve gündelik yaşamımızın bir parçası haline gelen şiddeti uygulayanları ve buna kayıtsız kalanları asla affetmiyoruz. Her geçen gün bizler için daha tehlikeli hale gelen sağlık kurumlarının güvenliğinden kamu otoritesi sorumludur. Güvenli çalışma ortamlarında, insanca çalışma koşullarında yaşamak ve yaşatmak istiyoruz."