Adana’nın son kalaycı ustaları çırak bulamıyor

Adana’da son iki kalaycı ustası kaldı. Mesleğin son temsilcileri Hulusi Deveci ve Orhan Adanalı çırak bulamamaktan şikayetçi.

ADANA - Kalaycılık giderek yok oluyor. Eskiden onlarca kalaycının çalıştığı Adana Tarihi Kazancılar Çarşısı’nda yalnızca iki usta kaldı. Hulusi Deveci ve Orhan Adanalı mesleğin son temsilcileri. Ustalar, sadece Adana'dan değil, Osmaniye, Mersin’den de iş alıyor. İki usta da çırak bulamamaktan şikayetçi. Deveci ve Adanalı, gelen çırakların da kısa sürede işi bıraktığını belirtiyor.

'GENÇLER KALAYCILIĞI TERCİH ETMİYOR'

68 yaşındaki Hulusi Deveci, 55 yıldır kalaycılık yapıyor. Dedelerinin mesleği olan kalaycılığın dördüncü kuşak temsilcisi olduğunu söyleyen Deveci, "55 yıldır bu işi yapıyorum. Şimdiki gençler temiz giyinmeye hevesli olduklarından ve burada kirleneceklerinden dolayı kalaycılık mesleğini tercih etmiyorlar. Çırak yetişmiyor. Eskiden çok fazla insan bu işten ekmek yiyordu" dedi.

kapaklar-12.jpg
Hulusi Deveci

'KURŞUN DEĞDİ Mİ BAKIR KAP ÖLÜR'

Mesleğin inceliklerini anlatan Deveci, "Adana’nın kalayı Türkiye’de bir numara. Adana dışından kalay yapmak için kente gelenler oluyor. Köy köy, sokak sokak gezip kalay yaptıklarını söylüyorlar. Ucuz fiyat verdikleri için herkes bunlara yaptırıyor. Ancak bu kişiler kalay yapmıyor. Kurşun ve sigara külünü kullanarak değerli ürünleri parlatıyorlar. Ancak tamamen zararlı. Kurşun değdi mi bakır kap ölür. Sigara izmariti ile çalı ile çırpı ile kalaycılık olmaz. Adana’nın bütün işleri buradan geçiyor. Adana’nın yanı sıra Mersin ve Osmaniye’den gelen işleri de yapıyoruz" diye konuştu.

'BAKIR UNUTULDU, KANSER VAKALARI ARTTI'

Bakır kapların daha sağlıklı olduğunu vurgulayan Deveci, "Bundan 40 yıl önce dedim ki teflon ürünlerde yemek yemeyin. Bu ürünler kanserojen dedim. Ama sen kalaycısın, kalay gelsin diye söylüyorsun dediler. Sonradan çıkan hastalıklar ortada. Kanser vakaları arttı" dedi.

'BİZDEN SONRA YETİŞEN KİMSE YOK'

67 yaşındaki kalaycı ustası Orhan Adanalı da 9 yaşından bu yana yani 58 yıldır kalaycılık yapıyor. Kalaycılığın kentteki son temsilcileri olduklarını vurgulayan Adanalı, “Babadan, atadan kalma bir meslek. Ama mesleğimiz yok olmak üzere. Bizden sonra yetişen kimse yok. Burada iki kişi kaldık. Herkes masa başına geçmek istiyor. Bizler de göçüp gittikten sonra bu işi kim yapacak bilmiyorum. Çırak yetişmiyor” diye konuştu.

kapaklar-13.jpg
Orhan Adanalı

'80 DERECE SICAKTA ÇALIŞIYORUZ'

Çıraklık için gelenlerin de kısa sürede işi bıraktığını belirten Adanalı, “Birileri bir yer açsa, öğrencilere bu mesleği öğretse güzel olur. Ama maalesef bu da yok. Sakat halimle geldim eleman yetiştireyim diye ama gelen eleman kaçtı. 80 derece sıcaklığın içerisindeyiz. Zor ama ne yapacaksın işimiz bu. Eskiden köylerden, her taraftan kalay için malzeme getiriyorlardı. Ama artık fazla gelmiyor. bakır tencerede yapılan yemekler daha hızlı pişiyor ve lezzetli oluyor” diye konuştu.

kapaklar-14.jpg
Sibel Güncelen

'BAKIR CEZVEDE İÇTİĞİM KAHVENİN TADI BİR BAŞKA'

Sağlık ve lezzet için bakır kapları tercih ettiğini dile getiren Sibel Güncelen ise, “Bakır daha sağlıklı, yemekler daha güzel pişiyor. Teflonda yapılan sağlıklı değil. Kahve cezvemi getirdim, kalaylatacağım. Fiyatlar normal. Bu cezvede içtiğim kahvenin tadı bile başka. Elektrikli kahve makinesinde yaptığım kahveden tat almıyorum" dedi. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar