Neden en çok Hintli kadınlar intihar ediyor?
Geçtiğimiz günlerde Lancet dergisinde yayınlanan bir istatisllik kaygı verici bir durumu gün ışığına çıkardı. Yapılan araştırmaya göre tam oran yüzde 36,6. Peki dünyadaki tüm kadınlar içinde kendilerini öldürmeleri en muhtemel olanlar neden Hint kadınlar ve bunun arkasındaki nedenler neler? BBC Türkçe bu araştırmadan yola çıkarak bu sorulara cevap aramış. Çalışmalar aslında Hindistan'da intihar eden kadınların oranın son 10 yılda azaldığını ortaya koyuyor ancak oran hala çok yüksek.
Lancet'te yayımlanan çalışmayı yapan ekibin başı Radhika Dandona, "Hindistan intihar eden kadınların sayısını azalttı ama rakamlar yeterince hızlı düşmüyor" diyor. Bu azalmayla birlikte Hindistan'da intihar eden kadınların oranı 100 bin kadında 15'e düştü ancak bu oran bile 100 bin kadında 7 olan dünya ortalamasının iki katı. Hint erkeklerin dünya genelindeki intihar oranı yüzde 24.
"İNTİHAR YAŞ ARALIĞI 15-39"
Araştırmada yaklaşan bir 'kamu sağlığı krizi' uyarısı yapılıyor. Çalışmaya göre, intihar eden Hint kadınların yüzde 71,2'si 15 ila 39 yaş grubunda. Bunların büyük bir kısmı ise evli kadınlar. Yapılan çalışmada, evliliğin, aşağıdaki nedenler yüzünden "kadınları intihar eğiliminden uzaklaştırma konusunda daha az bir koruma sağladığı" belirtiliyor: Görücü usulü evlilik ve erken yaşta evlilik, genç yaşta anne olmak, aile içi şiddet, ekonomik bağımlılık, depresyon."
Raki Dandona, BBC'ye yaptığı açıklamada "Bu yaş grubundaki kadınların bizim kültürümüzde bir dizi sorunla karşılaştığı doğru. Aynı zamanda depresyona girme ihtimalleri de daha yüksek ve psikolojik sağlık hizmetlerine yeterli erişimleri yok" dedi.Hindistan'da kadınların tam olarak neden bu kadar çok intihar ettiklerini belirleyecek yeterli araştırma yok.
Ancak intiharları önleme merkezi Sneha'non kurucusu Dr. Lakshmi Vijayakumar, genç kadınlar arasındaki bu eğilimi şöyle açıklamaya çalışıyor; "Yeni evli kadınlar, özellikle de görücü usulüyle evlenenler bir dizi sorunla karşılaşıyor. Bazılarından işten ayrılmaları bile isteniyor. Ancak belirli bir yaştan sonra, ailenin içinde yeni bir sosyal statü ediniyorlar ve daha çok koruma altında hissediyorlar."
Çalışmada ayrıca, Hindistan'ın çeşitli eyaletleri arasında büyük farklar bulundu. En yüksek intihar oranları, ülkenin güneyindeki Tamil Nadu ve Karnataka eyaletlerinde. Bu eyaletler, kadınlara diğerlerine kıyasla daha iyi bir sosyo ekonomik statü sağlamalarıyla tanınıyor.
Ancak, eyaletler arasındaki intihar oranlarında neden bu kadar fark bulunduğuna ve en yüksek oranların daha iyi sosyo ekonomik göstergeleri olan eyaletlerde görüldüğüne dair net bir açıklama yok.
'Daha büyük amaçlar...daha büyük hayal kırıklıkları'
Dr. Lakshmi Vijayakumar "Bir teori, kadınların daha büyük umutlara sahip olmalarıyla birlikte, hayatta daha büyük hayal kırıklıklarıyla karşılaşmaları. ABD'nin ekonomik açıdan ileri eyaletlerinde benzer eğilimler gördük" diyor.
Hindistan dünya nüfusunun yüzde 18'ini oluşturuyor ve neden burada dünyanın geri kalanına kıyasla daha çok kadının kendisini öldürdüğünü anlamak önemli.
Araştırmada, Çin'den alınabilecek dersler olabileceği vurgulanıyor.
NE YAPILABİLİR?
1990'lı yıllarda kadın intiharlarında en büyük oranlar Çin'deydi, ancak 2016 itibariyle yüzde 70 azaltmayı başardılar. Bunun büyük ölçüde, Çin'in kırsal kesimlerindeki kadın intiharlarının hızla azalmasından kaynaklandığı belirtiliyor.
Dr. Lakshmi Viajayakumar "Çin hükümeti, daya iyi istihdam olanakları için kırdan kente yüzde 25'lik bir göç olduğunu söylüyor. Psikolojik sağlık hizmetlerini de geliştirmeyi başardılar. Bangladeş ve Sri Lanka gibi diğer ülkelerdeki kadın intihar oranlarında da azalma var." diyor.
Genç yetişkinler, kaygı verici derecede yüksek düzeylerde kendi yaşamlarına son veriyor.
Dr. Vijayakumar "Ancak, intiharın önlenmesine kamu sağlığı anlamında daha az ilgi gösterildi. Daha önce çoğunlukla 80 yaşının üzerindekilerdi ama şimdi gençler arasında yüksek intihar oranları görülüyor. İntiharların gençleşmesine tanık oluyoruz" diyor. İntiharları önlemek için küresel düzeyde uygulanabilecek bir dizi genel geçerli yöntem var.
İntihar yöntemlerine erişimi kısıtlamak bunlardan biri olabilir.
"İNTİHARIN TASVİRİ"
Örneğin, bazı çalışmalar dünya genelindeki intiharın yüzde 30'unun tarım ilaçlarıyla gerçekleştirildiğini gösteriyor. Dr Vijayakumar 'kolay ulaşılabilir yöntem olan' tarım ilaçlarına erişimin kısıtlanmasına yeterince ilgi gösterilmediğini söylüyor. Ayrıca alkol tüketimi ile intiharlar arasında önemli bir bağlantı olduğunu vurguluyor ve "İntiharların büyük bir kısmı alkollüyken oluyor ve bu odaklanılması gereken bir olgu" diyor.
Kopya intiharları önlemek için intiharın medyadaki tasvirini gözlemlemek de küresel düzeyde uygulanabilecek bir başka strateji. İntihar, Hindistan'daki genç yetişkinlerin başlıca ölüm nedeni ve kadınlar arasındaki intiharlara özellikle ilgi göstermek gerekiyor.
Aşılması gereken bazı zorluklar apaçık ortada. Aile içi şiddeti bildirmek. Kadınları aile içi şiddet ve evlilikteki diğer sorunları bildirmekten caydıran bir sessizlik kültürü var. Toplumun bazı kesimleri kadınların istedikleriyle evlenmesine karşı çıkıyor ve okulda başarılı olunması için de sürekli bir baskı var. Dr. Viajakumar Hindistan'da bir intihar önleme stratejisi geliştirmenin ve "tehlike altındaki bireylere" müdahale etmenin çok önemli olduğunu söylüyor. Rakhi Dandona ise bu sırada psikolojik yardım hizmetlerine erişimi geliştirmenin iyi bir başlangıç noktası olabileceğini vurguluyor. ( YAŞAM HABERLERİ SERVİSİ)
