'Evet' gözüküp 'Hayır' diyecekler var

'Evet' gözüküp 'Hayır' diyecekler var
Bingöl, 2007 ve 2010 referandumunda yüzde 90 oranında rekor düzeyde ‘Evet’ oyu verdi. 15 yıldır AKP’ye yüksek düzeyde destek veren Bingöl, 16 Nisan’da...

Bingöl, 2007 ve 2010 referandumunda yüzde 90 oranında rekor düzeyde ‘Evet’ oyu verdi. 15 yıldır AKP’ye yüksek düzeyde destek veren Bingöl, 16 Nisan’da yapılacak olan referanduma hazırlanıyor. Kentteki kampanya avantajını AKP elinde bulundururken, HDP gözaltı, tutuklama ve bürokrasi kıskacında. HDP, ‘Hayır’  çalışması yapacak seçim aracına ‘korku ‘ve ‘kaygılar’ nedeniyle şoför bulamıyor. Kentteki genel görüş, seçmenin rengini göstermediği yönünde… ‘Evet’ görünüp, ‘Hayır’ diyecek çok fazla kişi olduğu belirtiliyor.

 Bahar KILIÇGEDİK

Referandum’un nabzını tuttuğumuz Bingöl sokaklarında sadece AKP’nin ‘Evet’ yazılı kampanya aracına rastlıyoruz. ‘Hayır’ kampanyası yürüten HDP ve CHP’nin araçları ise ortalıkta gözükmüyor. Şehir merkezinde bulunan HDP binasının olduğu bölgede ise ‘Hayır’ yazılı flamalar asılı.

İlk durağımız siyasi partiler oluyor. HDP’nin referandum çalışmalarının nasıl gittiğini sormak için parti binasında yetkili arıyoruz. HDP ve DBP’nin 4 il eşbaşkanı tutuklu. Hatta son dönemlerde Bingöl’de yapılan operasyonlarda parti çalışanı, partiye yakın kişiler, sendika üyeleri olmak üzere toplam 100 kişi gözaltına alınmış. Bu gözaltılar sonrası 40’a yakın kişi şu anda tutuklu. Yöneticileri ve üyeleri tutuklu olan parti binasında bizi DBP Bingöl İl Eşbaşkanlığını vekaleten yürüten Veysi Kaya karşılıyor.

HALKTA KAYGI VE KORKU VAR

Partilerine yönelik baskıların doruğa çıktığını anlatan Kaya,  operasyonların halkta korku ve kaygıya neden olduğunu ifade ediyor. "Baskılar halkta tedirginlik yaratıyor. ‘Biz bu partiye gidersek gözaltına alınır mıyız, tutuklanır mıyız’ kaygısından dolayı çoğu insan parti binasına gelmeden, dışarıdan destek vermeye çalışıyor" diyor.

KAMPANYA ARACIMIZ SADECE İKİ GÜN ÇALIŞABİLDİ

Referandum çalışmalarının nasıl gittiğini sorduğumuzda "‘Hayır’ kampanyası için iki anons aracımız var. İki gün sokaklara çıkabildi. Aracı kullanması için bir şoför bulduk ancak şoför bir daha gelmedi. Bizi arayarak, anons aracını kullanması durumunda ağabeyinin işten atılır kaygısı ile gelmesine izin vermediğini söyledi" diyerek aslında sağlıklı bir çalışma yürütemediklerini belirtiyor. Hatta daha önce gelen memur kesiminin, parti binalarının yanından bile geçmeye korktuğunu söylüyor.

BÜROKRASİ ENGELİ VAR

Gözaltı ve tutuklamaların yanı sıra referandum çalışmalarında bürokratik engellemelerle boğuştuklarını ifade eden Kaya, parti binası önüne ‘Hayır’ flamalarını asmak için neredeyse 10 kurumu gezmek zorunda kaldıklarını belirtiyor.

AKP’DE ÇATLAK OLABİLİR

Baskı ve engellemelere rağmen referandum çalışmalarına devam ettiklerini anlatan Kaya, izlenimlerini aktardı: "İnsanlar kendilerini açıklamakta zorlanıyorlar. Birebir konuştuklarımız ‘Hayır’ vereceklerini söylüyorlar. Ama kalabalık içinde fikirlerini açıklamaktan çekiniyorlar. Aslında tek adamlık korkusu herkeste hakim. ‘Yapılacak Anayasal değişikler içime sinmiyor. Ama Erdoğan’ı seviyorum bu nedenle  ‘Evet’ oyu kullanacağım’ diyen de var. AKP’li olup referandumda ‘Hayır’ oyu kullanacağını söyleyen de var.

KADINLAR ÇOCUK PARASINDAN DOLAYI DESTEK VERİYOR

Anayasa değişikliği ile ilgilenmeyen, sadece Erdoğan için ‘Evet’  diyen ev kadınları var. Bu kesim açısından durum daha da farklı.  Ekonomik anlamda eşine bağlı olan bu kadınlara, çocuk parası veya bakıcılık parası veriliyor. Belki de ilk defa cüzi de olsa cebine para girmiş oldu. Bu kesim, Erdoğan’ın gitmesi durumunda bu paranın kesileceğini düşünüyor. Bu kaygıdan dolayı ‘Evet’ diyor.

İNSANLAR, EKMEĞİNİ KAYBETMEKTEN KORKUYOR

Kaya, "En büyük korkuyu çalışan kesim yaşıyor. Cezaevinde kalmak, gözaltına alınmaktan değil, işsiz kalıp ekmeklerinden olmaktan korkuyorlar" diyerek insanların oyunu açıklamada kaygı duyduklarını anlatıyor.

Bingöl’de ikinci durağımız CHP. Parti binasında Mustafa Kurban ile bir araya geliyoruz. Eski bir gazeteci olan Mustafa Kurban, Bingöl’de bir dönem belediye başkan yardımcılığı görevini yürütmüş. 18 yıl boyunca CHP Bingöl İl Başkanlığı yapan Kurban, 7 Haziran seçimlerinde İstanbul’da CHP 1. Bölge aday adayıydı.

BİNGÖL MERKEZ SAĞI BİLEREK TERCİH EDİYOR

Bingöl’ün son 15 yıldır AKP’ye ekonomik ve dini nedenlerden ötürü en fazla destek veren illerden biri olduğunu belirten Kurban, sadece AKP’nin değil, geçmiş dönemden bu yana iktidar olan tüm sağ partilerin Bingöl’den destek aldığını hatırlattı. Bunun nedenini şu sözlerle aktardı: "Para kaynaklarını organize eden AKP, din ve aşiret önderleri üzerinden geniş bir tabana ulaşıyor. Bu yapılar üzerinden blok oyları kendine çekerek destek alabiliyor. Bingöl insanı zekidir. Ne yaptığını biliyor. Türkiye'deki kokuyu iyi alıyor, gelişmeleri iyi okuyor. Bir parti güçlüyse, kendisine faydalıysa, iktidarı devam ediyorsa destek veriyor. Ancak destek verdiği partinin zayıfladığını, politikasının değiştiğini görürse çabuk uzaklaşıyor. Son bir buçuk aydır Bingöl’deyim. Referandum kapsamında izlenimlerim bu güne kadar AKP’ye oy vermiş seçmenin üçte ikisi, bu referandumda oy vermeyecek gibi"…

AKP’LİLER ‘EVET’ GÖZÜKÜP ‘HAYIR’ VERECEĞİNİ SÖYLÜYOR

Kurban’a göre AKP tabanında ‘Evet’ gözüküp ‘Hayır’ oyu verecek olan geniş bir kesim var. Kurban, bu tespitini AKP’lilerle birebir yaptığı görüşmelere dayandırıyor. "Samimi olduğumuz AKP’liler, dostça konuştuğumuzda, ‘Biz bu referandumda ‘Evet’ gözüküyoruz ama ‘Hayır’ vereceğiz’ diyorlar. Avrupa ile yaşanan polemik de tepkiye neden oluyor. Bingöllülerin önemli bir kesimi Avrupa’da ve çifte vatandaşlık haklarından yararlanıyorlar. Avrupa ülkeleri ile yaşanan polemikler, Bingöllü gurbetçileri kaygılandırıyor. Tayyip Bey’in duygusal çıkışları artık çok da taraftar bulmuyor."

AKP TABANINI KAYBEDİYOR

Bingöl’de uzun süredir siyasetin içinde olan Kurban, geçmişe oranla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a olan ilginin azaldığı görüşünde… Daha önce Bingöl’de eleştirilemeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın artık rahatlıkla eleştirilebildiğini ifade eden Kurban, "Oy veren insanlar militanlıktan gittikçe nötür bir duruma doğru kaydı. Politikadaki değişiklik, söylemlerin değişmesi seçmeni etkiliyor. Şu anda AKP çevresinde olan çok sayıda kesim ihtiyatlı bakıyorlar olaya. ‘Her an gidebilir… İşte mitingine gidelim. Çayını içelim, toplantısında görünelim, açıkta hayır demeyelim, sandıkta hayır diyelim’ diyenler var. AKP seçmenine, Türkiye tek adam yönetimine bir diktatörlüğe gittiğini söylüyoruz. Siz milli şef dönemi üzerinden bizi eleştiriyorsunuz. Peki kardeşim 70 sene önce eleştirdiğin bir şeye niye dönüyorsunuz dediğimizde, ‘Evet’ haklısınız’ diyorlar. Buna karşı olduklarını ifade ediyorlar" diyerek AKP tabanındaki rahatsızlığı dile getiriyor.

MHP’LİLERDE ‘EVET’ RAHATSIZLIĞI

MHP, referandumda AKP ile birlikte ‘Evet’ kampanyası yürütüyor. Batıda yürütülen kampanyaların aksine Bingöl’de MHP cephesinden yana sessizlik hakim. Bingöl’de görüştüğümüz MHP’liler ‘Evet’ kampanyasını daha çok broşür dağıtarak veya ev ziyaretlerini yaparak yürüttüklerini anlatıyor. Her ne kadar partileri ‘Evet’ dese de bu kararı içine sindiremeyen MHP’liler de var. Kentte görüştüğümüz bir partili "Evet demeyi içime sindiremiyorum. Ama genel başkanın kararına uymak zorundayım" diyerek ailesini bile ‘Evet’ oyu vermeye zor ikna ettiğini anlatıyor.

AKÇA: İÇİME SİNMEDİĞİ İÇİN İSTİFA ETTİM

MHP’nin almış olduğu ‘Evet’ kararı tepkilerle beraber istifaları da beraberinde getiriyor. Referandumda ‘Hayır’ diyeceğini açıklayarak Bingöl Merkez İlçe Başkanlığı görevinden istifa eden Yusuf Akça ile bir araya geliyoruz. 1970’den bu yana MHP içinde aktif siyaset yürüten Akça, 1980 Askeri Darbesi’nin ardından kurulan Milliyetçi Çalışma Partisi’nin de ilk kurucularından. Parti üyeliğinin devam ettiğini sadece görevinden istifa ettiğini anlatan Akça, "Milliyetçi Hareket Partisi’nin mensubuyum. Sağ olduğum sürece MHP dışında bir partiye gitmem de mümkün değil. Sayın Devlet Bahçeli’nin emrindeyim" diyor ve ekliyor "Ama bu konuda hayır diyorum."

AKÇA’YA GÖRE BİNGÖL’DE SU BULANIK

Bu referandumda hayır gerekçesinin, evet gerekçesinden fazla olduğunu aktaran Akça, AKP ile uzlaşabilecek hiçbir noktanın olmadığını belirtiyor. Akça, "Getirilmek istenen sistem yanlış bir sistem. Bu sistemle üniter devlet yapımız bozuluyor. Ülkemiz federalizme doğru gider. Parlamenter sistem vazgeçilmezdir, meclisin yetkisi kişilere devredilemez. Hiçbir kimseye sürekli dokunulmazlık verilmemelidir. Yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanması üniter devlet yapısına aykırıdır diyorum. Tüm bu nedenlerden dolayı hayır diyorum" sözleri ile istifa gerekçesini açıklıyor. Akça’ya göre referandum sonucu belirsiz. İnsanların işten atılma korkusuyla ‘Evet’ dediğini ancak sandıkta ‘Hayır’ kullanacağını ifade eden Akça, "Şu an kimse berrak değil, bulanık bir su var. Yarın neyin ne olacağını bilmiyoruz" diyor.

SEÇMEN KARARINI VERMİŞ

HDP, CHP ve MHP’lilerden sonra AKP il binasına uğruyoruz. Parti binası oldukça hareketli. Bir yandan toplantılar, diğer yandan afişlerle ilgili hazırlıklar yapılıyor. İlde yapılan referandum çalışmalarını AKP Bingöl İl Başkanı Yılmaz Seven’e soruyoruz. Seven’e, göre ilde herkes kararını vermiş durumda… Seçmenin kararında net olduğunu, kararsızlara hiç rastlamadığını anlatan Seven, "Özellikle gençlerle yaptığımız görüşmelerde, ‘Hayır’ oyunu kullanma gerekçelerinde ‘Tek adamcılık geliyor' diyor. ‘Evet’çiler ise daha çok istikrarı düşünenlerden oluşuyor" diye aktarıyor. Avrupa ülkeleri ile Türkiye arasında yaşanan krizin Bingöl’de ‘Evet’ oyunu da beraberinde getirdiğini ekliyor.

SEÇMEN 18 MADDEYİ BİLMİYOR

Seven, seçmenin Anayasal değişikliği pek bilmediğini, 18 madde üzerine düşünüp, ona göre karar vermektense kendi partilerinin verdiği karara göre oy kullanmayı tercih ettiğini söylüyor.

MHP İLE AYRI KAMPANYALAR YÜRÜTÜYORUZ

AKP’nin MHP ile referandum birlikteliği Kürt seçmenlerinizi etkiliyor mu sorusuna Seven, "MHP ile aynı çatı altında birleşmek belki bir çok insanın tasvip etmediği bir şey olabilir, ama ben Bingöl’de bu hususa hiç rastlamadım. Biz kendi cephemizden, MHP’de kendi cephesinden çalışmalarını sürdürüyor. Açıkçası çok da yan yana hareket etmedik. İki parti de ayrı ayrı çalışmalarını yürütüyor. ‘MHP ile birlikte hareket ediyorsunuz, bu bizi biraz rahatsız ediyor’ diyen çok nadir, bir iki cılız ses dışında çok fazla bir şeyle karşılaşmadım. Vatandaş bunun stratejik bir birliktelik olduğunu biliyor" cevabını veriyor. Seven’e göre Bingöl yüzde 75 ‘Evet’ diyecek. AK Partiye desteğin arttığını iddia eden Seven, parti içinde oy kaybı ya da kırılma olmadığı görüşünde…

ALÇİÇEK: EV KADINLARI NEYİN DEĞİŞECEĞİNİ MERAK ETMİYOR

AK Parti Kadın Kolları Mahalle Başkanlığı görevini yürüten Sevda Alçiçek, mahallelerde yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veriyor. Ev kadınlarının çoğunun 18 maddeyi bilmediğini ve neyin değişeceğini merak da etmediğini belirtiyor. Alçiçek, ‘Hayır’ diyenlerin çoğunluğunun öğrenci kesimi ve mağdur olan işinden, görevinden alınan kesim olduğunu söylüyor.

BÖYLE TEK ADAMCILIK GÖRMEDİK

Esnaflık yapan Nail Burulday’a referandumda oy kullanıp, kullanmayacağını sorduğumuzda,  "Ben hayırcıyım. Biz, gelen- giden çok Cumhurbaşkanı gördük ama böyle tek adamcılık görmedik. Cumhurbaşkanı Erdoğan, her şeyi kendisi yapmak istiyor. Biz buna karşıyız" diyor.

SEÇİLMİŞLERİN TUTUKLANMASINA TEPKİ OYU

Taksici Murat Baymaz’ın en büyük tepkisi ise HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile milletvekili İdris Baluken gibi seçilmişlerin cezaevinde olması… Baymaz, "Cumhurbaşkanı tek adam sistemini getirmek istiyor. Bugün bile kendisini eleştiremiyorsak, yarını düşünemiyorum. Bir Kürt olarak da kendimi bu Anayasa’da görmüyorum. Başkanlık gelirse herkes sindirilecek ve kaderine razı olacak" diyerek ‘Hayır’ oyu kullanacağını açıklıyor.

KHK MAĞDURU ÖĞRETMEN: DURUMUMUZDAN AKP TABANI DA RAHATSIZ

Bingöl’de esnaflık yapan Nihat Aksoy, KHK mağduru. Bir dönem İnsan Hakları Derneği Şube Başkanlığı da yapan Aksoy, 21 yıllık öğretmen. Sosyal medya paylaşımları nedeniyle görevinden ihraç edilen Aksoy, geçimini sağlamak için akrabalarından aldığı borçla, katıkçı dükkanını açmış. Kentte kendisi gibi yüzlerce KHK mağduru olduğunu belirten Aksoy, "KHK mağdurunun elbette ki hayır dışında bir alternatifi yok. Varsa beni birileri ikna etsin. Yaşadığım bu mağduriyet sadece beni ve benim gibileri rahatsız etmiyor. Toplumun geniş bir kesimi bu durumdan rahatsız. AKP tabanı da bu uygulamalara tepkili" diyor.

Bingöl’de herkesin birbirini tanıdığını akrabalık bağlarının güçlü olduğunu söyleyen Aksoy, "AKP içinde yaşadığım mağduriyeti kabul etmeyip, dükkanıma gelerek alış-veriş yapıp bana destek olmaya çalışanlar var. Bu durum AKP tabanında da ciddi rahatsızlık olduğunu gösteriyor. Bu kesimin, benimle dayanışma göstermesi tabii ki önemli ancak keşke seslerini daha yüksek çıkarabilseler. İnsanlar artık tepkilerini gizli gizli veriyor. Ancak perde arkasından da olsa tepkileri bize ilaç gibi geliyor. Bu insanların tepkileri özellikle 16 Nisan’da çok önemli. Umuyorum asıl deprem ‘Hayır’ oyları olacaktır. AKP asıl depremi kendi içinde yaşayacaktır. İktidara oy veren kesimin büyük bir çoğunluğu tek adam sistemine, köleliğe ‘Hayır’ oyu kullanacaklarını söylüyor. Eğer faydalı bir sistem olsaydı ve bir ömür boyu Tayip Erdoğan yönetse bile evet derdim. Ama bu modeli elinde tutan iktidarın yaptıklarına baktığımızda faydalı bir sistem olmadığını, adalet olmadığını görüyoruz ve hayır diyoruz" diye tepkilerini dile getiriyor.

Kentte hükümetin politikalarından rahatsız olan geniş bir kitle var. Çözüm sürecinin bitirilmesi, HDP’li milletvekillerinin tutuklu olması, OHAL kapsamında yayınlanan KHK’larla işten çıkarılmalar tepkilerin başında geliyor. Herkes birbirine referandumdan nasıl bir sonuç çıkacağını sorsa da Bingöllüler, birbirine renk vermekten kaçınıyor. Bugüne kadar yapılan seçimlerde AKP’nin birinci parti olarak çıktığı kentte, şimdiki referandumun sonucunun ne olacağı henüz netleşmiş olmasa da ildeki genel kanı, AKP’nin önemli derecede oy kaybı yaşayacağı yönünde…

FOTOĞRAF: REMZİ BUDANCİR

[alert type="danger"]12 EYLÜL’DEN BU YANA BİNGÖL SEÇİMLERİ

Cumhuriyet tarihinde genellikle iktidar partilerinden yana tercihini kullanan Bingöl, bu güne kadar yapılan neredeyse tüm referandumlarda ‘Evet’ demiş. Alevi ve Sünni toplumun iç içe yaşadığı Bingöl, muhafazakâr kimliği ile biliniyor. HDP de Bingöl’de önemli bir tabana sahip. 12 Eylül’de darbecilerin hazırladığı Anayasa’ya Bingöl, yüzde 23,5 ‘Hayır’ oyu verdi. Bu oranla, ülke genelinde en fazla ‘Hayır’ oyu verilen il olarak tarihe geçti. 2007 yılında Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin önünü açan referandumda Bingöl, yüzde 95,8, 2010’da yapılan Anayasa değişikliğine ilişkin referandumunda ise yüzde 95,3 oranda ‘Evet’ oyu verdi. 2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan yüzde 65, Selahattin Demirtaş yüzde 30, çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu ise yüzde 4 oy aldı.

Referandumlarda AKP’nin güçlü olduğu Bingöl’de seçimler biraz daha dengeli. Önemli bir tabana sahip olan HDP, 7 Haziran seçimlerinde AKP’ye yetişmişti. 171 bin 258 seçmenin kayıtlı olduğu ilde 7 Haziran’da AKP yüzde 46, HDP ise yüzde 41 oy aldı. 7 Haziran’ın ardından bölgede yaşanan çatışmalar, tırmanan şiddet bu rakamları değiştirdi. 1 Kasımda yenilenen seçimlerde AKP oylarını yüzde 64’de çıkarırken, HDP oyları yüzde 29’a düştü. MHP’nin oyları yüzde 1,8, CHP’nin ise 1,5’te kaldı.

[/alert]

 

 

Öne Çıkanlar