Google ve WeLab, Asya’da Dijital Bankacılığı Yapay Zekâ ile Yeniden Şekillendiriyor

Hong Kong merkezli fintech şirketi WeLab, 29 Eylül 2025’te Google ile dijital bankacılık alanında stratejik bir iş birliği başlattığını duyurdu. Bu anlaşma, Asya’da hızla büyüyen dijital bankacılık pazarında hem teknolojik altyapıyı güçlendirmeyi hem de müşteri deneyimini yeni bir boyuta taşımayı amaçlıyor.

Anlaşmaya göre WeLab, Google’ın bulut altyapısı ve en son nesil yapay zekâ modellerini kullanarak ürün geliştirme süreçlerini hızlandıracak, risk analizini daha hassas hale getirecek ve müşteri hizmetlerinde gerçek zamanlı, kişiselleştirilmiş çözümler sunacak. Özellikle kredi değerlendirme, dolandırıcılık önleme ve otomatik müşteri destek sistemleri gibi alanlarda yapay zekânın etkin rol oynaması planlanıyor.

Asya pazarında dijital bankacılığa olan ilginin artması, bu iş birliğinin önemini daha da artırıyor. WeLab CEO’su Simon Loong, yaptığı açıklamada “Google ile güçlerimizi birleştirerek sadece Hong Kong değil, Güneydoğu Asya genelinde dijital bankacılık hizmetlerini hızla ölçeklendireceğiz. Yapay zekâ, finansal kapsayıcılığı artırma yolunda en önemli aracımız olacak” dedi.

Google Cloud Asya Pasifik yöneticileri de anlaşmanın bölgedeki finansal hizmetlerin güvenliği, ölçeklenebilirliği ve erişilebilirliği açısından yeni bir dönem başlatacağına dikkat çekti. Uzmanlara göre bu iş birliği, özellikle bankacılık hizmetlerine erişimin sınırlı olduğu bölgelerde milyonlarca kullanıcıya kolay, hızlı ve düşük maliyetli finansal hizmetler ulaştırma potansiyeli taşıyor.

Dijital bankacılık son yıllarda özellikle Asya’da güçlü bir büyüme gösteriyor. Mobil cihaz kullanımının yaygınlaşması, pandemi sonrası çevrim içi işlemlere duyulan güvenin artması ve genç nüfusun beklentileri, sektörde yeni fırsatlar yaratıyor. WeLab–Google ortaklığı da bu büyüme trendine yön veren en dikkat çekici adımlardan biri olarak öne çıkıyor.

Bu stratejik iş birliği, önümüzdeki dönemde finansal teknolojiler ile yapay zekânın kesişim noktasında yeni standartlar belirleyerek, hem bölgesel hem de küresel dijital bankacılık ekosistemini etkileme potansiyeline sahip görünüyor.