Yeni araştırmaya göre 500'den fazla hayvan türü 'kayıp'
Animal Conservation adlı bilimsel dergide yayımlanan araştırma, kaybolan ama nesli tükenmemiş tüm karasal omurgalı türlerini ilk kez küresel çapta hesaplayarak bu türlerin 562'sini tanımladı. Yeni çalışmaya göre kayıp olarak kabul edilen 257 türle sürüngenler başı çekerken, bunu 137 tür amfibi, 130 tür memeli ve 38 tür kuş izliyor. Kayıp hayvanların çoğu en son Endonezya (69 tür), Meksika (33 tür) ve Brezilya (29 tür) gibi megadiverse (çok çeşitli türlerin yaşadığı bölgeler -ed.n.) ülkelerde görüldü.
32 BİN 802 TÜRLE İLGİLİ BİLGİLERİ GÖZDEN GEÇİRİLDİ
Independent Türkçe’ de yer alan habere göre çalışmada uluslararası bir bilim insanı ekibi, Uluslararası Doğa Koruma Birliği'nin (IUCN) Tehdit Altındaki Türlerin Kırmızı Listesi'ndeki 32 bin 802 türle ilgili bilgileri gözden geçirdi. 16. yüzyıldan bu yana, toplam 311 karasal omurgalı türünün neslinin tükendiği açıklandı. Yani "kayıp" türler, resmi olarak neslinin tükendiği ilan edilenlerden daha fazla.
IUCN Kırmızı Listesinde bir türün nesli tükenmiş olarak nitelenmesi için "türün son bireyinin öldüğüne dair makul bir şüphenin kalmaması" gerekiyor. Ancak bilim insanları bunu doğrulamanın zor olabileceğini söylüyor. Kısmen iklim değişikliğinin körüklediği, süregelen küresel yok oluş krizi kötüleştikçe koruma statüsü belirsiz olan daha fazla tür "kaybolabilir".
75'İNİN ‘NESLİ MUHTEMELEN TÜKENDİ’
Çalışmanın ortak yazarlarından, Kanada'daki Simon Fraser Üniversitesi'nden Arne Mooers, bu kayıp 562 türden 75'inin "neslinin muhtemelen tükendiğini" söyledi.
Yeni çalışmaya göre kayıp olarak kabul edilen 257 türle sürüngenler başı çekerken, bunu 137 tür amfibi, 130 tür memeli ve 38 tür kuş izliyor. Kayıp hayvanların çoğu en son Endonezya (69 tür), Meksika (33 tür) ve Brezilya (29 tür) gibi megadiverse (çok çeşitli türlerin yaşadığı bölgeler -ed.n.) ülkelerde görüldü.
Çalışmanın Birleşik Krallık'taki Paignton Hayvanat Bahçesi'nde görev alan başyazarı Tom Martin, "Bu kayıp türlerin çoğunun megadiverse tropikal ülkelerde olması endişe verici çünkü bu tür ülkelerde önümüzdeki on yıllarda en yüksek sayıda yok oluşun görülmesi bekleniyor" dedi. Dr. Martin, "Süregelen 'yok oluş oranlarına' ilişkin teorik tahminler iyi ve güzel olsa da gerçek türler için sıkı aramalar yapmak daha iyi görünüyor" dedi.
Araştırmacılar, bulguların, kaybolan türlerin gelecekteki aramalarda odak noktası haline gelmesini sağlayacağını umuyor. Aynı zamanda IUCN Kırmızı Liste sınıflandırmasında, "nesli muhtemelen tükenmiş" etiketinin daha tutarlı kullanımı ve "son görülme tarihi" alanının daha iyi uygulanması da dahil olmak üzere, kaybolan türlerin daha iyi izlenmesini sağlayacak ayarlamalar yapılması öneriliyor.
Bilim insanları gelecekteki araştırma çabalarının, belirli türlerin varlığının söz konusu olmaya devam ettiği, tanımlanmış "sıcak noktalara" odaklanabileceğini söyledi.
Kayıp türleri yeniden keşfetme veya belirli bir kayıp türün aslında hala var olduğuna dair makul şüpheyi ortadan kaldırma amacıyla bu tür sıcak nokta hedefli saha çalışmalarının desteklenmesi için daha fazla finansman çağrısında bulunuldu.