Adalılar imar planını tartışıyor: Her yeri Yassıada yapmak istiyorlar

Adalılar imar planını tartışıyor: Her yeri Yassıada yapmak istiyorlar
Askıya çıkarılan Adalar İmar Planı, Adalılara göre ‘örtülü’ yapılaşmayı ve nüfus artışını beraberinde getirecek. Adalar’ın özgün yapısının bozulmaması gerektiğini düşünenler, plana itiraz için hazırlık içinde olduğunu belirtiyor.

Osman ÇAKLI


İSTANBUL - Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi hakkında hazırlanan ve 28 Temmuz’da Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından askıya çıkarılan imar planı ‘özgünlük’ tartışmasına neden oldu. İmar planına ilişkin görüştüğümüz Adalılar, nüfusun hızla artacağından endişeli olduğunu kaydederken, ‘Son İstanbul’ olarak gördükleri Adalar’ın kültürel yapısının bozulacağını savunuyor. Adalılar, askıya çıkarılan plana itiraz etmeye hazırlanıyor. İtiraz süresi ise 28 Ağustos’ta dolacak.

BİLGİLENDİRME TOPLANTILARINDA İHTİYAÇ OLMADIĞI SÖYLENMİŞ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla doğal sit derecesi düşürülen Adalar’daki imar planı yapma yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) elinden alınmıştı. Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada ile Sedef adalarını kapsayan imar planı Adalıların beklentilerini karşılamadı. Yapılaşmayı beraberinde getirecek imar planı, Adalılara göre kültürel dokuyu bozacak. İmar planına göre günübirlik turizm alanlarında bir katlı birden fazla yapılaşmaya izin veriliyor. Bu yapılar sökülüp takılabilen nitelikte ve ekolojik kentsel tasarım özelliklerine göre yapılabilecek.

Adalılar, planın arıtma tesisi ya da yeni sağlık tesisi öngörmediğini, 4 parka ilave olarak 16 yeni park, 2 sosyal tesis, 3 kültürel tesis, 3 belediye hizmet alanı 2 kamu hizmet alanı, 2 teknik altyapı alanı, 3 spor alanı ve mevcut mezarlığa ilave bir mezarlık alanı daha öngördüğünü aktarıyor. Üstelik Burgazada’da yapılan bilgilendirme toplantılarında tesislere ihtiyaç olmadığının beyan edilmesine rağmen planda karşılarına çıkan tablodan rahatsızlıklarını dile getiren Adalılar, plana itiraz etmeye hazırlanıyor.

‘İMAR PLANI ADALAR’I TURİZME AÇACAK’

Adalar’ın sivil inisiyatiflerinden olan Arka Güverte’den Tolga Aktaş, imar planının bütününe baktıklarında hızlı bir nüfus artışı olacağını gördüklerini kaydetti. 16 binden biraz fazla nüfusa sahip Adalar’da kalabalığın yaklaşık olarak iki katına çıkacağını öngördüklerini belirten Aktaş, Adalar’a biçilen rolün turizm olduğunu sitem ederek belirtti:

“Bunun da daha legal olması sağlanıyor. Plan da bunun ayaklarının oluşturulmasına olanak sağlıyor. Bir kısım müştemilatlara imar veriliyor. İnsanların kendi evlerine birer kat daha imar izni veriliyor. Sit alanı delik deşik edilmiş, derece düşürülerek zaten imar fonksiyonu kazandırılıyor. Gecelik konaklama adı altında orman içerisinde işletmek için alınan yerlerle bir tür turizmleştirme hamlesi olduğunu kavrıyoruz.”

‘YASSIADA YAPMAK İSTİYORLAR’

Adalar’da faaliyetine son verilen atların ve faytonların imarlaşmadan bağımsız düşünülemeyeceğini sözlerine ekleyen Aktaş, “Akülü araçlar ve bisikletlerle Adalar’ın her tarafına hızla erişim sağlandı. Bu aynı zamanda inşaat hızının da artması anlamına geliyor. Bizim bütüncül olarak okumamız aslında Adalar’ı Yassıada’ya benzetmeye çalışıyorlar şeklinde. Planı çok iyimser yerden okuyanlar da var. Burası bir tüketim nesnesine dönüştürülüyor” dedi.

‘SON İSTANBUL’

Entelektüel, emekli, öğrenci, seküler ya da muhafazakar toplulukların gözde konumunda olan Adalar’ın her gün binlerce misafir ağırladığını anlatan Aktaş, Adalar’ın ‘Son İstanbul’ olduğunu söylüyor: “Komşuluk ilişkisiyle, İstanbul’un etnik azınlığının yaşadığı bölge olarak Adalar farklı bir yer. Herkesin birer elektrikli aracının olması, evlerine birer kat çıkması bir parmak bal demek. Bu yaşadığımız ilişki, kültür ve ahenk hızla şehirleşecek. Buna itiraz etmeye çalışıyoruz.”

‘ADALAR BELEDİYESİ, İBB VE BAKANLIK BENİMSİYOR’

Sanatçı ve aktivist Necdet Kutlucan Büyükada’da yaşıyor. Kutlucan, imar planının hem Adalar Belediyesi hem İBB hem de Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından benimsendiğini ve ‘iyi bir şeymiş’ gibi gösterilmeye çalışıldığını söyledi.

Kutlucan, ayrıca 1/5000’lik planında yer alan, ‘ağaçlar korunacak’ maddesini seçim yatırımı olarak değerlendirdi: “Ruhban Okulu’nun durumu da biraz muamma bunun yanında Heybeliada Sanatoryumu var, bir dava ile Diyanet İşleri’nden kurtuldu fakat Sağlık Bakanlığı’nın elinde, otel yapılabilir. Lojman vs. denilerek bazı yerler yapılaşacak. Adalar’da aslında herhangi bir önlem alınmıyor.”

Kutlucan’da imar planının Adalar’ın nüfusunu ikiye katlayacağını düşünenlerden olduğunu belirterek plana yönelik itiraz için hazırlandıklarını ifade etti.

Öne Çıkanlar