Arhavi'de 'Toprağımıza sahip çıkıyoruz' buluşması: 'Cengiz haddini bilecek ve gidecek'

Arhavi'de 'Toprağımıza sahip çıkıyoruz' buluşması: 'Cengiz haddini bilecek ve gidecek'
Artvin'in Arhavi ilçesinde Pilarget Doğa ve Yaşam Derneği, "Toprağımıza sahip çıkıyoruz" etkinliği düzenledi. Dernek Başkanı Fazlı Zoraloğlu, "Cengiz haddini bilecek ve buradan defolup gidecek ve başkada çözüm yoktur. Halk bu madene karşıdır" dedi.

Artı Gerçek - Artvin’in Arhavi ilçesinde madene karşı faaliyet yürüten Pilarget Doğa ve Yaşam Derneği, 'Toprağımıza sahip çıkıyoruz' buluşması gerçekleştirdi. Pilarget Doğa ve Yaşam Derneği Başkanı Fazlı Zoraloğlu, "Biz insanlarımızı topraklarımızı seviyoruz. Cengiz haddini bilecek ve buradan defolup gidecek ve başkada çözüm yoktur. Halk bu madene karşıdır" dedi.

Artvin’in Arhavi ilçesi Pilarget'te yapılan 'Toprağımıza sahip çıkıyoruz' buluşmasına Pilarget Vadisi'nde yaşayan köylüler, Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Çevatoğlu, Arhavi Belediye Başkanı Turgay Ataselim ve çevre ile ilgili derneklerin temsilcileri katıldı.

Pilarget Doğa ve Yaşam Derneği Başkanı Fazlı Zoraloğlu, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Biz insanlarımızı topraklarımızı seviyoruz, bizim dedelerimiz Osmanlı - Rus Savaşı'nda Kuvayımilliye ile Ruslara karşı savaştılar ve on binlerce insanımız bu toprağın altında yatıyor. Cengiz'e buradan sesleniyorum; Rus, bu topraklardan sökememiş sen kimsin, Cengiz haddini bilecek ve buradan defolup gidecek, başka da çözüm yoktur. Halk bu madene karşıdır. Arhavi’de maden konusu gündeme geldiğinde artık A partisi ya da B partisi yoktur. Herkes partisine ceketini asıp kişi olarak maden karşısında duracak ve durmak zorundayız. Ayrı duran ve aykırı duran işte onlar hainlik yapan."

'MADENCİLİK PERİŞANLIKTIR'

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu da şöyle konuştu:

"Bu madencilik büyük bir perişanlıktır, madencilik o ülkenin geleceğine incir ağacı dikmektir. Madencilik bir ülkeyi asla kalkındıran bir faaliyet değildir. Afrika, Güney Afrika maden varlıkları en zengin ülkeler ama hem de dünyadaki en fakir ülkeler. Neden? Çünkü çok uluslu şirketler gelip onların elinden alıyor ve 'Gel senin işçilerin çalışıp burada ırgatlık yapsın' diyorlar, sonrada eyvallah deyip gidiyorlar. Bakın buradan ülkeye kalan hiçbir şey yok, ülkeye büyük bir felaket ve büyük bir çevresel yük kalmaktadır. Bu memleketi seviyorsak bu memlekette madencilik yapılmamalıdır.”

'MADENE KARŞI ÇIKMANIN BİR VATANSERVERLİK OLDUĞUNU SÖYLEMEK İSTİYORUM'

Arhavi Çevre Platformundan Tekin Selim de şunları söyledi:

"Arhavi’nin bu dağlarına maden girerse Arhavi’de şehirde oturanların su içmeyeceğini çok net olarak gördük ve madene karşı çıkmanın bir vatanserverlik olduğunu söylemek istiyorum. Karşı çıkmanın iki yolu var ve birincisi yargı yoluyla karşı çıkmamız gerekiyor. Davalar bitirir mi işi, evet bitirmeyecek çünkü yargının içinde bulunduğu durumu biliyoruz. Biz hukuksal olarak sonuna kadar gideceğiz. Sonrasında fiili mücadelenin başlayacağı yerdir ve bunu yapabilmenin adı da birlikte hareket etmektir. Kaz Dağları'na ve birçok yere kulak kabartmadık ama bugün Arhavi’de olan duruma mutlaka Hopa’yı, mutlaka Fındıklıyı ilave etmemiz gerekiyor. Reşit kardeşimizin orada direndiği gibi biz de direnmeye devam edeceğiz."

'BU MÜCADELE DOYMAYANLARA KARŞI YAŞAM ALANLARINI SAVUNMA MÜCADELESİDİR'

Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Çervatoğlu da şunları kaydetti:

"İki tür insan var biri yiyor yiyor doymuyor, biri ise Pilargetliler gibi doyduğunu biliyor doğasına canlısına ayırıyor. Ve işte bizim mücadelemiz doymayan insanlara karşı. Havva ana demişti ki devlet kimdir? Evet devlet buradaki herkestir. Siz yoksanız devlet yok. O doymayan siyasilere, doymamak için devleti yönetenlere inat yaşam alanlarımızı ve doğamızı koruyacaksak ancak insan olacağız. Bunun adı madendir, çayımıza sahip çıkmaktır ve işte doymayanların içerisinde bir de Reşit kardeşimizi katleden hainler de var. Diyarbakır da bizim Edirne de bizim Pilarget de bizim ve Fındıklı’nın da Arhavi’nin de yüzde 80'inde maden araması var. Bizim gidecek başka yerimiz yok ve biz bu toprakları asla terk etmeyeceğiz. Biz insanlığı o kadar severiz ki gelen her insanı ağırlarız ama bize düşman bakana da o kadar dar ederiz o durduğumuz yeri. Bana diyorlar ki yerel yöneticisin. Ben bu toprakların evladıyım. Ben bu toprakların çocuğu isem, yönetici yetkisini siz verdiyseniz sonuna kadar bu yetkiyi kullanarak yapacağım. Devlet benim, devlet sensin. O zaman bir avuç sermayenin değil bu devlet yoksul halkın, emekçinindir ve köylünündür.”

'ÖNCELİKLE MESELE ARHAVİ İSE GERİSİ TEFERRUATTIR'

Arhavi Belediye Başkanı Turgay Ataselim de "Öncelikle mesele Arhavi ise gerisi teferruattır. Arhavi halkının Belediye Başkanıyız. Seçimden sonra Cumhurbaşkanımız bizleri topladı ve bize şunu söyledi 'Asla hak yemeyin ve sizin halkınız neyi istiyorsa onun arkasında muhakkak durunuz.' Şimdi bana diyorlar ki gücünüzü nerden alıyorsunuz? Ben gücümü önce halkımızdan, sonrasında Cumhurbaşkanı'mdan alıyorum. Eğer Arhavi’de halkımız madene karşıysa ve ben de Belediye Başkanı olarak ben de karşıyım” dedi. (ANKA)

Öne Çıkanlar