Eczacıbaşı, Bergama'da maden arayacak: Zeytinlikler, tarım ve hayvancılık tehlikede
İZMİR - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü, 11 ilde 14 bölge için şirketlere maden işletme ruhsatı izni verdiğini duyurdu. Eczacıbaşı Holding bünyesindeki Esan Eczacıbaşı Endüstriyel Hammadeler Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi İzmir’in Bergama ilçesinde altın, bakır, çinko, kurşun ve gümüş madeni aramak için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan ruhsat aldı.Şirketin yakın zamanda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvurarak ÇED sürecini başlatması bekleniyor.
ŞİRKET HAKKINDA
Esan Eczacıbaşı Endüstriyel Hammadeler Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Eczacıbaşı Holding bünyesinde yer alıyor. Eczacıbaşı Topluluğu’nun doğal kaynaklar şirketi olan Esan, 1978 yılında kuruldu. Şirketin yönetim kurulu başkanlığını ise Eczacıbaşı Holding CEO’su Atalay Muharrem Gümrah yürütüyor.
2017’DE İZİN ALMIŞTI
Şirket, 2017 yılında Bergama’nın Yalnızadamlar Köyü etrafında kurşun ve çinko aramak için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 'ÇED gerekli değildir' kararı almış ancak o dönem yöre halkının tepkilerinden dolayı faaliyete geçememişti.
'GÖKÇEBEYLİ TEHDİT ALTINDA'
Artı Gerçek'e konuşan Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, "O bölge Bergama’nın en verimli tarım arazilerinin olduğu bir bölge ve keçi yetiştiriciliğinin yoğun olduğu bir alan. Bergama’nın en uzun yaşayan insanlarının bölgesi. O bölge çok değerli bir yer. Madencilik faaliyeti sadece tek bir köyle sınırlı kalmayacak çevresindeki köylerde de etkili olacaktır. Bergama’nın en verimli sulu tarımının yapıldığı, üretim merkezi Göçbeyli de tehdit altında. Ayrıca o bölgenin etrafında zeytinlikler de bulunuyor. Geçmiş de burasının tepkilerden dolayı hayata geçirilemediğini düşünüyoruz" dedi.
'DOĞAYA VE İNSANA KARŞI MADENCİLİĞE YÖNELMELERİ SORU İŞARETİ',
Sağlık alanında faaliyet yürüten Eczacıbaşı'nın madenciliğe yönelmesini eleştiren Engel, "Eczacıbaşı genelde bu tür yerleri tespit edip başkalarına satıyor ama insan sağlığı alanında çalışma yapan bir firmanın doğaya ve insana karşı bir madenciliğe yönelmiş olması büyük bir soru işareti. ÇED sürecinde bölge halkının da tepkisi ortaya çıkacaktır. Bölgedeki insanların tarımla bağı pamuk ipliğine bağlı. Bölgedeki tarım faaliyeti büyük sekteye uğrayacaktır” diye konuştu.
