İHD'den Adana ve Mersin’deki plastik açık tesisleri için uyarı: 'Yaşam hakkı ihlaline davetiye çıkarıyor'
Abidin YAĞMUR
MERSİN- Başta İngiltere olmak üzere Avrupa ülkelerinden ithal edilen plastik atıklar Adana ve Mersin’deki plastik atık geri dönüşüm tesislerine getiriliyor ve buralarda depolanıp işleniyor.
Sadece Mersin’de 290 adet plastik atık geri dönüşüm tesisinin olduğu, bunların şehrin farklı noktalarına yayıldığı Ticaret Bakanlığının raporlarına yansıdı.
KAÇAK TESİS SAYISI BİLİNMİYOR
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ile Mersin Büyükşehir Belediyesinin de bu tesislerin şehir dışında bir ihtisas sanayi bölgesinde toplanmasına yönelik çalışmaları var ancak kaçak olarak çalışan tesis sayısı da tam olarak bilinmiyor.
Yerleşim alanlarının ortasında kalan tesislerle ilgili yurttaşların şikayet dilekçeleri Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri arasında gidip gelirken konu siyasetçilerin ve İnsan Hakları Derneğinin de gündemine geldi.
'GÖÇMENLER VE ÇOCUK İŞÇİLER AĞIR ŞARTLARDA ÇALIŞIYOR'
İnsan Hakları Derneği Mersin Şubesi, plastik atık geri dönüşüm tesisleriyle ilgili yetkili makamları uyardı. İHD Mersin Şube Yönetim Kurulu üyesi Bedia Çaka, şunları söyledi:
"Mersin, komşu kentimiz Adana ile beraber yıllarca Avrupa'dan ve Türkiye’nin birçok yerinden getirilen plastik atıkların depolandığı ve bertaraf edildiği, sözde geri dönüşüm tesisleri ile dolduruldu. Ve güzel kentlerimiz artık bu coğrafyanın çöplüğü haline getirildi. Üstelik birçok göçmen veya yoksul çocuk bu tesislerde güvencesiz bir şekilde çalıştırılarak ağır hak ihlallerine maruz bırakılıyor. Çocuklar 14 saati bulan çalışma zamanında plastik çöplerin tasnifi, parçalanması ve eritilmesi süreçlerinde zehirli havaya doğrudan maruz kalıyorlar. Gerekli sağlık ekipmanları olmadan, gerekli önlemler alınmadan çalışıyor. İlerleyen yaşlarda, telafisi imkânsız zararlar göreceğini bilmeden çalışıyor.”
'ASTIM, KOAH, KANSER VAKALARI ARTIYOR'
Mersin’de Yalınayak Mahallesi, Şevket Sümer Mahallesi, Emek Mahallesi ve çevresindeki mahalleler başta olmak üzere birçok mahallede plastik atık tesislerinin çevreye yıllardır hastalık yaydığını kaydeden Çaka, “Bu saydığımız mahallelerdeki astım, KOAH ve kanser vakıaları her gün artarak devam ediyor. Halk geceleri kirli hava gazından uyuyamayacak noktaya geliyor. Mahalle sakinleri tesislerin aktif olarak çalıştığı zamanlarda dışarı dahi çıkamadığını anlatıyorlar” diye konuştu.
'LOKAL HAVA KİRLİLİĞİ TARAMALARI YAPILMALI'
Çevre ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı'nın, plastik atık tesislerinin bulunduğu bölgelerde derhal lokal hava sahası taraması yapması gerektiğini söyleyen Çaka, “Aynı bölgelerde sağlık taraması yapılarak solunum yolları ve kanser vakalarına ilişkin karşılaştırmalı veri analizlerinin yapılarak hava kirliliğinin bölgelerdeki halk sağlığına etkisi araştırılmalıdır. Geri dönüşümü mümkün olmayan plastik atıklar bazı bölgelerde toprağa gömülüyor. Toprağa gömülen çöpler, yer altı su kaynaklarına ve yer altı minerallerine karışarak bugün yediğimiz tüm besinlerin içerisinde soframıza geliyor. Tüm bu atıklar bir taraftan lokal bazı mahalleleri etkilerken bir taraftan da kenti zaman içerisinde zehirli bir kafese dönüştürüyor” dedi.
'TESİSLER ŞEHİR DIŞINA ÇIKARILMALI, ATIK PLASTİK İTHALATI YASAKLANMALI'
"Yalınayak, Şevket Sümer, Emek mahallesi ve civarındaki halkın ağır sağlık sorunlarına sebep olacak bir hava sahasına maruz bırakılması kitlesel bir sağlık hakkı ihlalidir, yaşam hakkı ihlaline de davetiyedir diyen Bedi Çaka, şu çağrıyı yaptı:
"Tüm yetkilileri ulusal ve uluslararası mevzuat yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırıyoruz. Plastik atık tesislerinin derhal yaşam alanlarından kaldırılmasını, bu ve benzeri tesislerin yaşam alanları içerisine bir daha alınmaması için mevzuat güvencesi getirilmesini talep ediyoruz. Yurt dışından plastik atık ithaline derhal son verilmesini ya da bu plastik atıkların ülkeye girişine izin veren kamu görevlileri ve bürokratların evlerinin önünde depolanıp geri dönüşümünün sağlanmasını, plastik atıkların zararlarının, rızası olmayan halka ödetilmemesini talep ediyoruz. Plastik atık tesislerinde çalışan kişilerin emek, mesai ve özlük hakları ile ilgili özel önlemler alınmasını, çocuk işçiliği ile mücadele edilmesini, yasal çerçevede çalışacak işçiler için gerekli sağlık ve iş güvenliği önlemleri alınması için gerekli denetimler yapılmasını talep ediyoruz. Uzun vadede plastik atık tüketimini azaltacak ve sonlandıracak yasal ve toplumsal önlemler alınmasını istiyoruz.”