İkinci Akbelen vakası: Belçikalı şirket taş ocağı için 30 bin ağaç kesecek

İkinci Akbelen vakası: Belçikalı şirket taş ocağı için 30 bin ağaç kesecek
Akbelen'deki doğa katliamının ardından bakanlık, Belçikalı şirketin ait taş ocağının genişletilmesi için Aydın ve Muğla'da 30 binden fazla ağacın kesilmesine onay verdi. Taş ocağı birinci derece arkeolojik SİT alanına da 30 metre uzaklıkta.

İZMİR - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Muğla’nın Milas ve Aydın’ın Çine ilçelerindeki ormanlık alanda feldispat madeni ocağı işleten Belçika merkezli Alinda Madencilik Şirketi’nin kapasite artışı talebini karara bağladı. Bakanlık, şirketin talebini kabul ederek 'ÇED olumlu' kararı verdiğini duyurdu. Proje tanıtım dosyasına göre şirket, ÇED sahasını 24,.77 hektardan 150.47 hektara çıkaracak ancak yıllık 3 milyon üretim kapasitesinde değişikliğe gidilmeyecek.

30 BİN AĞAÇ TEHLİKEDE

Kapasitenin genişletilmesiyle birlikte 'Ege Bölgesi’nin akciğerleri' konumundaki alanda ağaç katliamı yaşanacak. Proje tanıtım dosyasında yer alan bilgilere göre 30 binden fazla ağaç kesilecek.

whatsapp-image-2023-11-17-at-15-52-57-1.jpeg

ARKEOLOJİK SİT ALANINA 30 METRE MESAFEDE

Taş ocağı, birinci derece arkeolojik SİT alanına da 30 metre uzaklıkta. Taş ocağı, SİT alanına 30 metre mesafede dinamit patlatılarak madencilik faaliyeti yürütülecek.

YÖRE HALKI TOPLANTI YAPTIRMAMIŞTI

Proje için düzenlenen toplantı yöre halkı ve Çine Yaşam Platformu üyelerinin eylemleri nedeniyle yapılamamıştı.Yöre halkı, tarımın ve kaynak sularının zarar göreceğine, madencilik faaliyeti nedeniyle oluşacak tozun insan sağlığına zarar vereceğine dikkat çekerek taş ocağını istemediklerini dile getirmişti.

whatsapp-image-2023-11-17-at-15-52-58.jpeg

'BÖLGE LATMOS ANTİK KENTİ'NİN DEVAMI'

Artı Gerçek’e konuşan Çine Yaşam Platformu Sözcüsü Ahmet Uslu, "Taş ocağının genişleme bölgesi ile ilgili yüzeysel araştırmalar yapılmadı ama yakınlarında mağara var. Bu bölge Latmos Antik Kenti'nin devamı gibi. Ona benzer yüzey şekilleri var. Yüzeysel araştırmalar yapılsa daha doğal ve kültürel kalıntılar ortaya çıkabilir. Kesilecek ağaç sayısı daha fazladır. Makileri rakam olarak hesaba katmıyorlar. O bölgede zeytincilik ve arıcılık yapıyor. Onlar da tehlikede şimdi. Hatta antik dönemden kalma kaya içine oyulmuş binlerce yaşında 'kaya kovan' diye geçen arı kovanları var. Türkiye’de başka bir örneği rastlanmadı. Köylüler madencileri o bölgeden kovmuşlardı. Zaten var olan madencilik faaliyetinden kaynaklı kaynak suları kurudu. Eğer bu maden genişlerse Seferler ve Soğukoluk'un tamamen susuz kalma ve göç etme durumu var. Zaten ağaçlar kurumaya başladı ve genişlerse tamamen bitirir orayı” diye konuştu. (Artı Gerçek)

Öne Çıkanlar