Köyceğiz’de yapılmak istenen Balcılar Barajı’na itiraz edildi: 'Bölgenin doğası ve su kaynakları ciddi şekilde etkilenecek'

Artı Gerçek - Devlet Su İşleri 21. Bölge Müdürlüğü tarafından Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde yapılmak istenen “Balcılar Barajı ve Sulaması, Hidroelektrik Santralleri, Malzeme Ocakları, Kırma-Eleme-Yıkama Tesisi ve Beton Santrali” projesinin 1 Mart 2022’de Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlatıldı. İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından son şekli verilen rapor 2 Nisan’da 10 gün süre ile görüşe açıldı.

Gündem Fethiye'de yer alan habere göre, Köyceğiz ve Ula belediyeleri ile muhtarlıklar projeye karşı itiraz dilekçelerini Muğla Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne iletirken, çevre örgütleri ve yurttaşlar da projeye karşı dilekçelerini bugün verecek.

'BİNLERCE AĞAÇ KESİLECEK'

Eski CHP Milletvekili avukat Burak Erbay da itirazla ilgili açıklama yaptı.Boğa Deresi’nin üzerine yapılmak istenen barajın büyük bir baraj olduğuna dikkat çeken Av. Erbay, “Aynı zamanda da hem kum çakıl üretim tesisi kurmak istiyor hem de hidroelektrik santral yapılmak isteniyor. Çok büyük bir baraj” dedi. Proje ile ilgili yaptıkları incelemeler hakkında konuşan Av. Erbay, barajın yapılması durumunda binlerce ağacın kesileceğini ifade ederek, bölgedeki sığla ağaçlarının tehlikede olduğuna dikkat çekti.

'NARENCİYE ÜRETİCİLERİ OLUMSUZ ETKİLENECEK'

Baraj için Namnam Çayı’ndan da su alınacağını söyleyen Erbay, şöyle devam etti:

“Hamitköy, Zaferler, Döğüşbelen bu bölgeler binlerce ton narenciye üretilen bölgeler. Buraya gelen suları barajda biriktirmek istiyorlar. Ama şimdi burada bu suyu biriktirince barajda olduğu gibi bu ovanın olumsuz etkilenmesi söz konusu. Çünkü orada su birikince alttan beslenen kaynak da yeteri kadar beslenemeyecek.”

'BÖLGE, DEPREM BÖLGESİ'

Bölgenin deprem bölgesi olduğuna vurgu yapan Erbay, şu ifadeleri kullandı: “Çok yakın zamanda Kavacık Mahallesi’nde deprem oldu. Yarın bir gün burada deprem olduğunda, biriken suyla bendin zarar görmesi durumunda bölgede ciddi bir tehlikenin oluşması insan hayatını etkileyen bir durumun oluşması ihtimali söz konusu.”

'SU KAYNAKLARI CİDDİ ŞEKİLDE ETKİLENECEK'

Barajın yapım aşamasında oluşacak toz sebebiyle bal üreticilerinin olumsuz etkileneceğini ifade eden Erbay, patlatılacak dinamitlerin de bölgenin doğasına ve su kaynaklarına zarar vereceğinin altını çizdi: “Dört yıl – beş yıl sürecek inşaattan bahsediliyor. Buradaki yapılacak çalışmalar sırasındaki tozlanma ile -o bölge arıcıların ismi de üstünde Balcılar köyü- arıcıların olumsuz etkilenmesi ihtimali yüksek. Yine ÇED dosyası incelendiğinde binlerce tonluk dinamit patlatılacak. Bu patlatılan dinamitlerle yine bölgenin doğası ve su kaynakları ciddi şekilde etkilenecek.”

'BÖLGE HALKI OLARAK ORAYA YAPILMASININ DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ'

Erbay, projenin bölgeye vereceği zararlar sebebiyle bölge halkı olarak projeye karşı olduklarını ifade etti ve şunları söyledi: “Biz yaptığımız incelemelerde; kesilecek ağaçlarıyla, suyu etkilemesiyle, deprem riskiyle, iklime vereceği zararla bu barajın bölge halkı olarak oraya yapılmasının doğru olmadığını düşünüyoruz. Doğaya ciddi bir müdahalenin söz konusu olduğunu görüyoruz.”

'SUYU PARAYLA SATMASI İHTİMALİ SÖZ KONUSU'

Barajın özelleştirilmesinin önünde bir engel olmadığını belirten Erbay, şu ifadelere yer verdi: “Yani yarın bu baraj özelleşirse o şirketin buradaki bölge halkına suyu parayla satması ihtimali söz konusu. Bunların örnekleri daha önce çok var. O yüzden de şimdi bu nihai ÇED kararına karşı muhtarlar, bölge halkı ve belediyeler itiraz ediyorlar.”

'HAYATIN TAMAMEN YOK OLMASI RİSKİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'

Barajın etkileyeceği su yolu üzerindeki yaban hayatının da susuzluk riski altında olduğunu belirten Erbay, “Normal akışına bırakıldığı zaman ondan beslenen hem bitki, hem doğal hayvanların hepsi orada suyu bulamadığı için ölecekler. Oradaki hayatın tamamen yok olması riskiyle karşı karşıyayız” diye konuştu.

ÇED raporunun bayram tatili sürecinde askıya çıkarıldığına dikkat çeken Av. Erbay, bu durumda bir art niyet olduğunu söyledi ve şöyle devam etti:

“2 Nisan’da nihai ÇED raporu askıya çıkıyor. İlgili bakanlık sayfasında duyuruluyor. Tam da bayram tatiline girilmeden yazılıyor. Ula Belediyesi ve Köyceğiz Belediyesi’ne de son cuma günü yazı gönderiyor. Yani 10 takvim günü içerisinde itiraz etmesi gerektiği söyleniyor. O yüzden de arada bir buçuk günlük pazartesi sürecinde itiraz edildi. Şimdi gene de devam eden ilk iş günü olan bugün de yine vatandaşlar itirazlarını verecekler. Son gün, bayrama birkaç gün kala bu açıklanan karar, itiraz süresinin bayram içerisinde yapılmasını art niyetin ve vatandaştan kaçırma çabasının göstergesi olarak görüyoruz.”

Erbay, bu konuda duyarlı olunmasını ve itiraz haklarını kullanmalarını talep etti. Erbay, sürecin devamında Muğla Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeler ve çevre örgütlerin dava açacaklarını belirtti. (Kaynak)