Sabancı'nın Çesme'deki GES projesi: Şirket yetkilileri gelmedi, ÇED toplantısı ertelendi
İZMİR - İzmir’in Çeşme ilçesi İnönü ve Musa mahallelerindeki doğal SİT alanında hayata geçirilmek istenen GES'in halkın katılımı toplantısı yapılamadı. Yakın zamanda Sabancı Holding tarafından satılan VEGA Rüzgar Enerjisi Elektrik Üretim Şirketi’nin GES projesinin halkın katılımı toplantısına şirket yetkilileri katılmazken Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı saatler kala toplantının ileri bir tarihe ertelendiğini duyurdu.
'RANT DEĞİL DOĞA KAZANACAK'
Çeşme Kent Konseyi ve çevre derneklerinin çağrısı ile Çeşme Belediyesi’ne ait Musalla Kafe önünde bir arayan gelen yurttaşlar projeye tepki gösterdi. 'Çeşme'ye dokunma', 'rant değil doğa kazanacak', 'havama, suyuma, toprağıma dokunma', 'yaşam alanlarımız için direneceğiz' , 'bunun adı temiz enerji değil talan', 'çevre katliamına dur de' pankartlarının açıldığı eylemde,
'havama, suyuma, toprağıma dokunma', 'GES GES yeter artık kes' sloganları atıldı.
'TARIM ARAZİLERİ, ZEYTİN AĞAÇLARI RİSK ALTINDA'
Artı Gerçek'e konuşan Çeşme Kent Konseyi Başkanı Ahmet Güler, Çeşme'de doğal yaşam alanları, tarım arazileri ve doğal sit alanlarının her gün yeni bir bahane ile yok edildiğini belirterek, "Bu kez enerji üretimi bahanesi ile Musalla Mahallesi’nde 169 bin 879 metrekare özel mülkiyete ait tarım arazisi kamulaştırılarak yapılaşmaya açılmak istenmektedir. Proje alanı doğal sit alanıdır. Proje alanının tamamı tarım arazidir. Proje alanının bir kısmı daha önce yangına maruz kalmış olduğu için ağaçlandırma sahasıdır. Her ne kadar proje tanıtım dosyasında proje alanında 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılandırılması Kanunu kapsamında zeytinlik alan bulunmadığı belirtilse de proje alanı yakınında çok sayıda zeytin ağacı vardır. Proje alanı yakınında hayvancılık yapılmaktadır. Proje alanı Çeşme merkeze ve yerleşim alanlarına çok yakın mesafededir" dedi.
'TARIM VE HAYVANCILIK DARBE ALACAK'
GES Projesinin gerçekleşmesi halinde 18 bin 163 adet panel için toprağın sıyrılarak beton döküleceğini ve bu alanda hiç bir canlının yaşama ihtimali kalmayacağını dile getire Güler, "Bu bölgenin doğası, flora ve faunası zarar görecektir. 169 bin metre karetarım arazisi yok olacak, özel mülkiyette olan bu araziler kamulaştırılarak şirketin eline geçecektir. Bu alandaki hayvancılık faaliyeti de olumsuz yönde etkilenecek, zaten gittikçe azalan hayvancılık bir darbe daha alacaktır. Proje alanının yerleşim yerlerine olan yakınlığı nedeniyle yapım ve işletim aşamasında bu alanda yaşayan vatandaşların yaşamı olumsuz etkilenecektir” diye konuştu.
'ÖNCE DOĞA ÖNCE YAŞAM'
Güler, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Enerji ihtiyacı gerçeğini inkâr etmiyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarının, fosil enerji kaynaklarına tercih edilmesi gerektiği de tartışmasızdır. Ancak GES'lerinin deniz manzaralı ve turizm merkezi yakınında olma zorunluluğu olmadığının da farkındayız. Toplumda yenilenebilir enerji kaynaklarının temiz ve zararsızlığı yönünde oluşturulan yapay algının arkasına saklanarak, Çeşme’nin son kalan bakir alanlarından bir bölümünün daha SİT korumasından çıkarılıp yapılaşmaya açılmasına, tarım arazilerimizin enerji üretimi bahanesi ile yine ve yeniden yok edilmesine karşı çıkıyoruz. Önce doğa, önce tarım, önce yaşam diyor ve yaşam alanlarımızı savunuyoruz. ÇED sürecinin sonlandırılarak projenin iptal edilmesini istiyoruz."
PROJE HAKKINDA
Yeni başlayan ÇED sürecine göre şirket 5.81 hektardan oluşan üç GES bölgesine toplam 18 bin 613 adet güneş paneli dikmeyi planlıyor. 1/100 bin ölçekli İzmir Manisa Çevre Düzeni Planına göre GES sahaları ağaçlandırılacak alan ve tarım alanı. Bölge aynı zamanda doğal SİT alanı. Proje hayata geçerse yuttaşlara ait 4 hektarlık alan daha kamulaştırılacak.
2010 yılında Enerji Piyasa Düzenleme Kurulu'ndan 49 yıllığına aldığı üretim lisansı ile faaliyete geçen RES projesi 6 adet türbin, şalt merkezi ve bağlantı yollarından oluşuyor. Bölgede yaşayan yurttaşlar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çıkardığı iki planı da yargıya taşıyarak iptal ettirmişti. 1. ve 2. Derece Doğal SİT alanı olan bölge 2018'de yapılan düzenleme ile Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanına çevrildi.
