Guatemala'da merkez solun adayı Bernardo Arevalo başkanlık seçimlerini kazandı
Guatemala başkanlık seçimlerinin ikinci turunda merkez solun adayı Bernardo Arevalo, eski 'First Lady' Sandra Torres'i mağlup etti. Arevalo, Ocak 2024'te makamı devralacak.

Artı Gerçek - Guatemala'da başkanlık seçimlerinin ilk turunda oyların yüzde 11,77'sini alarak seçimi ikinci sırada tamamlayan Arevalo, ülkenin yeni Devlet Başkanı seçildi. Yüksek Seçim Mahkemesi'nin (TSE) resmi sonuçlarına göre merkez solun adayı Arevalo, 20 Ağustos Pazar günü yapılan başkanlık seçimlerinin ikinci turunda oyların çoğunluğunu aldı. TSE Başkanı Irma Palencia, oyların yüzde 98'inin sayılmasının ardından Arevalo'nun oyların yüzde 58'ini aldığını açıkladı. Rakibi eski First Lady Sandra Torres ise resmi sayıma göre yüzde 36'da kaldı.
SOL GÖRÜŞLÜ VE YOLSUZLUK KARŞITI BİR İSİM
İki ay öncesine kadar neredeyse tanınmayan bir figürken Devlet Başkanı seçilen Arevalo, eşitsizliklerin sarmalındaki ülkede yeni bir başlangıcın sembolü olarak görülüyor. Sol görüşlü Arevalo, "yolsuzluk karşıtı aday" olarak tanınıyor ve ülkeyi yıllardır yöneten siyasi sınıfla arasına mesafe koyuyor.
'YILLARCA YOZLAŞMIŞ SİYASETÇİLERİN KURBANI OLDUK'
Çarşamba günü yaptığı açıklamada "Yıllardır yozlaşmış politikacıların kurbanı, avı olduk" diyen Arevalo, "Oy vermek, bu ülkeyi yönetenin yolsuzlar değil Guatemala halkı olduğunu açıkça ortaya koymak anlamına geliyor" ifadesini kullandı. Arevalo ayrıca seçim sonucunu sosyal medya hesabında yaptığı "Yaşasın Guatemala" paylaşımıyla kutladı.
BABASI, HİTLER HAYRANI DİKTATÖRÜ DEVİRMİŞTİ
64 yaşında bir sosyolog olan Arevalo, daha önce Dışişleri Bakan Yardımcısı, Madrid Büyükelçisi ve İsrail Konsolosu olarak da görev yapmış bir diplomat. Arevalo ayrıca, ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk başkanı olan Juan José Arevalo'nun da oğlu. 1945 yılında, yerli Maya halkını zorla çalıştıran ve Adolf Hitler hayranı olan Jorge Ubico'nun on üç yıllık diktatörlüğüne son veren babasının izinden gideceğine söz veren Arevalo, çarşamba günü yaptığı konuşmada "Ben babam değilim ama onun açtığı yolda yürüyorum ve bunu birlikte yapacağız" demişti.
EKONOMİK VE SİYASİ ELİTLER ENDİŞELİ
Ülkenin ekonomik ve siyasi elitleri, Arevalo'nun yaptığı başarılı çıkışı kendi çıkarları için bir tehlike olarak görüyor. Zira 25 Haziran'da düzenlenen ilk turu Arevalo'nun ikinci sırada tamamlamasının ardından Başsavcılık, Arevalo'nun partisini "yasa dışı seçim finansmanı sağlamak" ile suçlamış ve adayın seçimlerden diskalifiye edilmesini talep etmişti. 12 Temmuz'da savcının tavsiyesi üzerine bir yargıç, 2017'de kuruluşunda usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Semilla partisinin kapatılması kararını almıştı. Ancak Anayasa Mahkemesi bu kararı askıya aldı ve karar cuma günü Yüksek Mahkeme tarafından bozuldu. 25 Temmuz'da protesto düzenleyen yüzlerce Arevalo destekçisi, adayı diskalifiye etmeye yönelik girişimleri "siyasi müdahale" olarak nitelendirmişti.
RAKİBİ 'GUATEMALA RADİKALLERİN ELİNE DÜŞEMEZ' DEMİŞTİ
Ulusal Umut Partisi (UNE) lideri ve eski Devlet Başkanı Alvaro Colom'un eşi Sandra Torres, geçmişte de birkaç kez başkan adayı olmuş ancak seçilememişti. Kampanyasını suç çeteleri ve yoksullukla mücadeleye yönelten Torres, Arevalo'yu babasının sürgünü sırasında Uruguay'da doğmuş olması nedeniyle yabancı olarak tanımladı ve "Guatemala'nın radikallerin eline düşmesine izin veremeyiz" ifadesini kullandı. Torres, "Guatemala'nın Venezuela ya da Küba olmasına izin vermeyeceğiz" dedi. (DIŞ HABERLER)
Ekvador'da suikastların gölgesinde seçim: İlk sonuçlar ikinci tura işaret ediyor