İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirme icraatlarının hedefindeki Ermeniler, Noel'i direniş çadırında kutladı
Artı Gerçek - Kutsal topraklardaki Ortodoks kiliseleri Jülyen takvimi uyarınca Noel'i 19 Ocak'ta kutlarken, Kudüs Ermenilerinin Noel'i, Gazze Savaşı ve son derece tartışmalı bir emlak anlaşmasının toplumun hayatta kalmasını tehdit etmesinin gölgesinde geçti.
Kudüs Ermenileri, Noel gününü, surlarla çevrili Eski Şehir'in Ermeni Mahallesi'nde elden gitme riski altındaki arazi içinde yer alan otoparktaki çadırda oturma eylemiyle geçirdi.
BBC, Kudüs'teki Ermeni mülkünü korumak için nöbet tutanları haberleştirdi. Bunlardan biri olan seramikçi Setrag Balian, "Bu yasadışı, hain arazi anlaşması aslında hepimizi bir araya getirdi" dedi.
Jerusalem: Armenian Christians fight controversial land deal https://t.co/XAGtTgp9Ra
— BBC News (World) (@BBCWorld) January 21, 2024
1600 YILLIK GEÇMİŞ
Ermenilerin kutsal şehirdeki varlığı 4. yüzyıla kadar uzanıyor. 2000 kişilik topluluğun çoğu, Aziz Yakup Katedrali'nin arnavut kaldırımlı yerleşkesinde yaşıyor.
Geçmişte, siyasi farklılıklar ve aile kavgaları nedeniyle sıklıkla bölünen Kudüs Ermenileri ile hem işveren hem ev sahibi olarak hareket eden Kilise liderleri arasında ihtilaflar vardı.
Ancak Ermeni mahallesinin Aziz Yakup Katedrali yerleşkesi içindeki “İnek Bahçesi” denilen arazide lüks otel inşası için bir Yahudi yatırımcıyla yapılan tartışmalı anlaşmaya karşı verilen mücadele hepsini birleştirdi.
ÇADIRDA HAFTANIN 7 GÜNÜ 24 SAAT NÖBET
Kudüs Ermeni toplumu ile Ermeni rahipler, inşaatı engellemek için iki aydır kilise otoparkındaki büyük çadırda haftanın 7 günü 24 saat nöbette. Burada yemek yiyor ve Ermeni bayraklarıyla süslenmiş derme çatma bir barikatın arkasında vardiyayla nöbet tutuyorlar. Buldozerli müteahhitlerin, silahlı Yahudi yerleşimcilerin ve maskeli haydut çetelerinin hemen her gün düzenlediği saldırılara karşı direniyorlar.
'HAKLARIMIZI SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ'
"Bu anlaşma her şeyimizi tehlikeye soktu" açıklamasını yapan Setrag Balian, kararlılıklarını "Kim haklarımızı elimizden almak, buradaki varlığımızı, canımızı tehlikeye atmak isterse, biz onların karşısında duracağız ve haklarımızı sonuna kadar savunacağız" diye dile getirdi.
11 BİN 500 M2'LİK ARAZİ İÇİN KAVGA
Ermeni Patriği ile Avustralyalı-İsrailli bir Yahudi yatırımcı arasında 2021 yılında gizlice imzalanan sözleşmeye ilişkin gerçekler, nisanda ortaya çıkmaya başladı. Sözleşme, yeni kurulan Xana Gardens firmasına İnek Bahçesi'nde lüks otel inşa etmesi ve işletmesi için 98 yıllık kira kontratını içeriyor. Eski Şehir'in güneybatı surlarına bitişik 11 bin 500 m2'lik araziyi kapsayan sözleşmede daha da büyük bir alanı devralma seçeneği de var.
Otoparkı, bazı kilise binalarını ve 5 Ermeni ailenin evlerini kapsayan arazi, Ermeni Mahallesi'nin yaklaşık yüzde 25'ine tekabül ediyor.
YILDA SADECE 300 BİN DOLAR KARŞILIĞI
Sion Tepesi'nde bulunan, büyük dini öneme sahip olan ve inanılmaz derecede değerli bir gayrimenkul olan arazi için yatırımcının yılda sadece 300 bin dolar ödemesinin gerekmesi de işin içinde kandırılma olduğuna işaret ediyor.
Kudüs Ermeni cemaati üyeleri, sözleşmenin meşruiyetinin olmadığını, zira kendilerine danışılmadığını söylüyor.
KUDÜS ERMENİ PATRİĞİ: KANDIRILDIM
Otoparkı kullanan Ermenilerden biri, "O parayla ancak Eski Şehir'de kendinize birkaç falafel dükkanı kiralayabilirsiniz" yorumunu yaptı.
Kudüs Ermeni cemaatinin hararetli protestoları ve Ürdün ile Filistin Yönetimi'nin anlaşmadaki rolü nedeniyle Ermeni Patriğini tanımalarını geri çekmesi eşliğinde Kilise üzerinde sözleşmeyi iptal etmesi yönünde baskı arttı. Bu arada Ermeni avukatlardan oluşan uluslararası bir ekip olayı soruşturmak ve tavsiyelerde bulunmak için Kudüs'e gitti.
SALDIRILAR VE ÇATIŞMALAR
Güvendiği bir rahip tarafından kandırıldığını ve daha sonra onu din adamlığından men ettiğini iddia eden Kudüs Ermeni Patriği Nurhan Manukyan, sonunda ekimde sözleşmeyi iptal etmek için resmi bir hamle yaptığını duyurdu.
Bu noktada, Ermeniler ile çalışanları zorla otoparkı ele geçiren müteahhidin temsilcileri arasındaki gerilim, doğrudan çatışmalara dönüşmeye başladı. İsrail buldozerleri ihtilaflı bölgeye geldiğinde, Ermeniler yıkımı engellemek için koştu. Sonraki ay, müteahhidin silahlı adamlarla gelmesi, tehdidi büyüttü.
'BACAKLARINI KIRABİLİRSİNİZ, HATTA ÖLDÜREBİLİRSİNİZ'
Protesto çadırının kurulmasını başka saldırı girişimleri takip etti. En şiddetli saldırı, geçen ay maskeli erkeklerin otoparka gelip Ermenileri sopalarla dövmesi ve göz yaşartıcı gaz kullanmasıydı. Olayları Facebook Live'da yayımlayan Rahip Diran Hagopian, yaşananları şöyle anlattı:
"'Bu topraklardan gitmelisiniz' diye bağırıyorlardı. Liderlerinden biri 'Bacaklarını kırabilirsiniz, hatta öldürebilirsiniz, ama gitmeliler' diye bağırıyordu."
'GERİSİNDE YERLEŞİMCİ ÖRGÜTLENMESİ VAR'
Yahudi yerleşimcilerin Ermenilere saldırılara alenen müdahil olması ve diğer kanıtlar, arazi ele geçirme girişiminde yerleşimci örgütlenmesinin yer aldığına dair uzun süredir devam eden şüpheleri güçlendirdi.
Ermeni Kilisesi, İnek Bahçesi sözleşmesinin geçerliliğine itiraz etmek için İsrail mahkemelerinde dava açarken, derme çatma çadırda parlak şekilde aydınlatılmış Noel ağacının etrafında toplanan Ermeni toplumu, kararlılıklarını dile getirse de hukuki mücadelelerinin yıllar sürebileceğinin farkında.
Bu arada Kudüs Ermenilerine saldırıların durdurulup durdurulamayacağı meçhul.
'ESKİ ŞEHİR'İ TAMAMEN YAHUDİLEŞTİRMENİN PARÇASI'
İsrail-Filistin çatışmasına odaklanan ve Kudüs'ün çeşitliliğini destekleyen İsrail kuruluşu Ir Amim'deki araştırmacılar, Ermeni Mahallesi'ndeki inşaat projesinden endişeli. Ir Amim'den Aviv Tatarksy, yerleşimci örgütlerinin Eski Şehri "Yahudileştirmek" istediğini belirtti.
"Burası hassas yerlere yakın. Bu bölgede Yahudi yerleşimi oluşturmak, yerleşimci örgütlerinin çok geniş kapsamlı hedeflerinin bir parçası" diyen Tatarksy, gözlerini Tapınak Dağı veya Mescid-i Aksa'ya diken yerleşimcilerin Eski Şehir'i tamamen Yahudileştirmek istediğine dikkat çekti.
KUDÜS VE FİLİSTİN DEVLETİ MESELESİ
İsrail, uluslararası hukuka göre yasadışı olan işgal altındaki topraklardaki Yahudi yerleşimlerinden her yıl binlerce inşa edilmesine izin veriyor. Böylece Filistinlileri topraksızlaştırırken, kendi ayakları üzerinde durabilecek bir Filistin devleti kurulmasını da imkansız hale getiriyor.
İsrail'in 1967 Savaşı'nda Doğu Kudüs'teki Eski Şehir bölgesi ile kutsal mekanlarını ele geçirmesinden beri, İsrail'deki ve yurtdışındaki Yahudi yatırımcılar, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs üzerindeki kontrolünü sağlamlaştırmak için mülk satın alıyor.
İsrail devleti BM kararlarını çiğneyerek Kudüs'ü "bölünmez, ebedi başkenti" ilan ederken, Filistinliler BM kararları uyarınca Doğu Kudüs'ü gelecekteki devletlerinin başkenti yapma emelinden vazgeçmedi. (BBC, Dış Haberler)