İsrailizm: ABD üniversitelerinin sansürlemek istediği belgesel

İsrailizm: ABD üniversitelerinin sansürlemek istediği belgesel
ABD'de iki Yahudi gencin İsrail'e gittikten sonra yaşadıkları "uyanışı" anlatan ödüllü belgesel, sansür girişimleriyle karşılaştı. Belgesel, 'İsrail'e geldik, Filistin'den döndük' ifadeleri ile dikkat çekiyor.

Artı Gerçek - İsrail'in Gazze'de 20 bine yakın Filistinliyi öldürdüğü saldırılarına karşı eleştirilerin akademide bastırılmaya çalışıldığı ABD'de, iki Yahudi gencin çektiği 'İsraelism' (İsrailizm) belgeseli de sansür girişimleriyle karşı karşıya. Çok sayıda festivalde ödül olan ve İsrail hükümetine sert eleştiriler yönelten belgeselin bir dizi üniversitedeki gösterimi engellendi.

BİRİ İSRAİL ORDUSUNA KATILDI, DİĞER 'KAMPÜSTEKİ SAVUNUCU' OLDU

Belgesel, ABD'de koşulsuz olarak İsrail'i desteklemek üzere yetiştirilen Yahudi gençlerin, İsrail'e bizzat gittiklerinde yaşadıkları hayal kırıklığını anlatıyor. Fragmandaki "Bazı Amerikalı Yahudiler buraya geliyor ve 'İsrail'e geldik, Filistin'den döndük'" ifadeleri dikkat çekiyor.

'İsrailizm' belgeseli, iki genç Amerikalı Yahudi olan Simone Zimmerman ve Eitan tarafından çekildi. Belgeselin internet sitesine göre, iki genç de "İsrail devletini her ne pahasına olursa olsun savunmak üzere yetiştirildi." Mezun olmaları sonrasında Eytan İsrail ordusuna katıldı; Simone ise kendini, "diğer savaş sahası" olarak niteledikleri Amerikan üniversiteleri kampüslerinde İsrail'i savunmaya adadı. Ancak İsrail'i bizzat ziyaret etmeleri sonrasında bakış açıları değişti...

Tanıtımın devamında, iki gencin yaşadıkları ile ilgili şu ifadeler kullanılıyor:

"İsrail'in Filistin halkına kötü muamelesini kendi gözleriyle gördüklerinde dehşete düştüler ve hayal kırıklığına uğradılar. Amerikan Yahudiliğinde İsrail'in merkeze alınmasına karşı eski tutucu yapıyla mücadele eden genç Amerikalı Yahudilerin hareketine katıldılar. Onların hikayesi, giderek daha fazla genç Yahudinin gittikleri sinagogların ve İbranice okul öğretmenlerinin kendilerini çocukken beslediği anlatıları sorguladığı bir zamanda, Amerikan Yahudi toplumundaki kuşaklar arası ayrışmayı ortaya çıkarıyor. "

Mart ayında yayımlanan belgeselde, İsrail'e gittiklerinde sahada gördükleri ile "gözleri açılan" çok sayıda ABD'li Yahudinin anlatımlarına yer veriliyor; özellikle de işgal altında tutulan Batı Şeria'daki Filistinlilerin maruz bırakıldığı apartheid uygulamaları ifşa ediliyor. ABD'nin önde gelen Amerikan-Yahudi kuruluşları da, yöneticilerinden görüş alınmakla birlikte eleştiriliyor.

ABD ÜNİVERSİTELERİ SANSÜR YARIŞINA GİRDİ

Belgesel, Arizona, San Francisco ve Brooklyn dahil olmak üzere ABD'nin önde gelen film festivallerinden ödülle döndü. Ancak 7 Ekim öncesinde de birçok okulda gösterilmesine rağmen sansür girişimiyle karşılaşan belgeselin gösterimi, son haftalarda ABD'nin önde gelen üniversiteleri de dahil birçok eğitim kuruluşunda tartışma yarattı.

ABD Kongresi'nde Filistinlilerle dayanışma gösterileri ve antisemitizm üzerine yapılan tartışmanın gölgesinde, Hunter Koleji kasım ortasındaki gösterimi belgeselin "antisemitik" olduğu gerekçesiyle yasaklamaya çalıştı. Rektörün yasak kararı, okul senatosunun kararıyla geri çevrildi. 5 Aralık'taki gösterimde ise tartışmalar yaşandı.

Liz Magill'in Kongre'de antisemitizmle suçlanması sonrasında istifa etmek zorunda bırakıldığı Pennsylvania Üniversitesi'nde (UPenn) de ilerici bir Yahudi öğrenci örgütlenmesi olan Chavurah'ın belgeseli gösterme girişimi de haftalar süren baskı ile karşılaştı; okul yönetimi sansürl suçlandı. Yale Üniversitesi'nde de belgeselin, okuldaki bağımsız Yahudi merkezinde gösterilmesi kararından son anda dönüldü.

'BU ADALETSİZLİK BİZİM GÜVENLİĞİMİZ ADINA YAŞANMAMALI'

Bu gelişmelerin ardından NBC kanalına konuk olan Simone Zimmerman, belgeselin yasaklanması girişimleri hakkında şunları söyledi:

"İsrail hükümetinin dış ilişkiler stratejisi, yaptıkları şeyi bütün Yahudilerin kabul ettiği fikrine dayanır. Onlar açısından ne yazık ki, Yahudi tarihinde herhangi bir şey konusunda hiçbir zaman bir uzlaşma olmamıştır; özellikle de yaşam ve ölüm, halkımızın güvenliği gibi meselelerde... Genç Yahudiler, tıpkı ülke çapındaki diğer gençler gibi, şu an telefonlarımızdan canlı olarak Gazze Şeridi'nde yaşanan mezalimi izliyoruz. Bizim gibi görünen, bizim gibi düşünen, sadece güvende ve özgür olmak isteyen, bizim gibi hayallerinin peşinden gitmek isteyen kişilerin yaşadıklarını...

Film de aslında, bu uyanışı yaşamış olan, Filistinlilerin gerçekliği ile yüzleşmeye cesaret etmiş olan ve bu adaletsizliğin herhangi bir kısmının, bizim güvenliğimiz adına gerçekliyor olması karşısında dehşete düşen ve kalpleri kırılan benim ve ülke çapındaki binlerce genç Yahudinin hikayesini anlatıyor." (DIŞ HABERLER)

Öne Çıkanlar