Kadın-erkek karışık, eşcinsellere de açık, kadın imamlı cami projesi
Paris'te kadın-erkek karışık ibadet edecek, eşcinsellere de kapılarını açacak kapsayıcı cami kurulması için başvuruda bulunan Kahina Bahloul, Fransa'nın ilk kadın imamı olmaya hazırlanıyor.
Kasım 2018'de Fatima Camii adında kapsayıcı, kucaklayıcı bir ibadethane inşa etmek için başvuruda bulunmuş olan Kahina Bahloul, France 24 kanalının Arapça servisine röportaj verdi.
İslami araştırmalar uzmanı ve 'Benimle İslam hakkında konuş' grubunun kurucusu Kahina Bahloul'u takdim eden sunucu, 39 yaşındaki konuğunun Fransa'nın ilk kadın imamı olma ve kadın-erkek karışık cemaate cuma namazı kıldıran ilk kadın imam yolunda ilerlediğini belirtti.
Kahina Bahloul has set her sights on becoming #France first female #Imam as she moves forward with plans to construct an "inclusive" mosque in Paris https://t.co/z7BAfxrg0x
— Randa HABIB (@RandaHabib) 6. Februar 2019
Bahloul, İslam'da baskı ve zulüm olmadığı görüşünü dile getirdi, bu sebeple kadınların camiye istedikleri gibi giyinerek girebileceğini, örtünme zorunluluğunun olmadığını belirtti.
Cemaat üyelerinin cinsel eğilimlerinin kişisel tercihleri olduğunu, bu yüzden eşcinsellerin camide memnuniyetle karşılanacağını söyleyen Bahloul, tarihin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ve İslam'ın yorumlanmasında kadınların söz sahibi olmasının vaktinin geldiğini vurguladı.
Kahina Bahloul, Future Imam of First Mixed-Gender Paris Mosque: We Will Welcome Unveiled Women, Homosexuals pic.twitter.com/M8G8Bt15M1
— MEMRI (@MEMRIReports) 12. Februar 2019
Fransa'nın en prestijli yüksek eğitim ve araştırma kurumlarından biri olan École Pratique des Hautes Études'de (EPHE) İslami araştırmalar doktorası yapmış olan kadın uzman, geleneksel ve aşırılıkçı Selefi camilerde cemaate aktarılan İslam öğretisinden rahatsızlık duyduğunu belirtti: "Bugün İslam'ın temel sorunu, topluma ya kadın düşmanı ya da ataerkil bakan bir erkeğin bakış açısından görülmesi. 21. yüzyılda dini metinlere daha farklı yaklaşmalıyız" diyen Bahloul, "Müslüman kadınların seslerini duyurmaları, ibadethanelerde yerlerini almaları önemli" olduğunun altını çizdi.
Kadın düşmanı Selefi retorikle ve diğer muhafazakar fraksiyonlarla ömrü boyunca mücadele ettiğini, ancak 13 Kasım 2015'te Paris'i vuran eşzamanlı cihatçı saldırıların ardından kendini imam olmaya zorunlu hissettiğini vurguladı: "Saldırılar o kadar şoke ediciydi ki, kendime, Fransız Müslüman bir kadın olarak bir şey yapmalısın dedim."
Hala pek çok insanın özellikle dinde kadınların öncülüğüne, önderliğine tahammül edemediğini de sözlerine ekledi. (Sputnik Türkçe)