Mısır ve Libya seçimlerinde 'Erdoğan endişesi'

ARTI GERÇEK - Mısır’da Mart, Libya’da Eylül 2018’de yapılacak seçimler öncesinde Türkiye’nin desteklediği Müslüman Kardeşler’in bu ülkelerde karışıklık çıkartmaya çalıştığı iddia edildi. Gerek Mısır’da gerekse Libya’da insan hakları ihlalleriyle gündeme gelen idareler, Türkiye’nin Müslüman Kardeşler’e verdiği desteği bu ihlalleri meşrulaştırma aracı olarak kullanıyorlar.

Mısır: Müslüman Kardeşler aracılığıyla seçimlere müdahale eder mi?

Mısır’da Mart ayında yapılacak seçimler öncesi, Müslüman Kardeşler’e verdiği destek dolayısıyla Türkiye ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da gündemde.

ABD merkezli aşırı-sağcı bir haber sitesi olan Breitbait, Mısır ordusundan isimsiz kaynaklara dayanarak yaptığı haberde, 16 Mart’ta yapılacak seçimler öncesinde Sisi yönetiminin, Türkiye’nin desteklediği Müslüman Kardeşler’in ülkede karışıklık çıkartmasından endişe ettiğini yazdı. Ülkede yasaklanan Müslüman Kardeşler’in Sisi’nin yeniden seçilmesini engellemek için ellerinden geleni yapacaklarını öne süren askeri kaynaklar, Türkiye’nin bu örgütün en büyük destekçisi olduğuna dikkat çekiyorlar. (kaynak: http://www.breitbart.com/jerusalem/2018/01/13/egypt-fears-alleged-turkish-plot-meddle-elections/)

Kasım 2017’de, Türkiye lehine casusluk faaliyeti yaptıkları gerekçesiyle 29 kişi gözaltına alındı. Mısır istihbaratı, Türkiye’yi, Müslüman Kardeşler örgütüyle işbirliği yaparak ülkedeki devlet kurumlarını istikrarsızlaştırmaya çalışmakla suçladı. Mısır başsavcısının hazırladığı iddianameye göre, haklarında casusluk faaliyeti iddiası bulunan kişiler ülkenin telefon ve uluslararası iletişim ağlarına girmeye çalışmış, kara para aklama ve yasadışı döviz ticareti gibi işlere karışmışlardı. Tutuklanan 29 kişi hakkında yapılan suçlamalar arasında Mısır vatandaşlarının telefonlarını dinleyerek siyasi taraflarını öğrenme girişiminde bulunmak da vardı. (Kaynak: https://www.enca.com/africa/egypt-says-turkey-involved-in-plot-to-overthrow-country)

Müslüman Kardeşler tarafından desteklenen Muhammad Mursi’ye karşı 2013 Temmuz’unda başlayan kitlesel gösterileri fırsat bilerek yönetime el koyan Sisi, ABD’nin desteğine sahip. Ülkede giderek artan insan hakları ihlalleri nedeniyle eleştirilen Sisi, Mart’ta yapılacak seçimlerde de devlet başkanlığına aday olacak. Gerek uluslararası gözlemciler, gerekse Mısır muhalefeti, Mısır halkının siyasete ve siyasetçilere güvenmemesi nedeniyle seçimlerin ülkeye istikrar getireceği konusunda ümitsiz.

LİBYA SİLAH YÜKLÜ GEMİYİ GÜNDEMDE TUTUYOR

Libya Ulusal Ordusu sözcüsü Albay Ahmad el-Mismari, geçtiğimiz Pazar günü, Türkiye’nin Libya’da terörizme sponsorluk ettiğini öne sürdü. El-Mismari, Bingazi’de yaptığı basın toplantısında, Akdeniz’de Yunan sahil koruma kuvvetleri tarafından yakalanan ve yükünü Türkiye’den aldığı anlaşılan gemide büyük miktarda patlayıcı yapımında kullanılacak kimyasal bulunduğunu hatırlatarak şunları söyledi: "Temsilciler meclisi henüz gemideki patlayıcılarla ilgili bir soruşturma komisyonu oluşturmadı. Bu geminin Misurata’ya değil, Müslüman Kardeşler ya da el Kaide’ye gittiğini düşünüyoruz. Türkiye’yi ve ortaklarını cezalandıracağız. Artık burada sözleşmeleri geçerli değil."

Türkiye ile Sudan arasında, Erdoğan’ın bu ülkeye yaptığı ziyaretin ardından bir istihbarat ağı kurulduğunu da öne süren el Mismari, "Ordunun da yaklaşmakta olan seçimleri kabul etmesiyle, Müslüman Kardeşlerin seçimi kaybedecekleri iyice anlaşılmış oldu. Bu nedenle, silahlar ve patlayıcılarla burada kaos yaratmaya karar verdiler. O gemideki patlayıcılar yalnız Libya’yı değil, tüm bölgeyi tehdit ediyordu" diye konuştu. (kaynak: http://www.xinhuanet.com/english/2018-01/15/c_136895485.htm)

Libya’da 2018 Eylül’ünde yapılacak seçimler, geçtiğimiz günlerde BM tarafından da tanındı. Ülkede seçmen kayıtlarına gösterilen ilgi umut verici olarak değerlendiriliyor. Bu seçimin yapılabilmesi halinde, Arap Baharı’yla başlayan ve Muammer Kaddafi’nin feci şekilde linç edilmesiyle ülkede şiddetli bir bölünmeye varan siyasi karmaşanın sona ermesi yolunda adımlar atılabileceği ifade ediliyor.

Yukarıdaki açıklamayı yapan Libya Ulusal Ordusu, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Rusya tarafından destekleniyor. Sirte’nin doğusundaki petrol zengini bölgeyi kontrol eden Libya Ulusal Ordusu’nun liderlerinden biri hakkında, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından çıkartılmış bir yakalama kararı da bulunuyor.