'Putin, iktidarının son günlerinde Esad'ın aramalarına yanıt vermedi'

Esad'ın Medya Ofisi Direktörü, HTŞ'nin 27 Kasım'da İdlib'den başlattığı taarruzla 8 Aralık'ta Şam'ı ele geçirmesinin perde arkasıyla ilgili Suudi medyasına konuştu. Sakr, Putin'in Esad'ın telefonlarına çıkmadığı gibi İran'ın uçakla destek göndermesi konusunda dolap çevirdiği izlenimini aktardı.

'Putin, iktidarının son günlerinde Esad'ın aramalarına yanıt vermedi'
Esad Putin Kremlin görüşme

Artı Gerçek - Suudi haber ağı Al Arabiya'ya konuşan Suriye Devlet Başkanlığı Medya Ofisi'nin eski Başkanı Kamil Sakr, devrik Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidarının son günlerinin gizli kalmış yanlarını anlattı. Sakr, Esad'ın iktidarının son haftasında üç gün boyunca aradığı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bunlara yanıt vermediğini söyledi.

'3 gün Putin'le temas kurmak için girişimlerde bulundu'

Devrik liderin medya direktörü, Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) başını çektiği cihatçıların 8 Aralık pazar günü Şam'a girerek devirdiği Esad'ın salı, çarşamba ve perşembe günleri boyunca Putin'le temas kurmak için girişimlerde bulunduğunu, ancak başarısız olduğunu ve kendisini yalnız hissettiğini belirtti.

'Belarus'ta, Esad'la konuşamaz'

Suriye liderinin Putin'i aramaya çalıştığını, fakat ona ulaşamadığını, ertesi gün yeniden denediğini ve üçüncü seferinde Rusya Devlet Başkanı'nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev'i arayarak konuşma talebini Putin'e iletmesini istediğini aktaran Sakr, bundan iki saat sonra Putin'in Belarus'u ziyaret ettiği ve Esad'la konuşamayacağı yanıtının geldiğini aktardı.

Bunun "ikna edici bir yanıt olmadığını" dile getiren Sakr, "Devlet başkanlarının nerede olurlarsa olsunlar, nereye giderlerse gitsinler, her zaman özel bir iletişim ekibine sahip oldukları bilinir. Hatta dışişleri bakanları bile bir şey olduğunda herhangi bir ülkeden arayabilir" dedi.

'Çarşamba gününe randevu verdi, cuma günü görüştü'

Eski medya direktörü, 28 Kasım perşembe günü Halep düştüğünde oğlunun doktora tezi tartışmasına katılma gerekçesiyle Moskova'da bulunan Esad'ın devlet başkanı sıfatıyla Putin'le yaptığı son görüşme hakkında da bilgi verdi:

"Esad, kasım ayı sonlarında Putin'le görüşmek ve yardım istemek için Moskova'daydı. HTŞ'nin Askeri Operasyon Yönetimi, Halep’in kontrolünü ele geçirirken, Esad'ın Rusya Devlet Başkanı'yla görüşmesi planlanmıştı. Çarşamba günü geldi geçti, ama görüşme cuma günü gerçekleşti."

Perşembe Halep düşmüştü

"Görüşme Halep'in kurtarılmasından bir gün sonra, cuma günü saat 14.00'da planlandı. Daha sonra 15.00'a ve ardından 17.00'a ertelendi. Rusya, bize, görüşmenin sadece Beşar Esad için olduğunu ve Kremlin'e özel korumasıyla gideceğini bildirdi."

Ortak basın açıklaması sürüncemesi

"Genellikle devlet başkanları arasında gerçekleşen görüşmelerden sonra bir basın açıklaması yapılır. Ziyaret Telegram'daki Rusça kanallar aracılığıyla sızdırıldığından, Ruslara bu noktayı sorduk. Onlara ortak açıklama olup olmayacağını sorduğumuzda, Suriye tarafı olarak hangi noktalar üzerinde konuşacağımızı sordular. Biz de bu noktaları kendilerine ilettik, fakat yanıt gelmedi ve ardından bir saat daha beklememiz istendi. Cuma akşamı saat 21.00 oldu. Ardından Rus tarafı bu konuda yarın sabah, yani cumartesi günü karar vereceklerini bildirdi. Ama cumartesi sabahı Esad, bana, Putin'in konutuna birini gönderdiğini ve ziyaretin duyurulmasından yana olmadığını bildirdiğini söyledi... Hepsi bu kadar."

İran uçaklarının Hmeymim Hava Üssü'ne inmesi meselesi

Putin'in Esad'ın görüşme isteğini ertelemenin yanısıra talep ettiği desteği de sağlamadığı çıkarımını yapan Sakr, "Görüşmenin sonucu, Esad'ın Putin'den İran'ın askeri destek sağlamasına izin vermesini istemesi ve bunun gerçekleşmemesi anlamında iyi olmadı. Son aylarda İran ve İran destekli güçlerin sayısı nispeten azalmıştı" dedi.

Esad'ın kendisine "Putin, benim önümde Genelkurmay Başkanı’nı aradı ve ondan İran Devrim Muhafızları üyelerinin (Rusya'nın Suriye'deki) Hmeymim Hava Üssü üzerinden istedikleri ne varsa geçirebilmesi için gerekli koşulları yaratmasını istedi'" dediğini aktaran Sakr, ancak bunun tam tersinin olduğunu söyledi. İranlıların Esad'a İran uçaklarının Irak hava sahasını geçebileceği ve Hmeymim Hava Üssü’ne iniş yapabileceğine dair herhangi bir sinyal ya da güvence almadıklarını bildirdiklerini anlatan Sakr, yaşananların, "aldatmaca olduğu dışında başka bir açıklamasının bulunmadığı" yorumunu yaptı.

'Ne İranlılar ne Ruslar son denkleme dahil olmak istedi'

"Ne İranlıların ne de Rusların bu son denkleme dahil olmak istediği, herkesin geri adım attığı" değerlendirmesini yapan Sakr, “O sırada İranlılar, bir İran uçağının Irak hava sahasına ulaştığında Tahran'a dönmemesi halinde Amerikalılar tarafından bombalanacağı konusunda uyarıldığı yönünde Suriye tarafını bilgilendirdi" dedi.

'Esad, Ruslara İranlılardan daha fazla güveniyordu'

Medya direktörü, devrik liderin müttefiklerine ne kadar güvendiğiyle ilgili şunları söyledi:

“Esad, Ruslara İranlılardan daha fazla güveniyordu. Çünkü onlar daha güçlü ve rejimini koruyabilme konusunda daha fazla imkana sahipti. İranlılarla ilişkisinin ağırlığının farkındaydı, ancak onları terk edemezdi."

'İranlılar Esad'ın iradesi dışında kararlar alırdı'

Sakr, İranlıların lojistik konularda Esad'ın iradesi dışında kararlar aldıklarını ve bazen ona danışmadan hareket ettiklerini aktararak Şam Uluslararası Havaalanı’ndaki çalışmalarla ilgili anlaşmazlığı örnek gösterdi: "İran uçuşları durdurulana kadar, her MAHAN (Devrim Muhafızları'na yakın bir havayolu şirketi) uçağı indiğinde, Şam havaalanı İsrail tarafından bombalandı. İranlıların sadece Rusların gözetiminde olan Hmeymim Hava Üssü’ne inmeleri gerekiyordu."

Sakr, İran’ın tutumuyla ilgili "Nispeten hayal kırıklığı hissediyorlardı. Çünkü Suriye ile Arap ülkeleri arasında İran'la ilişkiler pahasına bir yakınlaşma söz konusuydu. Lübnan'da Hizbullah kuruluşundan bu yana en ağır darbeyi almıştı ve şartlar elverişli değildi" değerlendirmesini yaptı.

'Esma Esad yarı devlet başkanı gibiydi'

Devrik liderin Moskova'da lösemi tedavisi gören eşi Esma Esad'ın iktidardaki rolüne değinirken "yarı devlet başkanı" nitelemesini yapan Sakr, Esma Esad'ın kocası üzerinde büyük etkisi olduğunu ve bu sayede çok sayıda dosyaya erişim sağladığını söyleyerek "Bu dosyalara müdahale ettiğini ya da karıştığını söyleyemem, ama müdahale edebileceğini söyleyebilirim" dedi.

"Esad'ın omurgasız biri olmadığını, sadece eşini ülke yönetiminde bir ortak olarak gördüğünü" dile getiren medya direktörü, bu bakış açısının first lady'ye "güçlü bir konumun yanısıra faaliyet gösterdiği çeşitli alanlarda muazzam varlık ve güç kazandırdığını" belirtti. (Şarkul Avsat)