Savaşın 5. ayında İsrail ordusu hâlâ Hamas'la şiddetli çatışma içinde: Bombardımanlarda 127 Filistinli daha öldürüldü

Savaşın 5. ayında İsrail ordusu hâlâ Hamas'la şiddetli çatışma içinde: Bombardımanlarda 127 Filistinli daha öldürüldü
Gazze'de sivil katliamına yol açan bombardımanların eşliğinde, İsrail ordusu ile Hamas arasında şiddetli çatışmalar devam etti. Netanyahu, yerinden edilenlerin sığınmasıyla nüfusu 1.3 milyonu geçen Refah'a da kara harekatı düzenlemekte ısrar etti.

Artı Gerçek - Hamas'ın Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi’nde son 24 saatteki saldırılarında ailelere yönelik 14 katliam gerçekleştirerek 127 Filistinli daha öldürdüğünü, 178 Filistinli daha yaraladığını açıkladı. Böylece 7 Ekim'den beri öldürülen Filistinlilerin sayısı en az 27 bin 365’e, yaralanan Filistinlilerin sayısı 66 bin 630’a yükseldi.

Ölenlerin yüzde 70'inin kadın ve çocuk olduğu belirtiliyor. Binlerce kişinin daha yıkıntılar arasında kaybolmasından endişe ediliyor. Hamas'ın Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasında "Bazı kurbanlar hala enkaz altında ve işgalciler yollarda ambulans ve sivil savunma ekiplerinin onlara ulaşmasını engelliyor" hatırlatması yapıldı.

'HAMAS'IN HÂLÂ KONTROLÜ ELİNDE TUTTUĞUNUN İŞARETİ'

İsrail'in Gazze Savaşı beşinci ayına girerken, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Gazze Şehri'nde ve güneyindeki Han Yunus kentinde şiddetli çatışmalar yaşanması, Reuters tarafından "olası bir ateşkes öncesinde Hamas'ın hâlâ kontrolü elinde tuttuğunun bir işareti" diye yorumlandı.

EN GÜNEYDEKİ REFAH'IN AKIBETİ

Haftalık İsrail kabine toplantısında, Başbakan Benyamin Netanyahu, Hamas'ın 24 savaş taburundan 17'sini imha ettiklerini ileri sürdü. Netanyahu, geri kalanların çoğunlukla Gazze Şeridi'nin Mısır sınırındaki Refah dahil güneyinde olduğunu belirtti. Yerinden edilenlerin sığınmasıyla nüfusu 1.3 milyonu geçen Refah'a İsrail'in kara harekatı düzenlemesinin yeni bir soykırım yaratacağı yönünde uyarılara rağmen, İsrail Başbakanı "Onların da icabına bakacağız" dedi.

Gazze’nin demilitarizasyonunu savunan Netanyahu, İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasına dair çalışmalarının devam ettiğini söyleyerek “Güvenlik kabinesinde de vurguladığım gibi, (Hamas ile esir takasına ilişkin) her anlaşmayı hiçbir şekilde kabul etmeyeceğiz" diye ısrar etti.

Yine Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Kurumu'nu (UNRWA) hedef alan İsrail lideri, kurumun yerine başka yapıların getirilmesi sürecini başlatmanın zamanı geldiğini öne sürdü.

İSRAİL'DEN MISIR'A GÜVENCE VERME GİRİŞİMİ

Filistinlilerin kalıcı vatansızlaşması ve mülksüzleşmesini önlemek amacıyla Filistinli mülteci akınını kabul etmeyeceğini söyleyen Mısır da İsrail'in Refah'a olası kara harekatı açıklamaları yüzünden diken üstünde. Reuters'e konuşan İsrailli bir yetkili, ordunun Mısır'la koordineli çalışacağını ve Refah'ta yapılacak herhangi bir kara harekatı önce yerinden edilmişlerin çoğunu kuzeye doğru tahliye etmenin yollarını arayacağını söyledi.

'GÜVENLİ BİR YER YOK'

İsrail bombardımanlarından nasibini alan Refah'ta da kadınlarla çocuklar ölürken, Reuters'e konuşan Muhammed Kalub isimli Filistinli, hava saldırısının Refah'ın Selam semtinde kadın ve çocuklarla dolu bir odayı vurduğunu söyledi. Kalub, "Gazze'de tel örgüden tel örgüye (kuzeyden güneye sınırlar) kadar güvenli bir yer yok" dedi.

'GAZZE ŞEHRİ YOK EDİLİYOR'

Gazze Şehri'ne bugün şafaktan önce düzenlenen hava saldırıları, Mısır tarafından finanse edilen bir konut projesi dahil çok sayıda çok katlı binayı yok etti. Reuters'e konuşan bir Filistinli, "Gazze Şehri yok ediliyor. İsrail'in önceki çekilmesi bir hileydi" dedi.

'UNRWA'YA YARDIMI KESEN ÜLKELER SOYKIRIM SUÇUNA ORTAK'

Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü (Euro-Med), Gazze’de kıtlık yaşanırken, ABD ile müttefiklerinin UNRWA'ya sağladıkları fonları askıya almasının, ‘soykırım suçuna katılım’ anlamına geldiğini vurguladı. İsrail'in Hamas'la işbirliği yapmakla suçladığı yaklaşık 12 UNRWA çalışanının soruşturma altına alınıp işten çıkarılmasına rağmen ABD'nin başını çektiği en büyük bağışçılar kuruma para yardımını askıya aldıklarını duyurmuştu.

UNRWA’nın Gazze Şeridi’ndeki ana insani yardım kuruluşu olması, mevcut felaket koşulları ve yaklaşmakta olan kıtlık ışığında, çok sayıda bağışçı ülkenin fonları askıya alma kararının tehlikeli yansımaları konusunda uyaran Euro-Med, "özellikle Filistin halkını soykırım suçundan korumaya ilişkin uluslararası yükümlülüklerinin ciddi ihlali" suçlamasında bulundu.

'İSRAİL POLİTİKALARINI VE PROJELERİNİ DAHA DA İLERİYE TAŞIYOR'

Euro-Med açıklamasına şöyle denildi:

"Fonları askıya alma, Filistin davasını ortadan kaldırmayı ve Filistin halkını, özellikle de mültecileri, uluslararası hukuk ve ilgili BM kararları kapsamında güvence altına alınan haklarından mahrum bırakmayı amaçlayan İsrail politikalarını ve projelerini daha da ileriye taşıyor."

"Uluslararası toplum, Uluslararası Adalet Divanı’nın kararına uymak için hızlı hareket etmeli, derhal ateşkes sağlamalı, sivillerin güvenliğini ve evlerine dönüşlerini garanti altına almalı ve uluslararası kuruluşların izleme, kayıt altına alma ve inceleme çabalarını hızlandırmalı." (Reuters, Şarkul Avsat, Dış Haberler)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar