Trump'ı 'sevmeyen' ABD'li gazeteci anlattı: Neden ona oy verecek?

Nicole RUSSELL

Artı Gerçek - Ben bir Cumhuriyetçiyim ama Donald Trump'ı sevmiyorum. MAGA [Trump'ın 'Make America Great Again' sloganına atıf yapılıyor] Cumhuriyetçileri ile de kendimi özdeşleştirmiyorum, özellikle de eski başkanın burada, Teksas'ta yarattığı tarikat benzeri takipçi kitlesiyle.

Trump'ın teşvik ettiği 6 Ocak 2021 tarihli Kongre baskını, ona daha önce verdiğim desteği geri çekmeme neden oldu. Bu baskın, Amerikan tarihinde korkunç bir olaydı.

Pek çok nedenden ötürü Trump'ın başkanlığa uygun olmadığına dair ikna edici bir gerekçe sunabilirim. Cumhuriyetçi önseçmenlerin, milyonlarca muhafazakârı temsil etmesi için onu tekrar seçmesi beni her zaman hayal kırıklığına uğratmaya devam edecektir.

Ancak bu seçimde oyumu Trump'a vereceğim. Yaklaşık 75 milyon, belki de daha fazla Amerikalı da ona oy verecek. İşte nedenleri:

DONALD TRUMP POLİTİKA KONUSUNDA DAHA GÜÇLÜ

Genç ve idealist olduğum zamanlarda birçok konuyu önemserdim. O zamanlar daha tutucu olduğum için, ilk ya da ikinci seçimimde oy kullanabilecek durumdayken, eğer Trump aday olsaydı, muhtemelen başka bir ismi yazarak oy kullanırdım. Ama şimdi bunun dar görüşlü ve saçma bir tavır olduğunu düşünüyorum. Tehlikede olan çok şey var. Bu seçimde benim için üç şey önemli: Dış politika, ekonomi ve sınır güvenliği. Trump bunların hepsinin üstesinden gelebileceğini gösterdi.

Demokratların başkan adayı Kamala Harris'in ekonomik planları berbat. Evler için peşinat dağıtmak ve bir dizi 'ücretsiz' program da dâhil olmak üzere tamamen sosyalist fikirleri yansıtıyor. Amerika, Harris'in planladığı şişirilmiş bürokrasiyi finanse etmeye çalışırken iflas edecek.

Biden-Harris ekonomisi altında enflasyon, sadece iki yıl önce yüzde 9,1 ile son 40 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Market fiyatları, kira, ev kredisi oranları ve otomobil fiyatları yüksek kalmaya devam ediyor. Bunun sonucu olarak pek çok Amerikalı ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor.

Trump'ın seçilmesi halinde genişletebileceği vergi indirimleri, benden oy alması için neredeyse yeterli. Orta ve üst sınıf Amerikalılar adil vergi paylarından çok daha fazlasını ödüyorlar. Çoğu ailenin durumu daha iyi olacak ve banka hesaplarında birkaç dolar daha olması ekonomiyi canlandıracaktır.

Umarım Trump ithalata ek gümrük vergileri getirme planını uygulamaya koymaz, ancak onun ekonomisini Başkan Joe Biden'ınkine kesinlikle tercih ederim. Enflasyon Trump döneminde kontrol altına alınabildi ve enerji sektörünün serbestleştirilmesi herkes için bir nimet olacak.

Dış politika bir diğer önemli konu. İsrail'in Hamas'a karşı yürüttüğü ve kısmen Biden yönetiminin İran'a yönelik yaptırımları kaldırma kararıyla mümkün hale gelen savaştan, Afganistan'dan çekilmeye ve Rusya'nın Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşa kadar dünya tehlikeli bir şekilde istikrarsızlaşırken, Biden-Harris yönetimi altında ABD düşük profilli bir siyaset izledi.

Milyarder hedge fon yöneticisi Bill Ackman'ın viral bir röportajda söylediği gibi, "Tüm bunlar dünyanın yangın yerine dönmesine neden oldu."

Siyasette algı güçlüdür ve Trump'ın Harris'ten daha güçlü bir lider olarak algılanması daha muhtemel. Trump işbitirici biri ve dünya tarihinin bu döneminde Amerika'nın ihtiyacı olan şey de budur. Trump İran'a yönelik yaptırımları yeniden yürürlüğe koyar ve Rusya, Çin, Kuzey Kore ve İran arasında büyüyen ittifakı bastırabilirse, barış mümkün olabilir.

Trump'ın lehine olan bir diğer konu da ABD'nin güney sınırının yeniden ciddiye alınması gerektiğidir. Bu bir ulusal güvenlik sorunu.

Axios'a göre, Biden-Harris yönetimi altında, Trump dönemi politikaları tersine çevrildi ve 8 milyon göçmenin ABD'ye girmesine izin verildi. 1,7 milyondan fazla insan Sınır Devriyesi'ni atlatarak ülkeye yasadışı yollardan girdi. Ve kaçakçılar sınırda yaklaşık 50 bin kilo ölümcül fentanil geçirdi. Trump, hiçbir şey yapmasa bile, ABD vatandaşlarının refahı için sınırı güvence altına alacaktır.

KAMALA HARRİS FAZLA AŞIRI

Harris'e oy veremem. Ilımlıların bile nasıl oy verebileceğini bilmiyorum. Demokrat Parti son dört yılını Trump'ı demokrasiyi baltaladığı için azarlayarak geçirdi ama sonra usulüne uygun olarak seçilmiş, yaşlanmış ve tutarsız başkanımızın yerine, ön seçim sezonu sona erdikten ve tek bir Demokrat oy bile kazanamadıktan sonra Harris'i aday gösterdi. Demokratik süreci parçalayan Demokrat Parti'dir.

Harris'i neye inandığı konusunda sıkıştırmak zor olageldi. Kaçamak cevapları stratejik ve inandırıcılıktan uzak. Ancak fikirleri netleştiğinde bunlar Demokrat Parti'nin ilericiliğe (progressivism) kucak açtığını gösteriyor.

Harris'in, Biden ile birlikte, Amerikalıların yaşamlarını iyileştirecek politikaları uygulamak için dört yılı vardı. Başarısız oldular. Gallup'un bu ay yayınladığı bir ankete göre Amerikalıların yüzde 52'si bugün kendilerinin ve ailelerinin durumunun dört yıl öncesine göre daha kötü olduğunu söylüyor. Sadece yüzde 39'u daha iyi durumda olduğunu; yüzde 9'u ise hemen hemen aynı durumda olduğunu söylüyor.

2024 yılında, bizler, yıkıcı savaşların küresel çatışmaya dönüşme riski taşıdığı bir dünyada, giderek büyüyen ve sürdürülemez hale gelen bir borç yükü altında ezilen bir ulusuz. Dört yıl daha bu şekilde devam etmenin zamanı değil.

TRUMP'A OY VERECEK ÜÇ TÜR SEÇMEN

Bu seçimde Trump'a üç tür seçmen oy verecek; liberallerin ve ana akım medyanın - tekrar ediyorum - bunu anlaması çok önemli.

Benim gibi seçmenler, Trump'tan hoşlanmayan muhafazakârlardır. Onun gerçek muhafazakâr fikirleri temsil etmediğini düşünüyoruz. Ayrıca karakter kusurları ve yasal sorunları da beni tiksindiriyor.

Trump seçmenlerinin ikinci kategorisi, Harris ve başkan yardımcısı adayı olan Minnesota Valisi Tim Walz'ın temsil ettiği Demokrat Parti'nin aşırı sol versiyonunda kendi değerlerine ya da fikirlerine bir karşılık bulamayan merkez sağcı Amerikalılardan oluşuyor.

Trump'a oy veren son seçmen türü, onu çok sevenlerdir. Onun normlara meydan okuduğunu, trendleri alt üst ettiğini ve marjinalleşmiş orta Amerikalı seçmeni temsil ettiğini düşünüyorlar. Sahibi olduğu golf sahalarında gevezelik etmesini ve patates kızartması yapmayı öğrenmek için McDonald's önlüğü giymesini seviyorlar. Onun açık sözlü, tutarlı bir ideolog olmaması umurlarında değil, çünkü onlar da öyle değil.

Milyonlarca seçmen Trump'a Amerika yanlısı, ordu yanlısı ve yaşam yanlısı [pro-life - kürtaj karşıtı] göründüğü için ilgi duyuyor. Bu muhafazakârlar için - 2020'de ona oy veren 74,2 milyon Amerikalının çoğunluğu - Trump bir savaşçı, iki kez suikast girişiminden kurtulmuş ve Amerikan rüyasının bir sembolü.

Ben Trump'ı bu şekilde görmüyorum ama görenlerin görüşlerini de anlıyorum. Bu bakış açısının görülmesi ve duyulması önemlidir. Mevcut başkanın Trump'a oy verecek olan bizlerden “çöp” olarak bahsetmesi - yanlışlıkla da olsa - inanılmaz derecede zarar verici ve aşağılayıcı.

Bu seçimde Donald Trump bu üç tip seçmenden de milyonlarca oy alacak. Ben de onların arasında olacağım.

Makalenin orijinali USA Today gazetesinde yayımlanmıştır.

Çeviri: Gencer Çakır