'Ekonomi tekeri patlak kamyon gibi'

Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz: Patlak kamyon gibi gidiyoruz. Fren de yok... Tablo 2001 krizini andırıyor...

'Ekonomi tekeri patlak kamyon gibi'

HABER MERKEZİ - İYİ Parti'nin kurucuları arasında yer alan eski Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Türkiye ekonomisi ve siyasetiyle ilgili değerlendirme yaptı.

Sözcü'den Özlem Gürses'e konuşan Yılmaz, Türkiye ekonomisinin, 2001’deki kriz süreci ile benzerlik gösterdiğini ifade eden Yılmaz, "Her şeye tek bir ses karar veriyor. Bu nedenle koordinasyon yok ve daha önemlisi yapılan yanlışlarla ilgili kimse ‘Bunu biz nasıl düzeltiriz’ diye soramıyor. Tekeri patlak kamyon gibi gidiyoruz, üstelik fren de yok" ifadesini kullandı.

'HİÇBİR DİN YALANI, ZULMÜ ÖNERMEZ'

Temel ahlaki değerlerin erozyona uğradığını dile getiren Yılmaz," Yeryüzünde hiçbir din, hiçbir felsefi sistem insanlara yalanı, aldatmayı, zulmetmeyi, kamu malına el atmayı öğütlemez." dedi.

"Günün birinde bugünden çok daha zor ekonomik koşullarla karşılaşabiliriz, bir nesil sıkıntı çeker, düzeltiriz. Fakat ahlaki erozyonun telafisi öyle değil, yüzlerce yıl gerekir." diyen Yılmaz, ekonomi alanında da 2001 koşullarının yaşandığını söyledi.

An itibariyle ekonominin de devlet yönetiminin de en önemli sorununun şeffaf olmamamak olduğunu dile getiren Durmuş Yılmaz, "Karar alma mekanizmasının felce uğraması ve her şeye tek bir sesin karar vermesi. Bu nedenle koordinasyon yok ve daha önemlisi yapılan yanlışlarla ilgili kimse ‘Bunu biz nasıl düzeltiriz?' diye soramıyor" dedi.

EKONOMİ KUŞATMA ALTINDA

Ekonominin freninin kalmadığını dile getiren Yılmaz şöyle konuştu: "Türk ekonomisi dışarıdan kuşatılmış gibi bir hisse kapılıyorum ben. 2001 yılında yaşadığımız sürece çok benzer günlerdeyiz.. Kamu maliyesi felç. mali disiplin bozuk, hesap kitap karmakarışık. Bütçenin içeriği belirsiz. Sayısız bütçe dışı harcama var ve hem miktarını hem de nereye gittiğini bilmiyoruz. Varlık Fonu böyle bir şey mesela… "

İÇİ BOŞ ÖZGÜVEN VE KOMPLEKS

Bir ülkeyi iki tip duygunun bitireceğini dile getiren Yılmaz sözlerini şöyle noktaladı: "Birincisi; altı boş, içi doldurulmamış gereği yapılmamış aşırı özgüven. Şu anda biz bu hastalığı yaşıyoruz. Diğeri de 'Bizden hiçbir şey olmaz, biz yapamayız, başkası yapar" denilen aşağılık kompleksi. Bakın bu iktidar 1930'larda o büyümeyi sağlayan kurumların hepsini bitirdi, arazilerini sattı, yani o fabrikaların hiçbiri kalmadı"

ekonomi durmuş yılmaz