Merkez Bankası enflasyon tahminini yüzde 65,2'ye yükseltti

Merkez Bankası enflasyon tahminini yüzde 65,2'ye yükseltti
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yılın son enflasyon raporunu açıkladı. TCMB yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 65,2'ye yükseltirken, Kavcıoğlu "Maliyet baskılarına faiz artırımlarıyla karşılık vermenin etkili olmayacağını değerlendiriyoruz" dedi.

Artı Gerçek - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yılın son Enflasyon Raporu'na ilişkin sunum yaptı. Merkez Bankası, enflasyon beklentilerini yukarı yönlü revize ederken, enflasyon tahminini 4.8 puan artırılarak yüzde 65.2'ye yükseltildi.

Kavcıoğlu, enflasyonun 2022 sonunda yüzde 65,2 olarak gerçekleşeceğini söyledi; 2023 yıl sonunda yüzde 22,3 ve 2024 yıl sonunda ise yüzde 8,8 seviyesine gerileyerek azalış eğilimini sürdüreceğinin tahmin edildiğini savundu. Bir önceki enflasyon beklentisi bu yıl sonu için yüzde 60,6, gelecek yıl sonu için yüzde 19,2 ve 2024 yılı sonu için yüzde 8,8 seviyesindeydi.

TCMB Başkanı, 2022 yılı ortalama petrol fiyatları tahmininin 99,6 dolardan 100,5 dolara çıkardıklarını, yüzde 71,3 olan yıl sonu gıda fiyatları tahminini yüzde 75'e yükselttiklerini açıkladı.

Kavcıoğlu, toplantının soru cevap kısmında kur korumalı mevduat hesapları hakkındaki bir sotur yanıtında ise şu ifadeleri kullandı: "KKM bir sistem, aktarım yok. Bankalar tarafından uygulanıyor. Kurun gelişimine göre onlarla beraber uyguladığımız farklı komisyon oranları var. Bu rakamı güncel olarak bilançomuzda yılsonu olarak yayınlayacağımızı söyledik. TCMB bilançodaki kar zarar kalemlini, komisyon gelir gider kalemlerini yıl içinde açıklamıyor. Yılsonunda tüm kalemler detaylı açıklanacak. Tam rakam vermek doğru değil. Aldığımız var, verdiğimiz var. Sadece KKM değil, rezerv kalemlerinin güçlendirilmesi için ödediğimiz komisyonlar var. Hepsini bütün olarak birlikte değerlendirmek lazım."


Kavcıoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Küresel risklerin önümüzdeki dönemde devam etmesi ve önümüzdeki yıl büyümeleri daha çok etkilemesi bekleniyor.

Üretim kapasitesi risk altında olan Avrupa ülkeleri için tahmin güncellemeleri daha belirginleşti.

Emtia fiyatlarında son dönemdeki aşağı eğilimin enflasyon dinamiklerini olumlu etkilemesi bekleniyor.

2022 yılına ilişkin enflasyon beklentileri bir çok ülke için yukarı yönlü güncellendi, bir süre daha devam edeceği öngörülüyor.

Çekirdek enflasyon göstegeleri yıllık bazda daha olumlu görünüm sergiliyor.

Öncü göstergeler yılın üçüncü çeyreğinde büyümede sınırlı bir yavaşlamaya işaret ediyor.

Sanayi sektörünün dış şoklara karşı dayanıklılığının artmasına büyük önem veriyoruz.

Cari dengemizdeki iyileşme süreci ikinci çeyrekte de devam etti. Yapısal dönüşümün cari denge üzerindeki yansımalarını izliyoruz.

İhracat üzerindeki aşağı yönlü riskler artmış olmakla birlikte, güçlü ve kalıcı unsurlar ağır basmaktadır.

Eylül ayı öncü göstergeleri turizm sektörünün güçlü seyrinin devam ettiğini gösteriyor.

Üçüncü çeyrekte öncü göstergeler bir önceki çeyreğe göre talep koşullarında daha ılımlı bir seyre işaret ediyor.

Kredi kompozisyonunda hedefli kredi politikamızla uyumlu değişiklikler gözlendi.

Ağustos ayı itibarıyla, yatırım ve ihracat kredilerinin toplam ticari krediler içerisindeki payı yüzde 28’i aşarak son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır.

KOBİ'lere 558 milyar TL kredi kullandırıldı.

"Sağlıksız fiyat oluşumlarına izin vermeyeceğiz"

Tüm politika araçları gözden geçirilerek ülkemiz ihtiyaç ve koşullarına en uygun para politikası çerçevesi kademeli olarak oluşturulmuştur.

Enflasyonu düşürmek amacıyla yalnızca toplam talebi kısmaya odaklanarak yatırım ve ihracat kapasitesine zarar vermek yerine, hedefli bir anlayışla üretimi destekleyici politikalar uygulanmaktadır.

Faiz ve hedefli kredi kararlarıyla uygun finansman koşulları oluşturularak arz ve cari fazla kapasitesi geliştirilmektedir.

Mevduatlarda Türk Lirasının payı artmaktadır, bu durum döviz kurlarına istikrar kazandırarak enflasyonun kontrol altına alınmasına katkı sağlamaktadır.

Bütünleşik bir çerçeve içinde oluşturulan etkin politika araçlarıyla beklentilerin ve kur istikrarının enflasyondaki düşüşü desteklemesi sağlanacaktır.

Kredilerin uygun seviyede olmasını nasıl önemsiyorsak, uygun şekilde kullanılmasını da o kadar önemsiyoruz.

Kalıcı cari fazla verme kapasitesine ulaştığımızda döviz piyasasında sağlıklı fiyat oluşumu doğal olarak sağlanmış olacak.

Bu hedefe beklenenden daha yakın olduğumuzu bir süredir paylaşıyorum.

Enflasyondaki düşüşün kalıcı bir fiyat istikrarı sağlamasının iki ön koşulu olduğu değerlendirilmektedir, birincisi kalıcı cari fazla verme kapasitesine ulaşılması, ikincisi ise hane halkının, firmaların ve bankaların bilançolarındaki TL'nin baskınlığının sağlanmasıdır.

Sağlıksız fiyat oluşumlarına izin vermeyeceğiz."

Öne Çıkanlar