HAK-İŞ: Covid-19 meslek hastalığı sayılmalı
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Ülkemiz olağanüstü bir dönemden geçerken, birçok emekçi kardeşimiz de hem salgınla mücadele ediyor, hem de işlerine devam ediyor. Bu dönemde en çok da iş sağlığı ve güvenliği yönünden alınacak önlemlere ihtiyacımız var. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, daha önce de gündeme getirdiğimiz Covid-19’un tüm çalışanları kapsayacak şekilde meslek hastalığı olarak sayılması talebimizi bir kez daha dile getiriyoruz" dedi.
HAK-İŞ, ‘İş Sağlığı Raporu’nun ikincisini yayımladı. Rapora ilişkin konuşan Konfederasyon Başkanı Arslan, "Salgın sürecinde en büyük fedakârlığı başta sağlık emekçileri olmak üzere, durmadan ve yılmadan çalışan üyelerimiz gösteriyor. Ülkemiz olağanüstü bir dönemden geçerken, birçok emekçi kardeşimiz de hem salgın ile mücadele ediyor, hem de işlerine devam ediyor. Bu dönemde en çok da iş sağlığı ve güvenliği yönünden alınacak önlemlere ihtiyacımız var. Bu önlemlerin başında birçok ülkenin de üzerinde çalıştığı bir konu olan Covid-19’un meslek hastalığı listesine dahil edilmesi geliyor" ifadelerini kullandı.
Coronavirus’ün meslek hastalığı sayılması konusunda birçok ülkede belirsizliğin olduğunun belirten Arslan, hastalığa işyerinde yakalanmış olunması durumunda iş kazası olarak değerlendirilmesi gerektiğini buna işe ulaşım ve işverenin verdiği çeşitli işlerin de dahil olması gerektiğini söyledi.
"Sağlık çalışanlarının sigorta statüsüne göre vazife malullüğü veya meslek hastalığı olarak kabul edilmesi son derece önemli bir adım olmuştur" diyen Arslan bunun diğer sektörlerde çalışanlar için de geçerli olmasını istedi.
HIV, Hepatit B, Tüberküloz ve SARS gibi hastalıkların mevzuatta "bulaşıcı hastalıklar" listesinde yer verildiğini hatırlatan Arslan, Coronavirus’ün de Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranları Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne eklenmesi gerektiğini söyledi.
‘İŞVERENLER SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRMİYOR’
Salgının işçiler arasındaki etkisini izlemek için Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konsey’ine bağlı bir izleme komitesinin kurulmasını öneren Arslan, "İşverenler, iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucunda idari para cezası, tazminat davaları gibi yasal yükümlülükler nedeniyle, bildirim yapma sorumluluğunu yerine getirmemektedir. Bundan dolayı çalışma hayatında yaşanan iş kazası ve meslek hastalığına ilişkin güncel verilere ulaşılamamaktadır. Var olan iş kazası ve meslek hastalıklarına ilişkin verilerin düzenli olarak yayınlanmamasını bir eksiklik olarak değerlendiriyoruz. Sosyal tarafların sürece ilişkin görüş ve önerilerini içeren değerlendirmelerde bulunabilmesi için iş kazası ve meslek hastalığı verilerinin güncel, ulaşılabilir ve düzenli olarak paylaşılması gerekmektedir" talebini dile getirdi.
"İş kazası ve meslek hastalıklarını önlemenin yolu sendikal örgütlenmeden geçmektedir" diyen Arslan ölümlü iş kazalarının örgütlü işyerlerinde yüzde 1 olduğuna dikkat çekerek sendikalı olmanın teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.