Metal işçisi kadınlar: Doğum teşviki değil, eşitlikçi, kamucu sosyal politikalar istiyoruz
Müzeyyen YÜCE
İSTANBUL - Birleşik Metal İşçileri Sendikası Kadın Komisyonu, TÜİK’in doğurganlık hızının azaldığına yönelik verilerinin ardından iktidarın gündeme getirdiği doğum izninin bir yıla çıkarılması gibi düzenlemeleri içeren doğum teşvik paketine karşı açıklama yaptı.
TMMOB Kimya Mühendisleri Odası (KMO) İstanbul Şubesi’ndeki toplantıda, metal işçisi kadınlar, taleplerinin ve sorunlarının doğum teşviki değil; eşitlikçi, kamucu sosyal politikaların yoksunluğu olduğunu vurguladı.
‘TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİN DERİNLEŞMESİNDEN ENDİŞELİYİZ’
Komisyon adına açıklama yapan Naz Şaker,
“Hükümetin kadına bakışını, kadın-erkek eşitliğine olan mesafesini biliyoruz. Her fırsatta kadınların kazanılmış haklarına saldırdığına yıllardır tanıklık ediyoruz. Şimdi de kadınları ‘doğuma teşvik edeceği’ söylenen önlemlerin kadınların istihdamdaki varlığını, gelirlerini, statülerini etkilemesinden, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha da derinleştirmesinden endişeliyiz” dedi.
Verilere göre Türkiye’de çocuğu olan bir kadın ile çocuksuz bir kadın arasındaki ücret farkının yüzde 11, anne ile baba arasındaki ücret eşitsizliğinin ise yüzde 19 olduğuna vurgu yapan Şaker,
“ILO, bu durumun kadınlara ‘annelik cezası’ olduğunun altını çizmiştir. Hükümet, kamusal politikalarla bu yükü kadınların omuzlarından alacak ve toplumda eşitlik fikrini güçlendirecek yapısal adımlar atmak yerine, esnek çalışma biçimlerini önümüze çözüm olarak sunuyor” ifadelerine yer verdi.
15 TALEP SIRALADILAR: KREŞ, EBEVEYN İZNİ, GÜVENCELİ ÇALIŞMA
Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu üyesi kadınlar sorunlarının çözümümü içeren 15 talebi ise şu şekilde açıkladı:
1. Toplumsal cinsiyet eşitliği, tüm politikaların temeli haline getirilmelidir. Çocuk bakımının sadece kadının sorunu/sorumluluğu olduğu anlayışı terk edilmeli; bu konuda devlet, işveren ve eşlerin bu sorumluluğu paylaştığı eşitlikçi bir yaşam tesis edilmelidir.
2. Yasal doğum izinlerine ek olarak uzatılması düşünülen her süre, anne ve baba arasında eşit olarak kullanılmalıdır. Ebeveyn izinleri hayata geçirilmelidir.
3. Nitelikli, yaygın ve ücretsiz kreşler/gündüz bakım evleri yaygınlaştırılmalıdır. Tüm organize sanayi bölgelerinde 24 saat açık, nitelikli ve ücretsiz kreşler açılmalıdır.
4. “Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik” toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifiyle yeniden ele alınmalıdır. İşyerlerinde emzirme odası zorunluluğu için yönetmelikte bulunan en az 100 kadının çalışması şartı kaldırılmalıdır. Yine kreş için 150’den fazla kadının çalışması şartı da kaldırılarak erkek işçilerin kreş hakkından faydalanması sağlanmalıdır.
5. Esnek, güvencesiz, kayıtdışı çalışma biçimleri terk edilmelidir. Kadınlar için güvenceli, düzenli işler yaratılmalıdır.
6. Çocuk bakımı ile yaşlı bakımı için gerekli sosyal politikaların yokluğunda, kadınların evden çalışmaya ve esnek-güvencesiz çalışma biçimlerine itilmesi engellenmelidir.
7. Eşdeğerde işe eşit ücret prensibi hayata geçirilmeli ve doğum nedeniyle kadınların ücretlerinin, işyerindeki statülerinin, terfi süreçlerinin olumsuz etkilenmesine karşı önlemler alınmalıdır.
8. Kadın işçinin doğum nedeniyle ücretsiz izin kullanması ya da işten ayrılması sonrası tekrar aynı işe dönmek istemesi durumunda kadına gerekli destek sağlanmalı ve emsal ücret üzerinden ücretlendirme yapılmalıdır.
9. Çocuk 1 yaşına gelinceye kadar kadınlar tarafından kullanılan ve günlük 1,5 saat olarak düzenlenmiş süt izinleri, talep halinde toplu kullandırılmalıdır. Anne sütünün depolanabildiği günümüz koşullarında babaların da bu izni kullanmasının önü açılmalıdır.
10. Tek başına çocuk büyüten kadın işçilere ekonomik destek verilmeli, vergi indirimleri sağlanmalıdır.
11. Çocukların ihtiyaçları için alınacak günlük izinler anne ve baba arasında eşit olarak kullandırılmalıdır.
12. Bebeklerin gelişimi için gerekli temel gıdalar/malzemeler ücretsiz sağlamalıdır. Paralı eğitimden vazgeçilmeli, okul çağındaki çocukların nitelikli eğitime erişimi ücretsiz olmalıdır.
13. Annelerin ve bebeklerin tüm sağlık kurumlarından ücretsiz sağlık hizmeti alması sağlanmalıdır.
14. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 183 Sayılı Anneliğin Korunması, 156 Sayılı Aile Sorumlulukları olan Kadın ve Erkek İşçilere Eşit Davranılması ve Eşit Fırsatlar Tanınması adlı sözleşmeleri onaylanmalıdır.
15. Sendikalaşma oranı, kadın işçiler arasında yüzde 8 civarındadır. Sendikalaşmanın önündeki tüm engeller kaldırılmalı, kadınların toplu pazarlık hakkını kullanarak çalışma yaşamında refahlarını yükseltecek müzakere gücüne erişimlerinin önü açılmalıdır. (HABER MERKEZİ)
Ev işçileri güvence ve hak talep ediyor: 'ILO 189 sayılı sözleşme imzalansın'
Kadın Stratejik Planlama Çalıştayı: Yerel demokrasi kadınla başlar
Feministlerden Hakkari, Yüksekova, Van raporu: Kadınlar belediyelere daha rahat giriyor
CHP'li Nazlıaka: Soyadı düzenlemesi yargı paketinden çıkarıldı