Fenerbahçe farka doymuyor
Deniz Derinsu
Kazandığı üst üste maçlar sonrası ‘Nereye kadar’ dedirten Fenerbahçe, bir yandan da son dönemde sergilediği futbolla beğeni topluyordu. Sarı Lacivertliler bu kez Kadıköy’de Rizespor’u ağırladılar.
İsmail Kartal ve İlhan Palut şu dönem en formda iki teknik adam olarak dikkat çekiyor. Bu ikilinin böyle bir dönemde karşı karşıya gelmesi maç öncesi renkli bir buluşmanın sinyaliydi.
Başakşehir maçı günü beklenen yağmur Kadıköy’de o saatlerde gözükmemişti. Ancak Rizespor karşılaşması öncesi yoğun yağmur etkileyiciydi. Yağışlı havalara daha alışkın Rizespor için bu bir avantaj gibi düşünülse de Fenerbahçe formu ve yıldızlarıyla bir kaç adım önde gözüküyordu.
Kadıköy’de maç günleri artık bir dönemin karnaval günlerine benzemeye başladı. Siz deyin 103 gollü sene, başkaları desin Daum’lu Zico’lu yıllar, sonuçta Kadıköy’de artık bayram günleri yaşanmaya başladı.
Ev sahibinin bir avantajı da oturmuş kadrosu. Gerekli lig gerek Avrupa sınavları olsun, İsmail Kartal’ın sahaya süreceği 11 büyük ölçüde tahmin ediliyor. Bu da takımın kimliğinin daha ekim ayı başında oluştuğunu gösteriyor.
Sürpriz düşünenlerin dışında herkesin beklediği kadroyla Fenerbahçe maça başladı. Yine tempoyu yüksek tutmak istediler, belki de gol beklenenden erken geldi, Szymanski 3. dakikada perdeyi açıverdi. Bu gol evsahibinin hızını kesmedi, tempolu oyunu ve bir an önce maçı koparma isteği sürdü. Yoğun maç programına karşın Fenerbahçe’nin istekli oyunu takım adına sevindirici. İletişimin yüksek olması futbolcuların pozisyona girmesini kolaylaştırıyor. Tek anlaşılamayan, oyun bu kadar rakip ceza alanına yıkılırken, Dzeko’nun çok sık oyun kurma alanlarında dolaşması. Ancak onun da iştahlı oyunu ayrı bir güç oluyor.
Fenerbahçe ikinci golü bulurken, sahalarda ‘kuş uçurtmayan’ Türk hakemleri pozisyonda Osayi için bir elle oynama tespit ettiler. Ancak bu araştırmacılık hemen bir pozisyon öncesinde, Szymanski’nin düşüşünde hayata geçmedi. İşte o andan itibaren hakem Cihan Aydın stattakilerin sinir uçları ile oynamaya başlamış oldu…
‘Futbolun katili Türk hakemleri’ temposuyla başlayan ikinci yarıda gergin ortamı yatıştıran, hemen baştaki İrfan Can’ın golü oldu. Tekrar keyiflenen tribünler büyük destek verirken, ev sahibinin organize futbolu ve hakem Aydın’ın tartışılan kararları sürdü…
İrfan Can’ın attığı goldeki vuruş son derece klastı. Ancak Dzeko’ya attırdığı gol sırasında yaptığı hareketler büyüleyiciydi!
Maçta bu dakikadan itibaren bitti… Perde ise 5-0 olarak Tadic ve King’le kapandı.
Uzatmalar da dahil, farka karşın istekli oyun, Fenerbahçeli futbolcuların ne kadar keyif aldıklarının göstergesiydi…
İsmail Kartal ve talebeleri bu tempoyla, bu fikstürle rekorları zorlar… Bazı teknik adamların dediği üzere Fenerbahçe ve Galatasaray’ın kadroları yarışdaki diğer ekiplerin çok ötesinde. Fenerbahçe’nin avantajı, takımın oturmuşluğu ve sistemi. Zorlanmadan sonuca gidiyorlar, rehavete kapılmıyorlar ve kulübeden gelen destekle fark yaratıyorlar…
İsmail Kartal elindeki değerli kadronun farkında, herkesi kullanmak için çok dikkatli davranıyor. Bu dengeyi korursa ligde beraber Avrupa’da da uzun yol alınabilir…
Başakşehir maçında Fenerbahçeli futbolculara gösterilen sarı kartlar dikkat çekmişti. Dün akşam da VAR’a bile gitmeyen, tartışmaya açık çok pozisyon oldu. Başkan Ali Koç ve yönetim bu konularda çok dikkatli olmalı. Eğer VAR pazar izninde değilse, ilginç şeyler çıkabilir…
Deniz Derinsu: 1968 İstanbul doğumlu. Saint Joseph Fransız Lisesi ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Basın Yayıncılık bölümü mezunu. Cumhuriyet ve Sabah gazetelerinde uzun yıllar spor muhabirliği ve yazarlığı yaptı. 2011 yılından beri çeşitli internet siteleri, TV programları ve dergilerde spor yazarlığını sürdürüyor. Evli, 1 kız çocuk babası.
