DEMOKRASİNİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER NELER?

"Kayyım politikalarıyla seçilenlerin yerine devlet atamaları yapılarak halkın iradesinin yok sayıldığı bir yerde demokratiklikten bahsedilemez."

Artı Gerçek - Artı TV’de yayınlanan haftanın önemli gelişmelerinin konuşulduğu Pakrat Estukyan ve Mihail Vasiliadis’in sunduğu Haftanın Hayı Huyu programında bu hafta laik, sosyal, demokratik ve hukuk devleti tanımı ele alındı, Türkiye'nin nasıl demokratikleşeceği konuşuldu.

Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, demokratik, sosyal ve hukuk devleti tanımına uymadığını belirten Estukyan, “Pedagogların hiçbir eğitim verilmemesini savunduğu anaokullarında 4-5 yaşındaki çocuklara din dersi eğitimi veriliyorsa laiklikten bahsedilemez. Kayyım politikalarıyla seçilenlerin yerine devlet atamaları yapılarak halkın iradesinin yok sayıldığı bir yerde demokratiklikten bahsedilemez. Fakir ve zengin arasındaki makasın giderek arttığı, zenginin daha zengin, fakirin ise daha fakir olduğu ortamda sosyal bir devletten de bahsedilemez. İşini yapan gazetecilerin tutuklanması, tutukluluk süresinin dolmasına rağmen tahliye edilmeyen Gültan Kışanak ve AYM‘nin kararına rağmen tahliye edilmeyen Can Atalay’ın durumu da bir hukuk devleti olmadığını gösterir. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına girdiğimiz şu günlerde laiklik, demokrasi, sosyal devlet ve hukuk kavramları geçerliliğini yitirdi." dedi.

Cumhuriyet'in halklar ve inançlar politikasının da ele alındığı programda Vasiliadis, "Demokratik ve sosyal hukuk devletinin önem ve anlamı, bu geçen yüzyılda herkese uygulandı mı? Anayasa'ya göre Türkiye Cumhuriyeti nüfus kağıdını taşıyan herkes eşit mi?" diye sordu.

Öne Çıkanlar