Ahmet Şık: Soylu da kaybederken kaybettirmekten çekinmeyeceğini söyledi

Ahmet Şık: Soylu da kaybederken kaybettirmekten çekinmeyeceğini söyledi
'Sedat Peker'le ilgili soruşturmanın kendinden habersiz bekletildiğini ancak talimatıyla başlatıldığını söyleyen Soylu, Pelikan ekibini de işin içine çekmiş oldu.'

Türkiye İşçi Partisi Milletvekili ve gazeteci Ahmet Şık, TRT Haber'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Soylu'nun Sedat Peker'in videolarına ilişkin açıklamalarını değerledirdi. Şık,  "Nasıl ki Peker 'kaybederken kaybettirecekse' Soylu da aynısını yapmaktan çekinmeyeceğini söylemiş oldu" dedi. 

Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarda Şık, şunları söyledi: 

"Hakkında bir dolu iddia olan bakan televizyon programına çıkıyor ama karşısında gazeteci yok. Kendi soruyor kendi yanıtlıyor.

Yalnız hakkını yemeyelim Soylu, 'Babamın kimleri tokatladığını bilirim' dedi. Soylu’nun kastettiği kişi o dönem İstanbul Emniyet’te şube müdürü olan Mehmet Ağar’dı.

Soylu'nun 1987 tarihli 1. MİT raporuna atıf yapması da Mehmet Ağar'a bir mesajdı. Mehmet Eymür tarafından yazılan raporda Ünal Erkan İle Mehmet Ağar üzerinden polis teşkilatının mafya ile kirli ilişkileri anlatılıyordu.

Soylu'nun Antalya'da öldürülen Azeri mafya lideri Nadir Salifov'la ilgili 'Ülkesine deport ettik. Sonra başka bir ülkeden pasaport aldı, Kıbrıs'a gitti, Türkiye'ye geldi' dedi. Bu, Salifov'un Ağar tarafından Türkiye'ye sokulduğunu öne süren Peker'i de teyit anlamına geliyor.

Programda hakkındaki suçlamalara net yanıt vermeyip spekülatif iddialar öne süren, her fırsatta Erdoğan'a bağlılık bildiren Soylu'nun en çarpıcı cümlesi sonda geldi. Erdoğan'ın sıklıkla kullandığı 'Azdan az çoktan çok gider' sözünü bizzat sahibine tehdit olarak okumak mümkün.

Soylu, '5 yıl önce çocuklarınızı AVM'ye gönderebiliyor muydunuz? Türkiye'de her gün bir patlama vardı', '15 Temmuz'dan sonra çeteleri çökerttik' diyerek, kendinden önceki İçişleri Bakanı Efkan Ala'ya da aba altından sopa gösterdi denilebilir.

Sedat Peker'le ilgili soruşturmanın kendinden habersiz bekletildiğini ancak talimatıyla başlatıldığını söyleyen Soylu, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü olan ve Berat Albayrak'a yakınlığıyla bilinen Mustafa Çalışkan’ı da suçlayarak Pelikan ekibini de işin içine çekmiş oldu.

 

Soylu, Peker’e tahsis edilen korumaların kendi döneminden önce olduğunu idda etse de İstanbul Valiliği İl Koruma Komisyonu Karar Tebliği’nde Peker’in korumasının görevine devam etmesi kararının alındığı tarih 22 Şubat 2018.

Bombalı saldırılar, çeteler vurgusuyla Efkan Ala döneminin 'başarısızlıkları', Peker soruşturmasını bekletenlerin İstanbul polisindeki Berat Albayrak/Pelikan kadrolaşması olduğu iddialarının yanısıra Soylu, Peker'in bir siyasetçiye 10 bin dolar gönderdiğini de söyledi.

Kendini aklama programının sonunda Soylu, 'Azdan az çoktan çok gider' diyerek mesajlarının ve hatta tehditlerinin adresinin Erdoğan olduğunu da söylemiş oldu. Nasıl ki Peker 'kaybederken kaybettirecekse' Soylu da aynısını yapmaktan çekinmeyeceğini söylemiş oldu."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar