AİHM, Said-i Nursi’nin naaşı için yapılan başvuruyu reddetti

Urfa Barosu, başsavcılığa yapılan suç duyurusunun ‘zaman aşımı’ gerekçesiyle takipsizlikle sonuçlanması üzerine AİHM'e başvurmuştu.

AİHM, Said-i Nursi’nin naaşı için yapılan başvuruyu reddetti

Urfa Barosu'nun Bediüzzaman Said-i Nursi’nin naşının yerinin bulunması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptığı başvuru reddedildi.

Urfa Barosu, Temmuz 2017’de Said-i Nursi’nin naaşının yerinin bulunması ve faillerinin ortaya çıkarılması için Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Ancak başvuru, "Suçun zaman aşımına uğradığı" gerekçesiyle takipsizlikle sonuçlanmıştı. Urfa Barosu İnsan Hakları Komisyonu bunun üzerine Temmuz 2018’de AİHM’e başvurmuştu.

BAŞVURU USULDEN REDDEDİLDİ

AİHM ise başvuruyu "kabul edilemez" bulduğunu duyurdu. Urfa Barosu dün konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklama şöyle:

"Maalesef İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, 8 Kasım 2018 tarihinde yaptığı tek yargıçlı oturumda, Baromuzun başvuruda belirtilen ihlallerin mağduru olmadığından bahisle başvurumuzu kabul edilemez bulmuştur. Sözleşmeye göre bu karar kesin olup itiraza konu olamamaktadır. Yaptığımız başvuru sadece Said-i Nursi’nin kayıp naaşı ile ilgili olsa da diğer kayıp mezarlar için de örnek teşkil etmesi bakımından çok önemli bir başvuru idi. Ne yazık ki İHAM, tıpkı Kamuoyunda Roboski Davası olarak bilinen Selahattin Encü ve Diğerleri/Türkiye kararında olduğu gibi başvurumuzun esasına girmemek için bahane aramış ve Baromuzun başvuruda belirttiğimiz ihlallerin mağduru olmayışını bahane etme kolaylığına ve acizliğine kaçarak dosyayı usulden reddetmiştir.

Halbuki Mahkeme, rahatlıkla İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme’nin 35. Maddesinin 3. Fıkrasının b bendinde belirtilen "başvurucunun önemli bir zarar görmemiş olmasına rağmen Sözleşme ve Protokoller ile güvence altına alınan 'insan haklarına saygı ilkesi' gereğince başvurumuzu esastan inceleyip vereceği bir ihlal kararıyla Türkiye’nin bu konuda geçmişiyle yüzleşmesinin yolunu açabilirdi. Türkiye’de mezar yeri belli olup da daha sonra mezarının parçalanarak naaşının kaçırılmasının tek örneği olan ve Mahkemenin de özellikle Kitaplarıyla ilgili vermiş olduğu kararları ile yakından tanıdığı Merhum Said-i Nursi’nin başvuruya konu naaşının halen kayıp olması nedeniyle devam eden bu ağır insan hakkı ihlalini Cezasızlıkla ödüllendiren Mahkemeyi kınıyoruz." (HABER MERKEZİ)

aihm Urfa Barosu reddetti Bediüzzaman Said-i Nursi