Ailelerden çağrı: Çocuklarımızın tabut içinde çıkmasını istemiyoruz
Cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri 62’inci gününde, 13’üncü grubun devralmasıyla devam ederken, ailelerin Diyarbakır’da yapmak istediği basın açıklamasına izin verilmedi.
Remzi BUDANCİR
ARTI GERÇEK- Cezaevlerindeki siyasi tutukluların başlattıkları süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemleri bugün 62’inci gününde. Birçok cezaevinde devam eden açlık grevlerinde 'İmralı Cezaevinde bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sona erdirilmesi ve salgın sürecinde cezaevlerinde artan hak ihlallerinin son bulması’ talepleri sıralandı. Açlık grevini 13’üncü grup devralırken, tutuklu yakınları da cezaevlerinde açlık grevlerine dikkat çekmek için Diyarbakır’da basın açıklaması yapmak istedi.
TOMA, ZIRHLI ARAÇ VE ÇEVİK KUVVET KONUŞLANDIRILDI
Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği'nin (MEBYA-DER) çağrısıyla, yakınları açlık grevinde olan aileler ve siyasetçilerin katılacağı açıklamanın adresi Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önüydü. Açıklamanın yapılacağı alanda sabah erken saatlerinde yoğun önlem alan polis, parkın etrafına TOMA, zırhlı araç ve çevik kuvvet ekiplerini konuşlandırdı.
POLİS ALANI ÇEMBERE ALDI, AÇIKLAMAYA İZİN VERMEDİ
Açıklamanın yapılacağı İnsan Hakları Anıtı’nı çembere alan polis, açıklama için gelenlerin yan yana gelmesini engelledi. Valiliğin yasak kararı olduğu gerekçesini öne süren polis, kitleyi İnsan Hakları Anıtına yaklaştırmadı. Toplanan heyeti çembere alarak, müzakere dahi yapmayan polis, basın açıklamasına izin vermedi. Koşuyolu parkında polis çemberinde uzun süren bekleyişin ardından aileler alandan ayrılmak istedi. Alandan toplu bir şekilde ayrılmalarına da izin vermeyen polis, gelen araçlarla gidişlere izin verdi. Polis çemberinde uzun süren bekleyişin ardından aileler HDP Sur ilçe binasına geçti.
POLİS: PENSİLVANYA VE İMRALI KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Heyetin HDP önünde yapmak istediği açıklamaya da izin verilmedi. HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Dayatmalarla geri adım atmayacağız. Bizi sindiremezsiniz" diyerek, engellemelere tepki gösterdi. İlçe binasında açıklama yapılabileceğini söyleyen polis ise Pensilvanya ve İmralı’ya dair açıklamalara izin vermeyeceklerini belirterek, "Bu kırmızı çizgimizdir" dedi.
KARADAĞ: CEZAEVİNDEN TABUTLARIN ÇIKMASINI İSTEMİYORUZ
Engelleme üzerine heyet, MEBYA-DER binasında açıklama yaptı.
MEBYA-DER Eşbaşkanı Şehmuz Karadağ, geçmiş dönemde yaşanan açlık grevlerinin ölümle sonuçlandığını hatırlatarak, bu ölümlerin hafızlarda yerini koruduğunu söyledi. Cezaevlerindeki tutsak ailelerin dışarıda endişeli bir şekilde beklediğini ifade eden Karadağ, "Çocuklarının tabutlarının cezaevlerinden çıkmaması için taleplerinin bir an evvel karşılanmasını istiyorlar" dedi.
'BU HUKUKSUZLUK BİR AN EVVEL SON BULMALI'
Tecridin sadece cezaevlerinde değil, toplumun tüm kesimi üzerinde uygulandığını ifade eden Karadağ, şunları söyledi: "Bir ülkedeki cezaevlerinin durumu o ülkenin aynası durumundadır. Yaşanan hak ihlalleri ve insanlık suçu uygulamalar sadece cezaevleriyle sınırlı kalmamaktadır. Sorunların sorumluları da sadece cezaevi idarecileri değildir. Bunun en temel sorumlusu ülkeyi yöneten iktidardır. Bu uygulamalar iktidarın karnesi durumundadır. Tutsakların bu uygulamalar karşısındaki talepleri son derece meşru ve olması gereken taleplerdir. Anayasadan doğan haklarının yerine getirilmesi talebidir. Bu taleplerin karşılanması tüm ülkenin yararınadır. Bizler sivil toplum kuruluşları olarak cezaevlerindekilerin taleplerinin taleplerimiz olduğunu belirtiyor ve iktidarın bu hukuksuzluğa bir an evvel son vermesini istiyoruz."