'AKP iktidarında kadının adı yok'
'Vicdan ve Adalet Nöbeti'nin 4'üncü gününde konuşan HDP'li Dilan Dirayet Taşdemir, AKP iktidarının kadınların kazanımlarını ellerinden almaya çalıştığını belirtti.
!['AKP iktidarında kadının adı yok'](https://i.artigercek.com/2/1280/720/storage/old/news/15211.jpg)
Hamza GÜL
İZMİR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır, İstanbul ve Van'da başlattığı 'Vicdan ve Adalet Nöbeti' İzmir'de dördüncü gününde devam ediyor. Nöbette kadın gündemini değerlendiren HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, kadınların yıllarca sokaklarda meydanlarda mücadele ederek elde ettikleri kazanımların AKP iktidarında ellerinden alınmaya çalışıldığını belirtti.
HDP’nin Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin 25'nci gününde İzmir’de devam ettiğini, bu nöbetin vicdan ve adalet talebinin yanı sıra eşitlik mücadelesi de olduğunu ifade ederek, "Her zaman söylüyoruz, AKP’nin kadınlar nezdinde bir meşruiyeti yoktur. 15 yıldır iktidar olmakla övünen bir hükümetin hala yüz kadından ancak 27’sinin çalışma yaşamına katılabilmesini sağlamış olması, dünyada en yüksek çocuk doğurma oranlarına sahip bir ülkede çocuk bakım merkezi sayısını arttırmak bir yana düşürmesi, kadınların her gün taciz ve katliamla gündem olması bu hükümetin kadın düşmanı politikalar ile güçlenmiştir. Hatırlatmak istiyoruz; vekilliği düşürülen 3 vekilimizin de kadın olması, Figen Yüksekdağ nezdinde eşbaşkanlık sistemimizinhedef alınması, Seve; Fatma ve Pakize arkadaşlarımızın sadece ve sadece politik faaliyetleri nedeniyle katledilmesini bu hükümetin kadınların yaşamsallaşmasından, yaşamda kadının sözünün ve varlığının görünür olmasından duyduğu korkunun kanıtıdır" dedi.
BOZDAĞ’IN 'ŞORT GAFI'
Adalet eski bakanı yeni kabine de Başbakan yardımcısı Bekir Bozdağ’ın bakanlık döneminde ‘Şort giyen kadınlara soruşturma açmadık’ demesinin son derece kadına saygısızlığın en açık örneği olduğunu, bu söylemle şort giyen kadınların AKP İktidarında gördüğü şiddet ve baskı yetmezmiş gibi, soruşturma açmadık diye övünmesinin insanlık adın çok büyük bir ayıp olduğuna dikkat çeken Dilan Dirayet Taşdemir, "Neredeyse kadınlara ‘Tecavüze uğramadığınız için şanslısınız’ diyecek kadar yüzsüz bir açıklama yapıbiliyorlar. Bu kadar kadınlara adaletten uzak bir adalek bakanı gördü ülke. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, son üç yılda kendilerini 2 yüz 42 kişinin sevgilisinin, karısının, kızının ve tanıdığı bir kadının nerede olduğunu, sığınakta kalıp kalmadığını, hangi kurumda kaldığını sormak için arıyor. Aslında saklı kalması gereken bu bilgiler ne yazık ki Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından kamuoyuna açıklanıyor" şeklinde konuştu.
KÖYLÜ KADINLARIN DİRENİŞİNDEN GÜÇ ALIYORUZ
Aydın’ın Efeler köylerine jeotermal kuyusu açmak için gelen iş makinelerini köye sokmayan köylü kadınlarla, Kütahya’da meralarına yapılacak inşaat için yolu trafiğe kapatarak direnen kadınların dirençlerinden güç aldıklarını vurgulayan Taşdemir, "Bizler ‘Kadına yerini verin’ diyen Gonca Kuriş’lerin, Sur’da yıkıma karşı nöbet tutan kadınların, Isparta’da geçen yıl diktiği dut fidanı belediye tarafından kesilince ağacı sırtlayıp belediyenin kapısına dayanan Melahat Peker’lerin. Işid karanlığına karşı savaşınken yaşamını yitiren Ayşe Deniz Karacagil’lerin inadı sayasinde birleşiyoruz. Kadınlar olarak mücadelemiz, sömürgeciliğe karşı varoluşun direnişini yürüten, Leyla Kasım’ın duruşuyla, İsrail tarafından gözaltına alınan Filistinli kadın vekil Halide Cerrar’ın ısrarıyla, İran’da Yüce Lidere hakaret suçundan idamla yargılanan Athena’la uluslararasılaşıyor. Savunduğumuz yeni yaşamın elle tutulur bir örneği olarak Rojava Kadın Devrimi Ortadoğu’da halkları, inançları katleden, kadınlara tecavüz eden, köle pazarlarında satan, tarihi değerleri yok eden IŞİD’e karşı eşsiz bir mücadele örneği oldu. Hepimizin Rojava’da bir evi oldu" diye konuştu.
Dilan Dirayet Taşdemir, Vicdan ve Adalet Nöbetlerine destik vermek için gelen kadınlarla toplu fotoğraf da çektirdi.